|
|
Tonikli ve buzlu konyak
29-30 yaşlarımda bir süre Paris'te kalmıştım... Sorunlarla boğuştuğum bir dönemdi... Nedendir bilmem, o zamana kadar pek içmediğim konyağı Fransız kafelerinde içmiştim... Konyak digestif (sindirici) bir içkidir... Yemekten sonra sek olarak alınır. Daha doğrusu sek olarak alınırdı. Oysa dönüşen hayatlar, yüzlerce yıllık asil Fransız konyağının içim şeklini de değiştirmiş görünüyor. Konyak üreticileri yüksek alkol oranı olan ve yemek sonrası rahat koltuklarda gevşemiş bir halde içilen konyağın stilini değiştiriyorlar... Konyağı barlarda, kulüplerde eğlence mekanlarında ayaküstü içkisi haline getiriyorlar.... İçine buz koyuyorlar... Tonik ya da Fransızlar'ın 'lemonade' dedikleri bizim Sprite'a tekabül eden içecekle ve bir ölçü de sodayla karıştırıyorlar... Konyak, hafifliyor... İçimi kolaşlaşıyor... Geleneksellikten, gündeliğe dönüşüyor...
*** Elbette, Fransa'da tradisyonel (geleneksel) konyak içicileri bu modaya karşı... Onlar yüzlerce yıl bekletilen ve tam bir asalet unvanını hakeden konyakların günlük meşrubatla karıştırılarak içilmesine karşılar. Ancak hayat, dönüşüyor... Sorbeyle başlayan, antreyle devam eden, ana yemekle sürüp, peynir tabağı ve nihayet tatlıyla son bulan aristokrat yemeğin ertesinde gelen konyak artık tarih oluyor... Çünkü kimse artık öyle yemek yemiyor. Hayat dönüşüyor... Yanında salata ya da sebzeli bir ızgara ya da spagettinin arkasından gidilen ve ayakta müzik dinlenip dans edilen mekanlarda, artık konyağı bu şekilde içmek mümkün olmuyor... Artık konyak o mekanlarda; içine buz atılmış, tonikle karıştırılmış bir çeşit egzotik içki olarak servis ediliyor.
*** Bu köşenin adı hayat tarafından bir kez daha doğrulanıyor... Geleneksellikten dinamizme dönüşen hayatlar, gelenekselliğin asalet unvanlı içkisi konyağı bile değiştiriyor. Konyak; cıvıl cıvıl, fıkır fıkır mekanların, tonikle birleştirilmiş genç bir içkisi olarak yerini alıyor... Dönüşen hayatlar, dönüşmez denilen konyağı bile dönüştürüyor. Hayatlar mekanları belirlediği gibi, içkilerin biçimini de belirliyor. Gelenek üretimde ve tadımda sürerken, içimde sona eriyor... 130 yıl yaşlandırılarak içilen Hennessy Paradis, hatta 200 yıl yaşlandırılarak içilen Hennessy Richard bile buz konularak içilebilen bir içki haline geliyor. Hayat en kıymetli şeyleri bile artık sanki sek kaldırmıyor... Mutlaka dönüştürüyor, yumuşatıyor... Tadını hafifletiyor, içimini kolaylaştırıyor... Sek insan kalmadığı gibi, artık sek konyak da hayatın içinde barınamıyor.
|