|
|
Kim haklı, kim mağdur?
Örnekleri çok ama ben sadece iki gazete başlığını buraya alayım. Birincisi: 'Beni bu kadın için mi terk ettin' dedi, dayağı yedi... İkincisi: Eski aşkından dayak... Haberleri tahmin etmişsinizdir: İlki, basketbol koçu Ergin Ataman ile ilgili. Ataman, yeni sevgilisi Berfu Haşıoğlu ile restoranda yemek yerken, eski sevgilisi Didem Kaymaz geliyor. Kaymaz, 'Beni bu kadın için mi terk ettin' diye bağırıp çağırmaya başlıyor. Ataman da 'girişiyor'... Diğerinde, bir süre önce ayrılan Çiğdem Kayalı ile Tarkan Sualp tekrar yakınlaşıyorlar. İçkili olarak buluşuyorlar. Evde kavga çıkıyor. Kayalı, yediği dayağın etkisiyle ertesi gün hastaneye gidiyor. Benim altını çizmek istediğim nokta şu: Biz medya olarak bu haberleri verirken kadınların yanını tutuyoruz. İyi de yapıyoruz. Ama bu tavrımız, olayın meydana geliş biçimini (yani 'tam olarak' neler döndüğünü) biraz örtüyor. Aşık (ama hüsrana uğramış) 'bazı' kadınlar, özellikle de içkiliyken, fevkalade yılan dilli, şirret mi şirret, zapt edilemez, kural-ahlak tanımaz olabiliyor: Kırıp dökmeler, eline geçen her şeyi adamın suratına fırlatmalar, kimi mahrem konuları ortaya dökmeler, aşağılamalar, komşuları ayağa kaldırmalar, feryat figan ve daha neler neler... Yani bu tip olaylar hakkında karar verirken, acele etmemek, şöyle bir durup düşünmek gerekir. İnanın, birçok durumda asıl haksız mağdur gözükendir!
|