|
 |
 |
 |
 |
MGK'da verilen yolsuzluk dosyası
|
|
Herkes Milli Güvenlik Kurulu'nda askerler tarafından herkesin önünde size emanet edilen yolsuzluk dosyasını konuşuyor. Nedir o dosyanın içeriği? -MGK'da yaşananların çok açık ve net dışarı taşınmaması gerektiğini düşünüyorum.
Niye gizli bir şey mi bu? Paşalar hükümetin diğer üyelerine değil de size güvenip bir dosya emanet etmiş. Hem de herkesin önünde. -Yapılan açıklamalar dışındakiler bizde kalsın.
Yolsuzluk dosyasının üzerine gidiyor musunuz peki? -........
Bu suskunluk, "Soruyu geç" anlamına mı geliyor? Sükut ikrardan gelirmiş biliyorsunuz. - (Gülüyor)
Tamam başka soruya geçiyorum. 28 Şubat'ı yaşayan biri olarak o dönemle bu dönemi karşılaştırabilir misiniz? - (Uzun bir sessizlik)
Bu soruyu da mı sevmediniz? -Ortam ve dönem çok farklı. Şu anda bazı konular polemiklere yol açacak şekilde gündeme giriyor, size bu soruyu sorduğunuz için hak veriyorum aslında. Ama bugünün polemiklerinde doz ve içerik o dönemki gibi değil. Ayrıca Türkiye bugün farklı bir konjonktürde. Siyaset ve konumlar da farklı. Ben şu anda Türkiye fotoğrafının siyasetin ve halkın doğal akışı dışında çekilecek bir fotoğraf olduğunu sanmıyorum.
ARINÇ'LA KONUŞTUM Öyle diyorsunuz ama hep suni gündemlerin sonuçlarını ağır yaşamadık mı? Bugün de aynıları oluyor. -Doğru. O yüzden ben tartışmalı konulara girmem.
Siz tartışma yaratmazsınız diyelim. Meclis Başkanı çıktı laiklik tanımı yaptı. Siz çıkıp bir cümleyle tam tersini söylüyorsunuz. Ortalık karışıyor. Gerçi sizden bu çıkışı bekleyenler de vardı. -Benden beklentisi olanları hayal kırıklığına uğratmadık herhalde.
Bu çıkışlardan sonra sıkıntı yaşıyor musunuz? -Şu ana kadar bir sıkıntı içinde olduğum düşünmüyorum. Hani basına intikal eden, benim görevden alınmamla ilgili konularda sıkıntı yaşamıyorum yani.
Neden? Erdoğan Sezer'e sizi değiştirmek istediğini söylemiş. Bunu öğrenince insan sıkıntı duymaz mı? -Duymaz. Sıkıntı duymak için yanlış bir şey yapmak lazım. O zaman da zaten kendinizle ilgili kararınızı verirsiniz.
Bülent Arınç sizi arayıp "Ne yapıyorsun" dedi mi? -Aradı. Konuştuk. Nezaket sınırları içinde bir sohbet yaptık. Bir araya gelmek için sözleştik. Zaten 3 dakikalık bir telefon konuşmasıydı. Ben de "Bir araya gelirsek faydalı olur" dedim (gülüyor). Öylece kaldı. Bu, birbirine kızmayı gerektirecek bir durum değil.
|
|
|
|
|
|
 |
|
 |
|