|
|
|
|
|
|
|
Şemdinli duruşmasına ara verildi
Hakkari'nin Şemdinli İlçesinde 9 Kasım 2005 tarihinde meydana gelen olaylarla ilgili Van 3.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 3. duruşmasına 1 saat ara verildi.
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugünkü duruşması, saat 11.00 sıralarında başladı. Duruşmada, sanıklar Astsubay Başçavuş Özcan İldeniz ile PKK itirafçısı Veysel Ateş hazır bulundu.
Sanık Astsubay Başçavuş Ali Kaya ise Van Askeri Hastanesi Dahiliye servisinden aldığı raporu mazeret göstererek duruşmaya katılmadı. Duruşma, mahkeme başkanı İlhan Kaya,
üyeler Muharrem Ballı, önceki celsede görev alan hakim Ferhat Erbaş'ın izinli olması nedeniyle hakim Sinan Sivri ve Savcı Metin Dikeç tarafından yürütüldü.
Duruşmada sanık avukatları, soruşturmanın genişletilmesi, mahkemenin görevsizlik kararı vererek dosyayı Askeri Mahkemeye ya da Hakkari Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini, Seferi Yılmaz'ın olay sırasında bombayı gördüğü andan itibaren kaçıp kaçmayacağının belirlenmesi amacıyla bilirkişi ile olay sırasındaki görüntülerin incelenmesi için TRT'den bilirkişiye izletilmesini talep ettiler.
Daha sonra Savcı Metin Dikeç, esasa ilişkin mütalaanın 9. sayfasındaki gerekçeyle mahkemenin bu dosyayı yürütmekle görevli olduğunu, sanık avukatlarının talebinin davayı uzatmaya yönelik olduğunu, bu nedenle taleplerin reddine karar verilmesini istedi.
Müdahil avukatları da, taleplerin duruşmanın uzatılmasına yönelik olduğunu, bu nedenle talebin reddini talep etti. Mahkeme heyeti, yaklaşık 10 dakika süren aradan sonra sanık avukatlarının görevsizlik talebinin reddine karar verdi.
Daha sonra söz alan sanık avukatı Mahmut Güler, soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili taleplerini dile getirdi. Güler, tensip kararıyla mahkemenin Şemdinli Asliye Ceza Mahkemesine keşifle tanıkların dinlenmesi talimatı verdiğini, Şemdinli Asliye Ceza Mahkemesinin de keşif yaparak tanıkları dinlediğini hatırlattı.
Tanıkların dinlenmesi konusunda kendilerine tebligat yapılmadığını belirten Güler, Şemdinli Asliye Ceza Mahkemesinin talimat duruşmasının yenilenmesini istedi. Esas hakkındaki mütalaanın 8. sayfasındaki bir tespitte 26 Ağustos 2005 tarihinde 156 numaralı Jandarma telefonuna herhangi bir arama gelmediğinin yer aldığını kaydeden Güler, ''156 numaralı telefon yoktur. 156 aranır. 156, gelen telefonları üç ayrı birime ait olan telefonlara aktarır.
Bu nedenle üç birime ait olan numaraya telefon gelip gelmediğinin belirlemesini talep ediyoruz'' dedi. Olayla ilgili sanıklar lehine ifade verecek 7 tanığın dinlenmesi talebinde de bulunan Güler, şöyle devam etti:
''Kovuşturma aşamasında tutuklu bulunan iki kişinin ifadesi gönderildi. PKK üyesi olan Sabri Ada ve Hasan Solar, bu ifadelerinde olayı Reşit ve Ağir kod adlı iki PKK üyesinin yaptığını belirtmişlerdir. Bu kişilerin dinlenilmesini talep ediyoruz.''
Güler, aynı zamanda olay yerinde yeniden keşif yapılması, olayla ilgili görüntü CD'lerinin Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılması suretiyle TRT'den seçilecek uzman bilirkişiler tarafından incelenmesini talep etti.
Daha sonra söz alan sanık avukatlarından Vedat Gülşen, olayla ilgili tanıkların savunmasının, sorgusundan kaçırıldığını, bu nedenle İnsan Hakları Derneğinin kendilerine sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Diğer sanık avukatları da Seferi Yılmaz'ın işyerine el bombası atılması sırasında yaşamını yitiren Zahir Korkmaz ile Seferi Yılmaz arasında bir husumet ilişkisinin olup olmadığının araştırılmasının gerektiğini belirttiler.
Müdahil avukatı ve Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, sanık avukatlarının belirttiği gibi davanın ilkler yaşattığını, bu ilkin Şemdinli halkının sanıkları suç üstü yakalaması olduğunu belirtti. Sabri Ada ve Hasan Solar adlı kişilerin bu davayla ilişkilerinin olmadığını ve dinlenmemeleri gerektiğini kaydeden Tanrıkulu, şöyle dedi:
''Keşif ile ilgili talep de sadece sanıkların nerede hata yaptığını belirlemeye yönelik olacaktır. Yani Seferi Yılmaz'ı neden öldüremedikleri hatasını ortaya çıkacaktır. Mahkemenin, davayla ilgili karar vermesini gerektirecek ölçüde delil toplanmıştır. Bu arada Ali Kaya'ya geçmiş olsun. Duruşmaya gelmemesi, davanın bitirilmemesine yönelik bir soru işareti bende oluşturdu.''
Müdahil avukatlarından Ergin Dilmen, savcının esas hakkındaki mütalaasını ara celsede hazırlamasının doğal olduğunu, savcının esas hakkındaki mütalaasını dosyaya konuluş biçiminin eleştirilmemesi gerektiğini ifade etti.
Dilmen, ''sanık avukatlarının son senaryosunun Agahta Cristhıe'nin romanlarına taş çıkarır cinsten olduğunu'' ifade ederek şunları söyledi:
''Düşünün ki Seferi Yılmaz, Zahir Korkmaz ve diğer arkadaşlarını çağırıyor. Kitapevinin bir yerinde 4 el bombası saklıyor. Sonra iki el bombasını atarak oradan kaçıyor. Bu sırada sanıkların ilçeye gelişini biliyor. O sırada çıkıp sanıkları yakalıyor. Buna inanmak mümkün değil.''
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarının duruşmaya yönelik taleplerini değerlendirmek üzere duruşmaya 20 dakika ara verdi. Mahkeme heyeti aradan sonra, sanık avukatlarının bütün taleplerinin reddine karar verdi. Duruşma 1 saat ara verildi.
SANIKLAR SABAH ERKEN SAATLERDE ADLİYEYE GETİRİLDİ
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Şemdinli davasının 3. duruşması için sanık başçavuşlar Ali Kaya ve Özcan İldeniz ile itirafçı Veysel Ateş sabah saatlerinde Van Adliyesine getirildi.
Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005'te meydana gelen olaylarla ilgili Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 3. duruşması için sanıklar Kaya, İldeniz ve Ateş adliyeye getirilirken geniş güvenlik önlemleri alındı.
Sanıklar, mahkeme salonuna valiliğin garaj kapısından alındı. Müdahil ve sanık avukatlarının da geldiği duruşma öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan sanık avukatlarından Vedat Gülşen, ''hukuk devleti tam olarak işliyor. Bu davada her şey hukuk çerçevesinde gelişiyor'' dedi.
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|