kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'İstanbullu olmak görgülü olmak demek'
'İstanbullu olmak görgülü olmak demek'


-Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği'nden sonra Alarko'ya girdiniz. Giriş o giriş. Hâlâ aynı firmada çalışıyorsunuz. Ama hep yükselen bir grafik izlediniz. Hırslı mısınız?
-Başkalarına karşı, paraya karşı hiç hırslı olmadım. Ama evet yaptığım işte hırslıyım. Tutku kelimesini daha çok seviyorum.

-Sizi ben Pasha ile hatırlıyorum. Açtığınızda İstanbul'da bir ilk yaratmıştınız. Şimdiki gece kulüpleriyle aradaki fark nedir?
-Pasha'nın bugün bir örneği yok. Müthiş şık bir mekândı. Ailecek gelebiliyordunuz. Gençlerin kalitesi ortadaydı. Son derece butik bir yerdi. Sonra giderek kendimize ait değerleri kaybettik. Bu da gece hayatına bile yansıdı. Aslında Türkiye'ye haksızlık yapmamak lazım, bütün dünyada böylesine olumsuz bir değişiklik yaşandı. Hani eskiden biri düşse Avrupalı, Amerikalı dönüp bakmaz derdik ya, biz de o duruma düştük. Özgünlüğümüzü kaybetmeye başladık.

-Sizin ağırlama sanatınızda özgünlüğü yakalama arayışı mı var?
-Kesinlikle. Önemli olan ne sunduğunuzdan çok nasıl sunduğunuzdur. Örneğin biz beş çayında simit ve peynir veririz. İsteyene tatlının ve kuru pastanın envai çeşidi verilebilir ama tercihimiz bu yöndedir. Neden? Çünkü simit bizden bir alışkanlık. Tüm dünyada böyle bir trend var. Her şey bir örnek olduğu için özgün olan değer kazanıyor. Türkiye bu açıdan hâlâ çok şanslı. İstanbullu olmak daha da büyük avantaj.

-Nedir İstanbulluluk?
-Bence görgüdür. Tabii gerçek İstanbulludan söz ediyorum. Farkı görebilmektir, farkı yaratabilmektir bazen. İstanbullu en lüks yiyeceği bile basit bir tabakta ister. Şatafattan hoşlanmaz. Çalan müzikte bile derinliği yakalamayı arzular. Ama göstere göstere değil. Şov yaparak değil. Mütevazı bir lüksten bahsediyorum.

-Demin Türkiye şanslı dediniz.
-Şanslıyız çünkü parlıyoruz. Özellikle turizm alanında her yerde Türkiye'den bahsediliyor. Ama bir yerde yanlış yapıyoruz. Kendimizi iyi tanıtamıyoruz. Dünyada araştırmalar yapılıyor. Bir ülkenin prim yapması için en önemli kriterlerden bir tanesi dost canlısı insanlara sahip olması. Bizde var. Ağırlama sanatını iyi biliyor olması. Bu da var ama bazen iyi kullanamıyoruz. İklim, kültür sanat hep önemli. Aslında bunların hepsine sahibiz.

-Niye iyi tanıtım yapamıyoruz?
-Bu yıl turizme ayrılan para 90 milyon dolar sanırım. Bazılarına çok, bazılarına az geliyor. Bence iyi kullanılırsa hiç de fena bir kaynak değil. Ama ben iyi tanıtımın sadece bir reklam filmi çekip televizyonda yayınlamakla yapıldığını düşünmüyorum. Tabii ki reklam filmi olsun. Ama iş artık lobicilik işi. Dünyaca ünlü modacılarımız var, Atıl Kutoğlu, Hüseyin Çağlayan, onlara destek olmalıyız örneğin. Ayrıca müthiş bir yönetmenimiz var; Ferzan Özpetek. Onu bir aşk filmini İstanbul'da çekmeye ikna etsek bile yeter.

-Yani 'Tanıtım halktan geçer,' diyorsunuz.
-Öyle tabii. Yarın öbürgün AB için karar verecek olan kim? Yine halk. Yani sokaktaki adam. Sokaktaki adama yönelik dünya çapında isim yapmış markalarımızı öne çıkarmalıyız. Türkiye parlayan bir yıldız ve o yıldızın özgünlüğünü anlatmalıyız. Zaten görsel kirlilik var dünyada. Televizyon, billboardlar. Ben olsam bunların yanında mutlaka başarılı projeleri de desteklerdim.
DİĞER RÖPORTAJ HABERLERİ
 'Ercan dedi diye tesettüre bürünemem'
 'Kadınlar komik adama güler, ağırbaşlıyla sevişir'
 'Amacım bir Altın Portakal ödülü almak'
 Ağırlamak bir sanattır
 'Yaşıyorum, her şeye rağmen...'
 Kötü bir garsondu çok iyi oyuncu oldu
 'Aile planlaması yaptık, 7 çocuk istedik 6 oldu'
 'Kaşar lafını özel hayatımda da kullanırım'
 'Eski Aziz Yıldırım değil!'
 Uzan'a her 'hayır' 100 bin dolar!..
 Gerçek bir feminist iyi yemekler yiyendir
 11 Eylül'de dünya bir hayal gördü
 'Bu, Ele Güne Karşı'dan sonra en iyi albümümüz'
 'Tiyatrocu olabilmeyi kadın olmaktan bile çok istedim'
 'Yaşlılık bir günah gibi görülüyor'
 Er Kırandi'nin dağdaki 24 günü
 Asıl inançsızın iyiliği değerli
 'Şah, bana ilk görüşte aşık olmuştu'
 Egom iltifat istiyor ama eşim etmiyor
    Pazar Sabah Yazarlar
    Güncel
    Hobi
  » Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
Son Babalar Babası
Son Babalar Babası
Mafyaya katılmak için ilkokul birinci sınıfta öğrenimini terk eden,...
Ünlü ama bilinmeyen dâhi
Ünlü ama bilinmeyen dâhi
Auguste Comte Fransa'nın en iyi yüksek okulundan...
Zengin olmanın derdi başka
William Cash adlı yayıncının işi, dünyadaki zenginlerin listesini...
Bize de mi lolo?
Göbekli marul ve kıvırcık salata sofralarımızın başlıca yeşil...
Otelde kalmak zor geldi
Son bir hafta içinde İstanbul'da, İstinye'den Maslak'a giden yol üzerinde günün...
'Sosyete, dekolteyi sanatçılardan çok seviyor'
Şarkıcılara diktiği bol dekolteli, gösterişli sahne kostümleriyle adını duyuran...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.