|
|
|
|
|
|
Türkler kendine özgü balık kültürünü yaratıyor!
Çoğu balık tutkunu "Balığı balık gibi yemek" gerektiğini savunur. Yani lezzetini, tadını veya kokusunu değiştirebilecek hiçbir malzeme katmadan, ızgarada veya yağda kızartıp yenmesini önerir. Ama buna rağmen son yıllarda aşçılarımız balığa yapmadığını bırakmadı! Balığı öyle sos ve sebzelerle karıştırdılar ki; soğuk mezesinden ara sıcağına, ana yemeğinden kokoreçine kadar girmediği hal kalmadı. Bunları yazmam eleştirdiğim anlamına gelmesin, bunların yapılmasının gerektiğini savunuyorum. Zaten balık restoranlarında sözünü ettiğim balık mezesi, ara sıcağı, ana yemeği gibi yiyeceklerin büyük rağbet görmesi de bu konuda yalnız olmadığımı gösteriyor. Hatta balık yemeyenlerin bile aşçıların yarattıkları bu yeni yiyecekler sayesinde balık yediklerine şahit oluyorum. Ben ilk başlarda balık kullanarak yapılmış yiyeceklerin bir trend olduğunu, Akdeniz ülkelerinden zamanla bize de sıçradığını düşünüyordum ama yurtdışına gittiğimde özellikle dikkat ettiğimde bu durumun sadece bize özgü olduğunu anladım. Yani onlarca çeşit balık mezesi ve yemeğinin mucidi bizim aşçılarımız. Şimdi size patenti Türk aşçılarına ait olan balık yemeklerinden biraz örnek vereyim. Önce mezelerden başlayalım isterseniz; örneğin lakerda... Ki bence Türk sushi'si desek yeridir. Çiğ balıktan yapılan mezelere devam edelim; levrek marine, uskumru salamura, izmarit salamura, akya veya somondan yapılan pastırma...
SİZ HİÇ PORTAKALLI LEVREK YEDİNİZ Mİ? Ara sıcaklara gelince; alışılmış karides güveç ve kalamar tavaya şimdilerde yenileri eklendi. Aslında bunların bir çoğunu artık ara sıcak değil de ana yemek gibi bile düşünebiliriz. İşte onlara birkaç örnek: Fileto levreğin içine değişik deniz mahsülleri sararak güveçte özel sosla pişen levrek 'sarma' veya 'lokma..' Krepte deniz mahsülü, sarı kanatın içine mozeralla ve karides konarak ızgarada pişirilen 'sarıkanat dolması', 'beşamel soslu dil...' Şimdi de sıra ana yemeklerde: Beyaz etli balık (özellikle fener) mantar, arpacık soğanı, çeri domates, biber ve mantarla tereyağında güveçte pişen 'balık kavurma', kereviz veya enginardan yapılan 'deniz mahsülü dolma', közde patlıcan ve balığın güveçte pişirilip özel sosla servis yapıldığı 'beğendili balık', jülyen doğranmış patatesi kızartıp güveçe yerleştirdikten sonra üzerine ızgarada pişmiş balık parçaları ve sosla servis yapılan 'balık külbastı' (Bugüne kadar külbaştının üç farklı çeşidini yedim, çeşitlilik sosundan kaynaklanıyor), portakal suyunda dinlendirilmiş levreğin güveçte pişirilerek servis yapılanı 'portakallı levrek'. Kimbilir belki, bunlar da Japon'ların sushi'si gibi dünya mutfak kültürüne Türk yemek çeşidi olarak girer...
Anadolu yakasında İdealtepe sahilindeki Poyraz Balık, balık mezeleri ve balık yemekleri konusunda çok iddialı. Eğer sözünü ettiğim balık mezeleri ve yemeklerini merak ediyorsanız, bunların hepsini bir arada bulabileceğiniz Poyraz Balık'ı tavsiye ederim. Tel: 0216 518 97 36
Sinan Özedincik
|
|
|
|
|
|
|
|
|