SABAH - 23/03/2006 - 'Türkiye hakkında yanlış düşündük'

Şu an 23 Mart 2006 - Perşembe tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	News in English

	Son Dakika

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	» Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Teknoloji

	Emlak

	Otomobil

	Detaylı Arama

	Arşiv

	Etkinlikler

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cuma

	Cumartesi

	Pazar Sabah

	İşte İnsan

	Sinema

	20. YILA ÖZEL

	Turizm Rehberi

	Çizerler

Google Arama

	'Türkiye hakkında yanlış düşündük'
	Ermeni soykırımı tarihçilerin işi
	Türk mahallesinden aday

Türkiye hakkında yanlış düşündük

Sabancı suikasti faili Fehriye Erdal'ın firar etmesinin ardından istifası istenen Belçika Adalet Bakanı Onkelix ilk kez SABAH'a konuştu: Erdal'ı ve DHKP-C'yi iyi tanımıyorduk. DHKP-C siyasi değil terör örgütü.

'Türkiye hakkında yanlış düşündük'

Sabancı suikasti faili Fehriye Erdal'ın firar etmesinin ardından istifası istenen Belçika Adalet Bakanı SABAH'a konuştu: "Erdal'a ve DHKP-C'ye olan bakış da değişti...".

Belçika Federal Hükümeti Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı Laurette Onkelix, Türk medyasında "Fehriye Erdal davasıyla" yer almıştı. Özdemir Sabancı suikasti faillerinden DHKP-C örgütü üyesi Erdal'ın firar etmesinin ardından hakkında gensoru istenen ve senatodan güven oyu alarak görevine devam eden Onkelinx SABAH'a konuştu. Ve Erdal'ın 28 Şubat'ta hakkında çıkan 4 yıl hapis cezasının ardından ortadan kaybolmasını izleyen gelişmeleri ilk kez Türk medyasıyla paylaştı:

'TÜRKİYE DEĞİŞTİ'
Belçika'da yakalanan Erdal'ın Türkiye tarafından iadesi istenince Adalet Komisyonu Türkiye'deki davanın siyasi bir dava olduğunu düşünerek iade isteğini reddetti. Türkiye'de idam cezasının yürürlükte olması da göz önünde tutuldu. Ayrıca Belçika'da fazla tanınmayan DHKP-C, medya tarafından Türkiye'de insan hakları için savaşan solcu bir örgüt olarak tanıtıldı.

Fakat zamanla bu görüş değişti. Sadece Erdal'a olan değil DHKP-C'ye olan bakış da değişti. DHKP-C siyasi bir örgüt olmaktan çıktı. Terör amaçlı suç işleyen bir örgüt oldu. Bu doğrudan mahkeme kararını değiştirdi. Bu dava çerçevesinde Türkiye hakkında yanlış düşündük. Türkiye Avrupa müzakereleriyle hızla demokratikleşti. Türkiye değişti.

Erdal'ın kaçışı bizim için çok önemli bir sorun. Her şeyin ötesinde siyasi bir sorun. Parlamentoda ağır eleştiriler aldık. Türkiye İçişleri Bakanlığı ve Türkiye'nin Brüksel Büyükelçisi ile iletişim halindeyiz. Onlar da Belçika'nın bu dosyaya önem verdiğini biliyorlar. Gizli servislerimiz de sürekli iletişim halinde, Erdal'ın bulunması veya eğer yurt dışındaysa Belçika'ya iadesi için herşeyi yapacağımızı herkes bilmeli...

(Yakalanmasının ardından gözaltına alındı. Sonra şartlı salıverildi. Tekrar gözaltına alınamaz mıydı?) Hukukumuzda böyle bir şey yok. Yargılanmadıkça herkes suçsuzdur. Erdal için de böyle, yarın suç işlerseniz sizin için de aynı şey geçerli... Gözaltı olağan üstü bir durum.

'YASAYA AYKIRI'
(İddianamesinde "terör amaçlı organize suç" yazıyor. Böyle bir tehlike karşısında savcı gözaltı isteyemez miydi?) Erdal göz altında bulundu fakat şartlı salıverildikten sonra sürekli izlendi. Ve tehlike oluşturabilecek hiç bir davranışı olmadı. Gözaltına alınmasına sebep olacak herhangi bir davranışı olmadı. Gözaltı gerektirecek bir durum söz konusu değildi.

(Muhalefet sizi çok eleştirdi bu konuda. İstifanızı istedi) Çok saçma. Aşırı sağcı Vlaams Belang ve Hıristiyan Demokrat CD&V istifamı istedi. Bu partiler her hafta bir bakanın kellesini istiyor. Bu durumu onlara sorun! Demokratik kural içinde yargılanana kadar suçsuz olunması sadece onları rahatsız ediyor.

Fikret Aydemir