kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Rahsan Gulsan @ SABAH
 

Kadınlığınızı ilk ne zaman fark ettiniz?

Sevgililer Günü ne kadar sıkıcı ve zorlama ise Kadınlar Günü de bir o kadar sıkıcı. Ama yine de bu yazıyı yazma vesilesi ile bilgisayarın başına oturduğumda, kadın olmak ile ilgili fikirlerimi gözden geçirdiğimi fark ettim. Kadın olduğunuzu ilk ne zaman fark ettiniz? Biliyorum, soru insanı bir anda irkiltiyor ama bu sorunun cevabı kendimizi gerçek bir birey gibi hissetmeye başlamamızla eş zamanlı gelişiyor. Yazıyı yazarken, bir yandan cümleleri seçmeye bir yandan da kendimi ilk kez ne zaman kadın gibi hissettiğimi bulmaya çalışıyorum.

GURUR DUYMALIYIZ
Ne garip ki, bu sorunun cevabı hep ilk cinsel deneyimim civarına konuşlanıyor. Oysa durum hiç de öyle değil, cinsiyetimizin bize kazandırdığı özelliklerin kilidi, yatakta kırılmıyor. Bir de regl olma durumu var. Düğüm orada da çözülemiyor çünkü ilk tepkimiz önce bu durumdan korkmak, sonra da herkesten saklamak şeklinde oluyor. Kimse bize aslında bu durumun doğurganlığımızın nişanı olduğu ve gurur duymamız gerektiğini anlatmıyor. (Hatta ped reklamları bile sanki kadınların başına gelen gizli bir felaketin çözümüymüş gibi üretiliyor.) İstanbul'a okumak üzere geldiğimde 16 yaşındaydım. Mersin gibi bir şehirden sonra İstanbul'un ritmine ayak uydurmak çok zor olmuştu. (Hâlâ tam olarak alışabildiğimi söyleyemem, sürekli ritm kaçırıyorum.) Önce cinsiyetsizmişim gibi davranmaya çalıştım. Zorlukları böyle aşabileceğimi ve güçlü görüneceğimi sandım. Ama bir süre sonra kendimi bırakıp ağlamaya, şefkat göstermeye, sevmeye ve şimdi sayamayacağım yüzlerce kadınsı özelliğimin öne çıkmasına izin verdiğimde mutlu olduğumu fark ettim. Cinsel kimliğimi hazmedip, hayata atılmaya gerçekten hazır olduğumda ise aşk hemen kendisini gösterdi. Biraz fazla naif olacak ama tırtılın kelebeğe dönüşüm süreci gibi bir şeydi bu. Tamam ben çok zarif bir kelebeğe dönüşmek yerine iri bir kelebeğe dönüşmüş olabilirim ama inanın kilonuzun ve fiziksel özelliklerinizin kadın olmak üzerine bir etkisi yok. Fiziksel özellikler bazen dış zarafeti alabiliyor ama içinizdeki kadın, siz ölene dek zarafetini koruyor. Ve aşk gerçekten de kadın ruhundan anlamıyor.

TEK KİŞİLİK OYUN
Dün gece bir oyun izledim. Oyunun ismi; 'Fikriye ve Latife- Mustafa Kemal'i Sevdim' idi. Almanya'da yaşan Türkler, artık sanatçı transferi de yapıyorlar ülkemize. Dilruba Saatçi'den bahsediyorum. Almanya'da birçok oyunda başarılı performanslara imza atan Saatçi, şimdi ülkemizde kendi yazdığı bu tek kişilik oyun aracılığı ile 'merhaba' diyor. Ben dün gece bu oyunun bir kaydını izledim. Ve dondum kaldım. Atatürk'ün hayatına giren iki kadını, onun aşkı yüzünden ölümü bile seçecek kadar yürekli Fikriye Hanım'ı ve ülkemizin ilk First Lady'si Latife Hanım'ın hikayelerini öyle güzel kurgulamış ki, insan gerçekten donup kalıyor.

GALASI YARIN GECE
Hayatını ülkemize adayan, savaşlar kazanan, medeni hayatımızdan ekonomik hayatımıza kadar her detayı bıkmadan usanmadan hazırlayan Atatürk'ün kadınlarını anımsatıyor oyun. Latife Hanım'ın belki de Ata'ya 'Kemal' diye seslenen tek insan olduğunu, Atatürk'ün de bizim gibi bir insan olduğunu, kadınların Cumhuriyet kurulurken, devrimler yapılırken bile aşklarını devrimsel bir kuvvetle yaşadığını anımsatıyor. Dilruba Saatçi mükemmel bir performans çıkarıyor. Haldun Dormen'in katkıda bulunduğu oyunda Hasan Yükselir'in mükemmel müzikleri de dikkat çekici. Oyun'un galası çarşamba akşamı (yarın) saat 21.00'de Ortaköy Afife Jale Sahnesi'nde. Kadın olmaya dair keyifli bir seyirlik... Bir de Dünya Kadınlar Günü filan... Kutlamıycam! Çünkü biliyorum her gün bir sebeple kadın olmayı kutluyorsunuz..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Hülya'larım yıkıldı   / 02-03-2006
 Düriye'nin güğümleri kalaylı, Tan çok tatlı...   / 28-02-2006
 Garantili sevgili bulma taktikleri   / 23-02-2006
 Huysuz kazanıyor Seyfi Bey harcıyor   / 21-02-2006
 Et satmıyorsun ki film satıyorsun!   / 16-02-2006
 Sevgililer Günü'ne kılım   / 14-02-2006
 Bol güldürüklü temaşa: Hacivat ve Karagöz   / 09-02-2006
 Safra kesesi tamam sırada dans yarışması   / 07-02-2006
 Canım çok sıkılıyor   / 02-02-2006
 Tanrım, mesajı biraz netleştirebilir misin!   / 31-01-2006
RAHŞAN GÜLŞAN
Kadınlığınızı ilk ne zaman fark ettiniz?
Sevgililer Günü...
HAKAN & UTKU
Kayıtdışı
* "İstifa et diyorlar. Ne istifa edecekmişim?!...
SEDA KAYA GÜLER
Zuhal Olcay'ın haber değeri yoktu!
Medyanın sevdiği...
AYŞE TÜTER
Lezzet Güneşi
Kestaneli güveç
Eti una bulayıp,...
Kadınlar daha akıllı hasta
Kadınlar daha akıllı hasta
Doktorunuzla aranızda iyi bir iletişim olmalı. Doğru teşhis ve uygun...
Onlar da 'arındı'!
Onlar da 'arındı'!
Sosyetenin güzel kadınlarından modacı Esin Maraşlıoğlu'nun da,...
Rekora koşuyorlar!
Rekora koşuyorlar!
İşadamı Tuncer Öztarhan, bir dargın bir barışık 6 yıldır...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.