| |
|
|
Galatasaray'da şirketleşme beklentileri
Dünkü yazımda Galatasaray'ın "ünlü finansörü" Ünal Aysal'ın şirketinin doğalgaz santralinin sattığı "pahalı" elektrikten söz etmiştim. Bugün de aynı Ünal Aysal'ın G.Saray'ın şirketleşmesi ile ilgili planlarından söz etmek istiyorum. Ünal Aysal, G.Saray'ın bir holding yapısı altında şirketleşmesinin doğru olduğunu, bu şekilde bir şirketleşmeyle birlikte kendisinin ve başka yatırımcıların da G.Saray'a ortak olabileceğini ancak bu şirketin yönetiminin kulüp yönetiminden bağımsız ve yatırımcıların kontrolünde olması gerektiğini çeşitli G.Saray ortamlarında beyan etti. Ünal Aysal'ın projesine göre G.Saray Spor Kulübü, futbol takımını, bu takımın turnuvalardaki katılım haklarını ve Sportif AŞ'deki hisselerini yeni kurulacak şirkete ayni sermaye olarak koyacak, bunun karşılığında da Ünal Aysal veya başka finansal ortaklar da 75 milyon dolar koyarak şirkete yarı yarıya ortak olacaktı. Ancak yönetim erki finansal ortaklara bırakılacaktı. Aysal daha sonra bu şirketin yüzde 50'sine biçtiği 75 milyon değeri daha da aşağı çekti ve son olarak 50 milyon dolarlardan söz etmeye başladı. Bence bu proje çok güzel. Ama G.Saray açısından değil, finansal ortaklar açısından. Gelin basit bir hesap yapalım. G.Saray futbol takımının marka değerini sıfır olarak düşünelim. Süper Lig'e katılım hakkını, Şampiyonlar Ligi'ne ve Fortis Kupası'na katılım hakkını da değersiz bulalım. Yine de ortada büyük bir avantaj var. Çünkü kurulacak şirkete G.Saray elindeki Sportif AŞ hisselerini koyuyor. Bugün Sportif AŞ'nin 2 milyon 75 bin hissesi var. Bu hisselerin her biri 128 YTL. Yani 265 milyon 600 bin YTL toplam değerde bir şirket. Bunu dolara çevirirsek 195 milyon dolar civarı. Bunun yüzde 84'ü G.Saray'ın malı. Yani 165 milyon dolar. Bu hesaba göre G.Saray futbol takımı hariç şirkete 165 milyon dolar koyuyor, Ünal Aysal veya diğer yatırımcılar 75 milyon dolar koyup futbol takımının değeri hariç 240 milyon dolarlık şirketin yarısına sahip oluyorlar. Yani daha şirket kurulduğu gün 45 milyon dolar para kazanıyorlar. G.Saraylılar, yönetim nasıl şekillenirse şekillensin, başkan kim olursa olsun, şirketleşme konusunu "dikkatli" ele almak zorunda. Yoksa G.Saray'ın yüzyılda yarattığı değerler üç otuz paraya birilerine gider, G.Saray'ın elinde ise borçlar ve üç beş amatör takım kalır... NOT: Sayın Ünal Aysal dünkü yazıma bir yanıt yolladı. Ancak ilginçtir bu yanıt bana bir başka medya grubunun hukuk bürosu tarafından iletildi. Yanıtını ve yanıtına yanıtlarımı sizlerle paylaşacağım. Az sonra...
|