| |
|
|
Sen Olmasaydın!..
BİR şirin oyun daha.. Sen Olmasaydın.. Uğur Uludağ genç kuşağın önde gelen hiciv yazarlarından.. Üçüncü Türden Yakın İlişkiler, 27 Numara onun adını duyuran oyunlar oldular.. Sen Olmasaydın, gene baştan sona Uğur Uludağ hicivleri ile bezenmiş bir oyun.. Kadın-erkek ilişkileri diye başlayıp, Ahmet Altan'dan bana, herkese ve her şeye göndermeler yaparak yazmış, metni.. Cem Özer ve Nurgül Yeşilçay da başından sonuna başarı ile götürüyorlar, kılıktan kılığa girdikleri oyunu.. Cem'i, yıllar yıllar evvelki Batı Yakasının Hikâyesi devrinden bilirim sahnede.. Gerek oyunlarda, gerek tek başına gösterilerinde birinci sınıftır. Bu defa Cem'den başka şeyler için gittim. Bir defa Eğreti Gelin'deki oyun gücüne hayran olduğum Nurgül'ü sahnede merak ettim. İkincisi sahnenin kendisini görmek istedim. Bizim Salı toplantılarından birinde Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün kulağına iki çift laf etmiştim. İki çift.. "Hadi Çaman'ın gücü tiyatrosunu yaşatmaya yetiyor ancak. Salon dökülüyor. Üstelik burasını bir okulla ortak kullanıyor" dememe kalmadan lafımı kesti.. "Tamam" dedi.. "Tamam.. Anladım." Anlamakla kalmadı. Göz açıp kapama kadar bir süre içinde Şişli'nin merkezindeki döküntü görüntü, yerini pırıl pırıl sahneye bıraktı. Teşekkürler, Sarıgül.. Nurgül sahnede de fevkalade.. Bu arada öğrendim ki zaten eğitimli bir klasik tiyatro oyuncusu imiş, TV dizilerinde ün yapmadan önce.. Sen Olmasaydın, tiyatromuzun görülesi oyunlarından..
|