|
|
|
|
|
|
...Ve gerçek İskender İstanbul'da
Bursa denilince insanın aklına ilk olarak Bursa'yla özdeşleşmiş olan İskender kebap geliyor. 139 yıllık geçmişi olan İskender kebabının mucidi olan İskender Kebapçısı'nın İstanbul'a şube açtığını duyduğumda sevindim. "Acaba Bursa İskender'in tadını İstanbul şubesinde bulabilecek miyim?" diye de merak ettim. Ardından hem bu sorunun cevabını bulabilmek hem de önümüzdeki aylarda açacağı Londra, Atina ve Ankara şubelerini Yavuz İskenderoğlu'na sormak için Yıldız Yokuşu'ndaki Kebapçı İskender'e doğru yola çıktım. Hem yemek yedik hem de sohbet ettik. Sohbetimiz esnasında Yavuz Bey içecek olarak yemek öncesi şıra ikram etti. Yazın taze, kışın kuru üzümden yapılan şırayı; genzi yakmayacak oranda şeker ve su ilave ederek doğal yöntemlerle kendi bünyesinde üretiyor. Şıra özellikle hazma çok iyi geliyor. Şıranın ardından yediğimiz İskender kebabı Bursa'dan özel olarak getirtilen pide ve kömür ateşinde pişirilip ince ince kesilen bol dönerle ufak yuvarlak kıyma ve bonfile parçaları konulup, yanına da yoğurt eklenerek servis ediliyor.
İSKENDER'İ KİM İCAT ETTİ? 19.yy'ın ilk yarısında Antakya'dan Bursa'ya İskender Bey adında biri göç etmiş. Bu zat 1867 senesinde Bursa'nın Kayhan Çarşısı'nda, Memed İskender adında bir aşçı dükkanı açıp, icat ettiği İskender Kebabı, Bursalılar'a yedirmeye başlamış. İcat etmiş diye yazdım, çünkü İskender Kebap ve onun ana malzemesi olan döner kebap, hakikaten bir icat. Atalarımız ateşin üstünde çevirdikleri kuzu ve koyunları yerlermiş. Bugün hala kuzu çevirme bir şölen, bir ziyafet yemeğidir. İskender Bey de tutmuş ateşi dik bir mangala yerleştirmiş, sinir ve kemiklerini temizlediği eti, madeni bir çubuğa geçirip ateşin önünde çevirip, kızartarak pişirmeye başlamış. Bu kebap için hususi pide pişirtmiş, Uludağ mandıralarından tereyağ ve yoğurt almış. Bursa Ovası'nın domates ve biberlerinden de istifade etmiş. Ve sonunda bütün dünyayı fetheden Döner Kebap/İskender Kebap ortaya çıkmış. Bugün dönerin taklitleri Arabistan'da çavurma ve Yunanistan'da da gyro adı altında satılıyor. Avustralya'dan Kanada'ya, Güney Afrika'dan Moskova'ya kadar her yerde, her gün milyonlarca insan döner yiyor. Ama bunların hiç biri Bursa'nın, kekikli otları ile beslenen hayvanlarının etlerinden yapılan dönerin yerini tutamıyor.
TORUN DURUMA EL KOYDU Bu 'İskender Kebap' işini Memed İskender Usta'nın torunu Yavuz İskenderoğlu ele almış. Yavuz Bey, tutmuş dedesinin icadı olan İskender'i marka olarak tescil ettirmiş. Hem Avrupa Birliği'nde hem de Amerika Birleşik Devletleri'nde... Böylece İskender Kebap, Türkiye'den çok önce Avrupa Birliği'ne girmiş oldu. Yavuz İskenderoğlu Bursa'da inanılmaz işler yapmış. 6 milyon YTL harcayarak, dedesinin 1800'lü yıllarda kullandığı İskender Efendi Konağı'nın aynısını yaptırmış. Mudanya yolu üzerindeki Köy Tesisleri, Ünlü Cadde'de, Zafer Plaza'da ve As Merkez'de İskender Kebap'ı açmış. Ve artık İstanbul'da. "Bugüne kadar İstanbullular'ın da desteği ile bugüne geldik, şimdi onlara komşu geldim. Teşekkür için buradayım" diyen Yavuz Bey, İskender Kebap'ın hak ettiği binayı yeni bulduğu için ancak İstanbul'a geldiğini belirtiyor. Kayhan Çarşısı'ndaki dükkana sadık kalarak İstanbul'daki dükkanda da zemin ve masalarda mermer, cephelerde İskender mavisi ahşap kullanılmış. Dekorasyon diğer altı dükkan ile aynı. Sunumunda da kağıtlı çatallar, şıra servisi gibi hiçbir ayrıntı unutulmamış.
Sinan Özedincik
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|