|
|
|
|
|
|
Uyanık ve haklarınızın bilincinde olun
Kadın hakları konusunda uzun yıllardır emek veren Hülya Koçyiğit, yarın Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla katılacağı bir panelde kadın haklarını gündeme getirecek. Koçyiğit, kadınlara şöyle seslenecek: "Ekonomik özgürlüğünüzü kazanın, erkeklere bazı konularda hayır demeyi öğrenin".
8Mart Dünya Kadınlar Günü'nde (yarın) Ankara'da Kadın Plartformu ile Ankara Ticaret Odası'nın birlikte düzenleyecekleri panele konuşmacı olarak katılacak olan Hülya Koçyiğit, yıllardır söylediklerini bir kez daha dile getirmeye hazırlanıyor: Kadın-Erkek Eşitliği... Son 25 yıldır Türk toplumunda büyük tartışmalara neden olan 'Kadın-erkek eşitliği konusunda neredeyiz?' sorusunu sorduğumuz Hülya Koçyiğit; yetkililerin bu konuda seferberlik ilan etmeleri gerektiğini söylüyor.
'EĞİTİMİ İHMAL ETMEYİN' * Uzun zamandır kadın hakları konusunda çalışmalar yapıyorsunuz. Bu konuda ilerleme gözlemliyor musunuz? Bir ilerleme var elbette ama kitlesel bir değişimden söz edemeyiz. Bu konuda bir seferberlik çalışması yapamadık. Kadınların vatandaşlık haklarına sahip olmaları için yetkililer seferberlik ilanını bir an önce yapmalı. Anayasada bütün vatandaşlar eşittir ama hâlâ birçok kadın bu eşitlikten bihaber. Babalarımız, ağabeylerimiz ve kocalarımız bize vatandaşlık haklarımız konusunda değil öğretide bulunmayı, cahil kalmamız için ellerinden geleni yapıyorlar! * Katıldığınız panellerde kadınlara ne tür tavsiyelerde bulunuyorsunuz? "Gözünüz açık olsun, uyanık olun, haklarınızın bilincinde olun. Haklarınızı talep etmeyi öğrenin. Çevrenizdeki her tür eğitim olanağından faydalanın" diyorum. Arz var, talep etmeyi bilmek gerekir. Devlet eğitim konusunda arz olanaklarını yerine getiriyor zaten. Artık en hücra köşelerde bile eğitim olanakları bulunuyor. Kadınlara "Ekonomik özgürlüğünüzü kazanın ve erkeklere karşı bazı konularda hayır demesini öğrenin" diyorum. Kadınların ikinci sınıf vatandaş veya alt kimlik sahibi insanlar olarak görülmemesi için çalışıyoruz. * Hangi konularda 'hayır' denmesi gerektiğinden söz ediyorsunuz? Örneğin çocuk doğurma konusunda... Kadın istemiyorsa, hazır değilse erkeğin çocuk isteğine 'hayır' diyebilmeli. Örneğin ekonomik özgürlüğünü kazanmasını istemeyen kocalara 'hayır ben çalışacağım' da diyebilmeliler. * Kadınlara 'evlerinizden çıkın' diyorsunuz. Sizce kadınların evden çıkması durumunda Türkiye çocukların bakılacağı, yetiştirileceği kadar geniş bakımeğitim ağına sahip mi? Evet, belki çalışan kadınların çocuklarının bakımı ve yetiştirilmesine yönelik yeterli bir hizmet ağı yok. Talep olursa arz yerine getirilir. Ayrıca kadınlar iş ve çocuk arasındaki dengeyi güzel bir şekilde kurabilir. Kariyer de yapabilirler, çocuk da... * Hem kariyer hem de çocuk yapmak kadınların üzerinde ağır bir baskı oluşturmaz mı? Hayır oluşturmaz. Şöyle oluşturmaz; evliliklerde eşitlik mutlaka olmalı. Kadının da erkeğin de görev dağılımı eşit olarak düzenlenmeli. Görev paylaşımı yapılırsa kadının üzerinde baskı oluşmaz.
'ERKEKLERİN İŞİNE GELMİYOR' * Sizce toplumda böyle bir anlayış, böyle bir kültür var mı? Sonuçta biz ataerkil bir toplumuz... Biz de zaten toplumda böyle bir anlayış, böyle bir kültür oluşsun diye 'kız çocuklarını ille de okutalım' diyoruz. Ne yazık ki bu devirde hâlâ 'Baba beni okula gönder' kampanyası düzenliyoruz. Hâlâ 1 milyona yakın kız çocuğunun okulla ilgisi yok. Babaların, ağabeylerin işine gelmiyor kızlarının eğitim alarak bilinçlenmesi... * Özellikle belli kesimlerde aileler çocuklarını okutmak için yeterli maddi olanaklara sahip olmadığını öne sürüyor... Bir babanın altı çocuğundan ikisini okutacak maddi gücü yoksa, devlet onları okutacak maddi desteği sağlıyor. Yeter ki baba bunun için destek istesin.
MEHMET ÇALIŞKAN MAGAZİN
|
|
|
|
|
|
|
|
|