|
 |
 |
 |
 |
|
Mutsuz sondan yanayım
atv'nin sevilen dizisi 'Aşka Sürgün'ün başrol oyuncusu Mahsun Kırmızıgül, yarın akşam final bölümü yayınlanacak dizinin neden mutlu sonla bitmesini istemediğini şöyle açıklıyor: Seyirci mutlu sonu sever. Ama akılda kalan mutsuz sondur, daha fazla iz bırakır.
İki yıldan bu yana pazartesi akşamları ekranları parselleyen 'Aşka Sürgün', yarın akşam final bölümüyle ekrana gelecek. İzleyicinin mutlu son hayal ettiği dizinin nasıl bir finali olacağı henüz bilinmese de; dizinin başrol oyuncusu Mahsun Kırmızıgül 'mutsuz son' hayal ediyor... "İzleyici bu dizide beni Hazar olarak kabullendi. Mahsun'u unutup Hazar'a konsantre oldu" diyen Mahsun Kırmızıgül, önümüzdeki yıl sivri ve 'dişi' bir rolle ekrana geleceğini söylüyor...
'BU DİZİNİN FANLARI VAR'
* 'Aşka Sürgün' bitiyor neler hissediyorsunuz? Birbuçuk yıldır buradaki ekiple bu dizi için çalışıyoruz. Hayatımın en uzun dizisini çektim. Bugüne dek çektiğim en uzun dizi 26 bölüm sürmüştü. Burada mutlu anılarımız oldu. Mardin ve İstanbul'da acısıyla tatlısıyla iki sezon çalıştık. İster istemez bir burukluk var.
* Dizinin bu kadar tutmasını neye bağlıyorsunuz? Benim bütün dizilerim tuttu. 'Aşka Sürgün'ün yayınlandığı saatte de karşısındaki 9 ya da 11 dizi yayından kaldırıldı. Herhalde bu sezon, karşısından bu kadar dizi kaldırılan başka bir dizi daha yok. Bunu ben söylemiyorum, televizyon verileri söylüyor. Bu dizi kendi fanlarını, kendi izleyicisini yarattı. 'Aşka Sürgün', her şeyden önce bir aile dizisi oldu. Herkesin özlemiş olduğu aile değerlerini barındırıyordu. Aynı zamanda geleneklerine ve göreneklerine bağlı olan kişiliklerin çocuklarını öyle yetiştirmeleri, seyircide de iz bıraktı. Kaybolan aile değerlerini bu dizide görmeleri onları etkiledi. Diziye Bebek'te de aynı tepkiyi alıyoruz, Mardin'de de...
'HAZAR ÇOK TOLERANSLI'
* Başlarken rolle ilgili endişeleriniz oldu mu? Bu role başlarken 'başarır mıyım' diye bir endişem olmadı. Zaten birebir bu yaşantının içinde olan birçok tanıdığım insan ve aileler var. Onların yaşamlarını, hayat biçimlerini ve duruşlarını izleme olanağı bulduğum için çok fazla yadırgamadım bu rolü. Çünkü Hazar; ağırbaşlı, kadınına değer veren, ailesine saygıda kusur etmeyen bir karakterdi. Fevri hareketleri olmayan biriydi. O yüzden çok zorlamadı beni.
* Hazar sizi andırıyor mu? Ben daha hareketliyim. Zaman zaman Hazar'a hareket katmak istiyordum. Ama Hazar olayları düşünüyor ve ona göre tepki veriyor. Herkese çok toleranslı davranıyor. Düşmanını da alttan almaya çalışıyor. Bende alttan alma yoktur.
* Dizinin finali nasıl olacak? Sizin beklediğiniz gibi mi olacak? Hazar ve Zilan'ın sürekli kavga etmesi beni sıkmaya başladı. Bu senaryonun açmazı oldu. Mutlu mu, mutsuz mu biter bilmiyorum...
* Gönlünüzden ne geçiyor? Benim gönlümden geçen; dizinin finalinin hüzünlü bitmesi. Çünkü seyirci, mutlu sonla biten hiçbir sonu hatırlamaz. Mesela ben sonu mutlu biten hiçbir film ya da diziyi hatırlamıyorum. Ama genelde mutsuz sonlar insanı hüzünlendirir. Daha etkileyici olur ve izleyicide daha fazla iz bırakır. Ben mutsuz sondan yanayım!
* Dizide pek fazla değinilmeyen konulara da değinildi. Mesela Süryani-Müslüman aşkı... Süryani-Müslüman aşkı benim hikayem. Irak'taki petrol hikayesi iyi bir hikaye. Bunları Tomris Giritlioğlu'na ben söyledim. Diziye başlarken ana bir öykü vardı. Kana karşılık bir bedel vardı. Yan öyküleri ise zayıftı.
* Nasıl yani? Süryani- Müslüman hikayesi sizin başınızdan geçen bir hikaye mi? Benim başımdan geçen bir olay değil. Benim arada sırada gözlemlerimle oluşan hikayelerim var. Zaman zaman yazdığım şeyler var. Süryani bir arkadaşım var. Onun yaşadığı gerçek bir hikayeydi bu. Petrol hikayesi de şöyle; Irak'a petrol taşıyan bir arkadaşım var. Onun bu işi yapması beni etkiledi. Türkiye ile Irak arasındaki o yolda neler yaşandığını ondan öğrenip, yapımcıma ve senaristlere anlattım. Çok beğendiler...
'ELİMDE İYİ BİR ÖYKÜ VAR'
* Peki siz kendi yazdığınız bir öyküde ilerleyen yıllarda ekrana gelecek misiniz? Ben senarist olmadığım için senaryo yazamam. Öyküyü veririm senaristler bunu senaryoya dönüştürür. Dizi maratonu başka bir şey. Sinema öyküsünü yazabilirim ama. Bir öyküm de var zaten. Cemal Şan çok beğeniyor. Bunu ekrana taşımayı ve burada bir karakteri oynamayı çok istiyorum. Çok başarılı olabilecek bir öykü. Çünkü yaşanmış hikayelerden yola çıkıyor. İnsanları yüreğinden yakalar.
* Bir sonraki projenizde sizi nasıl bir rolle görürüz? Benim için senaryo ve yönetmen çok önemli. 'Zalim'de oynadığım rol dişi bir roldü. Bir sonraki projede de kesinlikle dişi bir rol oynayacağım. Kesin sivri bir rol olacak. Çünkü seyirci de hep aynı insana aynı elbiseyi giydirmek ister. Özcan'ın başına gelen de aslında bu. Onu hep 'Asmalı Konak'taki 'Seymen' olarak gördüler ve öyle kalmasını istediler. Hâlâ da öyle görüyorlar. Yavuz Bingöl'ü de öyle mesela. 'Zerda'dan kalan bir şeyler var. Benim canlandırdığım 'Hazar' karakterine ise sadece 'Hazar' olarak konsantre oldular. Mahsun olarak değil.
* Peki komedi oynamayı düşündünüz mü, ister misiniz? Mimikleri çok olan ve yüzünü çok iyi kullanan biri değilim. Bu işi yıllardır yapan büyüklerimiz var. Ancak durum komedisi olursa olur.
MUSTAFA KIZIL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
