|
|
Bir fincan fair-play'iniz var mı?
BİZİM dükkanın eski müşterileri bankacı dostum Hakan Eracun'u tanır. Müthiş tespitleriyle 'Yakından Kumanda'ya cephane sağlayan en önemli lojistik subayıdır. Hani zaman zaman "İyi ki bankacılık yapıyor da bizim mesleğe bulaşmıyor" dediğim bir gözlemcidir. İşte Hakan'dan ilginç bir tespit: "Yarışma programları defalarca eleştirildi, yerden yere vuruldu. Ancak tüm bu programlarda birbirlerini sadece bir ya da bilemedin iki aydır tanıyan insanların yarışma finalinde birbirlerine sarılarak ağlaması, kazananın eleneni teselli etmesi gibi fair play özellikleri hep göz ardı edildi. Şimdi ligde son haftaya girilirken, birbirlerini bir-iki aydır değil, yıllardır tanıyan ve aynı milli takımda defalarca top oynayan futbolculardan biri elenen, diğeri eleyen olduğunda neden yerden yere vurduğumuz bu programların yarışmacıları kadar fair play gösteremiyorlar? Düşünün bir kere; Fenerbahçe 4-0 galip. Rüştü sevinmek yerine göğsünde ağlayan Hasan Şaş'ı teselli etse, Tümer attığı golden sonra maç bitiminde tribünlere koşacağına, elediği Ümit Özat'ı bağrına bassa daha hoş olmaz mı? Olur tabii. Ama futbolumuz ne yazık ki eleştirdiğimiz bu yarışma programları kadar bile fair play değil!.." Ah be Hakan'ım... Ağzından bal damlıyor vallahi. Ben bu rüyanın gerçekleşmesi şöyle dursun, bu akşam maganda kurşunuyla çocukların ölmemesine bile razıyım.
|