|
|
|
|
|
|
Her gün dağlarda 50 kilometre yürümekten 20 kilo zayıfladı
İzne giderken 85 kilo olduğunu, örgütün elinde kaldığı 24 günlük süre zarfında 65 kiloya düştüğünü anlatan Kırandi, "Doğru dürüst yemek yemiyor, uyku uyuyamıyordum. Verdikleri bir battaniyenin üzerinde yatıyordum. Bazı geceler çok soğuk oluyordu. Bu nedenle çok zayıfladım. Son bir hafta onları daha iyi tanıdım, daha sağlıklı gözlemlemeye başladım. Yaptıkları işten mutlu olduklarını sanmıyorum. Zaman zaman aralarında tartışmalar yaşanıyordu. Çoğu 18-25 yaşları arasında kişilerdi." diyor. Kırandi'nin bu zorunlu yolculuğunda kaçmak da aklından geçmiş: "Zaman zaman kaçmayı planladım, ama öyle ıssız yerlerdi ki, nereye kadar kaçabileceğimi, nereye gidebileceğimi hiç bilmiyordum. Sığınakta bazen askeri helikopterin sesini duyuyordum, bir iki sefer de yanımızdan geçişlerini gördüm ama bu esnada sıkı önlem alıyorlardı. Yanlış bir şey yapmamam için beni uyarıyorlardı. Bu nedenle çaresiz bekliyordum. 3-4 günde bir bana 'Seni bırakacağız. Annen, baban Tunceli'ye gelmiş' diyorlardı. Ama 20 gün geçmişti değişen hiçbir şey yoktu." Kırandi asker olduğunu anlayan kadın militanı da unutmuyor: "Asker olduğumu anlayan kadın militan, fırsat buldukça yanıma geliyor, bir ihtiyacım olup olmadığını soruyordu" diyen Kırandi, kadının kendisine meyve getirdiğini hatırlıyor. Kırandi, "Önce korktum ve 'Zehirli olmasın' diye sordum. 'Rahatlıkla yiyebilirsin, burada seni zehirleyecek son kişi ben olurum' dedi. Sanki beni kaçırdığına pişman olduğunu gözlemledim. Belki onun verdiği vicdan azabı ya da başka bir nedenle bana yardımcı olmasına anlam veremedim" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|