|
|
|
|
|
|
AİKİDO yapan iş hayatında paniklemez
Hakan Karahan, 16 yıldır profesyonel olarak ilgilendiği aikido sporunu tanıtmak amacıyla 11 yıl önce yazdığı 'Yeni Başlayanlar için AİKİDO' adlı kitabını geliştirerek yeniden okuyucuların beğenisine sundu. Karahan, "Aikido bir iç disiplindir, bu sporu yapan iş hayatında aceleci ve yanlış davranmaz" diyor.
yıldır aralıksız aikido çalışmalarını sürdüren ve siyah kuşak 3. Dan sahibi olan Hakan Karahan'ın ilk kez 1995 yılında yayınlanan 'Yeni Başlayanlar İçin AİKİDO' adlı kitabı, 11 yıl aradan sonra yeni fotoğraf çekimleri yapılarak ve içeriği tamamen yenilenerek hazırlandı. 77 değişik el tekniğinin ortalama 7 fotoğrafla anlatıldığı kitapta ayrıca kılıç ve sopadan oluşan versiyonlarıyla birlikte 41 silahlı teknik bulunuyor. 21 yıl bankacılık sektöründe çalıştıktan sonra, yazarlıkta karar kılan Hakan Karahan 1995'de yayınladığı ilk kitabının ardından 'Kafamdaki Ses' ve 'İntizar' adında iki şiir kitabı yayımlandı. İlk romanı 'Sürüden Ayrı'yı 2001 yılında yayınlayan Karahan, daha sonra '19' ve 'Azrail' adlı polisiye kitaplarını piyasaya çıkardı. Geçtiğimiz nisan ayında okuyucularla buluşan "Ama Öyle!" 3. baskısını yaparken; Karahan 11 yıl önce yazdığı 'Yeni Başlayanlar İçin AİKİDO' kitabını yenileyerek, hiç bilmeyenlere, bu sporu tanıtacak. Karahan ile yeni kitabı ve akidio üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
YILIN YARISI FİZİK TEDAVİDEYİM * Uzun yıllar bankacılık sektöründe çalıştıktan sonra 2003'te veda edip, yazarlığa soyundunuz. Bankacılık sizi tatmin etmedi mi ? Sadece yazmayı çok sevdiğim için yazarlığa geçtim, hep bir şeyler yazmayı istiyordum. Yazmaya 1995 yılında spor ve şiir kitaplarıyla başladım. Bankacılık sektöründe 21 yıl yetti bana, kimileri daha uzun yıllar sabırla çalışabiliyor ama benim pilim bu kadarmış...
* Aikido sporuyla yolunuz nasıl kesişti? 1989-90 yılları arası bir dönemde, o zamanlar 29-30 yaşlarındaydım, judoya başlamak istedim çünkü bir dövüş sporu yapmak istiyordum. Üniversitedeyken voleybol oynuyordum. Hep sporla iç içeydim. Karate ve kick boks yerine judoyu tercih ettim çünkü karate veya kick boksta vücudunuzun çok esnek olması gerekir. Ben 30 yaşımda olduğum için judo daha uygundu. O dönemde, Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nden bir hoca bana, "30 yaşında judoya başlanmaz, ikinci antremanda elimizde kalırsın, hayat boyu fizik tedaviyle uğraşırsın" dedi. Bende normal spor hayatıma dönmeye karar verdim ve tam da o sırada eskiden genç milli olmuş, müsabık karateci benim yaşlarımda bir arkadaşıma rastladım. Onun sayesinde ilk kez Mecidiköy'de bir karate salonunda, aikido yapanları izledim ve 30 yaşında başladım. Şu anda 46 yaşındayım.
* Bu spora geç başlamanın dezavantajları oldu mu, sakatlıklar yaşadınız mı? Menüsküsüm yırtıldı. Göğüs ve kol adelem yırtıldı. Devamlı boyun ve bel sakatlıkları yaşarım. Yılda minimum 12-35 hafta hep fizik tedavideyim ama bunlara değer çünkü aikido yapmaktan çok zevk alıyorum.
MÜSABAKA YOK * 'Yeni Başlayanlar İçin Aikido' adlı kitabınız ilk kez 1995 yılında okuyucularla buluşmuştu, şimdi yenilendi ve yeniden piyasaya sunuldu. Neden böyle bir şeye gereksinim duydunuz? 1995'te daha değişik bir komposizyonda, benim hocam olan Mustafa Aygün'e armağan olması için bir aikido kitabı yazdım. O zamanki koşullar altında, muhtelif hareketlerin fotoğraflarını çektik ve açıklamalarını yazdık. Bu kitap iki baskı yaptı. Daha sonra 2001 yılında tüm Türkiye'yi kasıp kavuran finansal krizle beraber bir daha bu kitap basılamadı. Aradan bunca yıl geçti, benimde 'Alfa' grubundan romanlarım çıkmaya başladı. Bana, "Eski aikido kitabının biraz daha geliştirilmiş haline sektörde ihtiyaç var, yapmayı düşünürmüsün?" dediler. Bende eski dosyalarımı karıştırdım eski resimlerimi buldum ama bana yavan geldi, o dönemde daha az tekniği anlatmışım. Baktım ki, fotoğraflar tekrar basıldığında net görülmüyor, yazı kısmı da eksik gelince, kitabı geliştirdim.
* Kitap aikidoyu hiç bilmeyen bir insana neler verecek? Size nasıl teknikler olduğunun macerasını fotoğraf fotoğraf gösterecek. Aikido hakkında fikir sahibi olacaksınız, kıyafetlerden tutun da bu sporu yapanların nasıl gözüktüğe kadar merak uyandıran her şeyi bulabileceksiniz.
* Türkiye'de aikidoya önem veriliyor mu? Bence veriliyor. Türkiye'de bir Aikido Federasyonu var. Müsabakası olmayan bir spor dalı olduğu için kendini sadece çalışanlarıyla ileriye götürüyor.
* Neden müsabaka yok? Çünkü felsefesinde yok. Bu sporda birini yenerek en iyi olmanız anlam ifade etmez. Aikidoda güreş gibi, bir hareketle tuş etme durumu yok. Aikidoda müsabaka olsaydı; kazananın ayakta durması, yerde kalanın vücudunda bir yerinin kırılması gerek.
* Kadınlar bu sporla ilgili mi? Evet, özellikle kapkaçtan korunmak için teknik öğreniyorlar. Zayıflamak için gelenler var, aerobikten koşu bantlarından sıkılan kadınlar aikido yapıyor. Ayrıca kaslarını kuvvetlendirmek için çalışanlar da var.
ZEYNEP GÜLER - GÜNAYDIN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|