Pazara geeel!

Mercimek, bulgur, çavdar bundan böyle yüzde yüz ekolojik pazar var! Hiç gidesim yoktu, filem leziz kirazlarla doldu valla. Dediler "Duyarlı tüketicileri bekliyoruz", "Sağlık ve lezzet güvencesi veriyoruz". Ben de dedim, "Yapma ya! Hadi o zaman ekolojik pazara..." Gezelim, görelim, okuyucuyu bilgilendirelim değil mi ama? Hem köfteyi soya kıymasıyla, keki tam buğday unuyla, pilavı kepekli pirinçle (ıııyyy) yapan, içimizdeki Osman Müftüoğlu anneciğim, benimle gurur duyar mı acaba? Hemen pazarın yerini anlatayım; Şişli Bomonti Caddesi Lala Şahin Sokak'ta, Tekel eski bira fabrikasının alt sokağında. Peki ne var ürünün ekolojik olmasında? Öncelikle ekolojik ürün eşittir organik ürün. Sonracığıma insana ve doğaya zarar vermeden üretilen, doğal süresinde olgunlaşan, sağlığımızı bozmayacak ürün. Eh pazarı kurulunca da cebinizi yakmayacak ürün. Gönül rahatlığıyla yiyin gari.

TÜTSÜLERİ MUMLARI EKSİK
Ama bu pazar cidden başka pazar. Kulağınızın dibinde avaz avaz bağıranlar, torbaları taşımak için yardıma gelen abiler falan yok. Eee ne var? Akça pakça yüzlü, temiz giyimli ablalar, ürünlerinin başına dikilmiş kibar kibar konuşan, size uzun uzun ürününü anlatan abiler, amcalar var. Standının önünden geçerken mutlaka size bir şey tattırıyorlar. Bir yanan tütsüleri, mumları eksik, o kadar sakin ortam yani. İndim taksiden, başladım masa masa dolaşmaya. İlk masada; yüz maskeleri, çaylar, zeytinler var. Nereden? Geyik Bayırı Antalya'dan. 'A Çayı' dedikleri, selülit çayının paketi 8 YTL. Sonra geldim Erzurum'dan mercimek, bulgur, nohut satan abiye adı Murat Aslan. Otuz sekiz yaşında yedi yıldır bu işin içinde. "Abi bu iş seni geçindiriyor mu?" diye soruyorum "Yok nerde?" diyor ama yine de ekolojik hadiseyi pek sevmiş ki anlata anlata bitiremiyor.

NAR ANTİOKSİDAN HARİKASI
Pazar üreticinin mağdur olmaması, ürünün elde kalmaması için çok önemli! Bu arada yanımdaki kadınlar fısır fısır konuşuyor. Konu; bütün kafalardaki soru "Pazar marketteki organiklerden ucuz mu?" Durur muyum kaynıyorum tabii. "Ucuz abla ucuz, baksana kirazın kilosu dört buçuk." Isparta'dan kiraz, Gökçeada'dan zeytinyağı, Kuşadası'ndan kayısı... Nar çekirdeğini yemeğe katınca antioksidan harikası... Aaa adama bak, sanki yapıyor Türkbükü'nde akşam sefası. Kafada yandan çarklı çizgili bere, lacivert bermuda üzerine kolları kıvrılmış bol gömlek, güneş gözlükleri kayısı satıyor. Yürü be! Kirazlar filemde çıkışta ne göreyim; benim taksici tezgah turunda. "Hayrola abi?" "Valla bacım hoşuma gitti, sen gezinirken bakayım dedim, kiraz da başka türlü leziz kirazmış haa..." Yaaa, her cumartesi doğru ekolojik pazara!