|
|
|
|
|
|
İpek 'sadık' Şahan 'ideal erkek' çıktı
Dünyayı kasıp kavuran, Japon psikoloji profesörü Isamu Saito'nun hazırladığı "kendini keşfetme oyunu" Kokoloji'yi Türk ünlülerle oynadık. İşte şaşırtıcı, eğlenceli yorumlar...
Şahan sadık, İpek ateşli Fadik tutumlu çıktı
Bir Japon psikoloji profesörü olan Isamu Saito oturmuş psikoloji prensiplerinden faydalanarak bir "kendini keşfetme oyunu" hazırlamış. Size sorular soruyor ve yanıtlarınızı yorumluyor. Biz de bu eğlenceli oyunu Şahan Gökbakar, İpek Tuzcuoğlu ve Fadik Sevin Atasoy'la oynadık. Buyrun yanıtlar!.
Biz bu oyuna deli olduk! Bir Japon psikoloji profesörü, Isamu Saito oturmuş psikolojinin prensiplerinden faydalanarak kendimizi keşfetme oyunu hazırlamış. Aslında bu biraz da eğlenceli hale getirlmiş bir "psikoloji testi". Prof. Saito'ya göre yaptığı iş, pek çok kişi için gerektiğinden fazla ürkütücü olan bu testi eğlenceli bir hale dönüştürmek. Yani psikolojik testten bir psikolojik oyun üretmek! Rissho Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Saito'nun "Kokoloji adını verdiği bu oyun ülkesi Japonya'da kitap olarak yayımlanınca tam 4 milyon adet satmış. Daha sonra Amerika ve Avrupa'da da büyük ilgiyle karşılaşmış. Şimdi bu ilginç profesörün oyunu Türkiye'de yayımlanıyor. Biz de bu oyunu Şahan Gökbakar, İpek Tuzcuoğlu ve Fadik Sevin Atasoy'la oynadık. Biz eğlenmek için oynadık ama kimbilir belki de cevaplar da gerçeklik payı vardır! * Şehir dışında bir yürüyüşte nefis çileklerle dolu bir tarlaya geldiniz. Mideniz guruldamaya başladı ve etrafta kimsecikler yok. Tarlanın etrafındaki çitin yüksekliği ne kadar? Şahan Gökbakar: 1.5 metre. İpet Tuzcuoğlu: Tarlaya girebileceğim kadar. Fadik Sevin Atasoy: Tahtadan ve alçak bir çit. Yorum: Çilekler cinsel arzu ve çekiciliğin sembolüdür. Yanıtlarınız sizin yasak ilişkiye vereceğiniz tepkileri gösterir. Çitin sadece diz yüksekliğinde olduğunu söyleyenler ise aşk alevleri arasında cayır cayır yanma riski taşır! * Bahçeye girdiniz ve çilekleri yemeye başladınız. Kaç tane yediniz? Ş.G: Doya doya bir tane! İ.T: 6-7 tane. F.S.A: 20 tane. Yorum: Çaldığınız çilek sayısı aşık olduğunuza inandığınız kişi sayısını gösterir. Bir tane yedikten sonra durduğunuzu söylediyseniz aşk hayatında sadık birisiniz. İki haneli sayılarla cevap verenleriniz ise libidolarını frenlemeyi düşünmeliler. * Çileklerini çalmakta olduğunuz çiftçi ortaya çıktı ve bağırmaya başladı. Kendinizi savunmak için ne dediniz? Ş.G: Dayanamadım çok güzellerdi. İ.T: Özür dilerim, açtım. F.S.A: Yalnız 20 tane yedim. Yorum: Bu sözler yasak ilişki sırasında yakalanırsanız söyleyeceklerinize eştir! * Tüm olanı biteni bir kenara bırakıp söyleyin, çileklerin tadı nasıldı? Ş.G: Muhteşem. İ.T: Süperdi çünkü hepsi dağ çileğiydi. F.S.A: Hormonsuz, halis mulis Cambridge çileği. Yorum: Çileklerin tadı hakkında söyledikleriniz geçmiş ilişkiniz hakkında düşündüklerinize eşdeğer. * Issız ve geniş bir çölde deveye binmiş gidiyorsunuz. Yorgunluktan bitap düşene kadar deveyi sürdünüz. Sizi taşıyan deveye hangi sözcükleri söylersiniz? Ş.G.: Vazgeçmek yok. Umudunu kaybedenin geleceği olmaz. İ.T.: Az kaldı, biraz daha dayanmalısın. Oraya birlikte varmalıyız. F.S.A.: Dayan dostum, en azından hendekten atlamıyorsun. Yorum: Bu senaryo sizin sevgilinizden ayrılma durumunuzdaki duygularınızı açığa çıkarır. Deveye söylediğiniz sözler aşkın bittiğini fark ettiğinizde kendi kendinize söyley e c e ğ i n i z sözlerdir. * Tam susuzluktan öleceğinizi düşünürken çok güzel bir vaha göründü. Ama birisi sizden önce varmış. Bu kişi kim? (Tanıdığınız biri) Ş.G: Annem Lerzan Gökbakar. İ.T: Bir meslektaşım. F.S.A: Yüzü hiç yabancı değil ama, çıkaramadım. Yorum: Psikolojide vaha, kişinin sorunlarını çözmesini sembolize eder. Burada karşılaştığınız kişi size yardım etmiş ya da edebilecek kişidir. * Çölde zaman çok yavaş geçiyor. Nihayet yolculuğunuzun sonuna geldiğinizde neler hissediyorsunuz? Ş.G: Tüm zorluklarına rağmen yaşandı ve geçti. Hayat öğrenerek gelişir. İ.T: Sevinç, zafer ve mutluluk. F.S.A: Sabrın sonu selamet. Yorum: Bu sözler biten aşkınız hakkınızdaki gerçek hislerinizdir. * Çıkarken cüzdanınızı evde unutmuşsunuz. Ne kadar bozukluğunuz olduğuna bakmak için ceplerinizi aramaya başladınız. Kaç para buldunuz? Ş.G: 100 YTL İ.T: 1 YTL. F.S.A: Hiç! Yorum: Bu para ödünç vermekten rahatsız olmayacağınız para miktarıdır. 100 YTL mi? Çok fazla! 1 YTL yine de akla yatkın bir miktar. Hiç! Ya parasızlık çekiyorsunuz ya da cimrisiniz! * Bir çöp tenekesine çarpıp dev i r d i n i z . Yola neler döküldü? 1. Teneke boştu. 2. Bir yığın t o r b a - * a n - mamış çöp 3. Elma koçanları, tavuk kemikleri 4. Ağzı bağlı siyah çöp torbası. Ş.G: Torbalanmamış çöpler. İ.T: Bir yığın torbalanmamış çöp. F.S.A: Hiç biri, bir yığın izlemediğim DVD ve hepsini toplar eve götürürüm. Yorum: Çöp tenekesinin içinde olduğunu düşündüğünüz şeyler sizin dış dünyadan saklamaya çalıştıklarınızdır. Torbalanmamış çöp diyenler dış dünyaya karşı açık görünseler de içleri ifade edemedikleri duygularla doludur. * Bir lunaparka girdiniz ve önünüzde sıra bekleyen insanlardan oluşmuş bir kuyruk ile hız treni (radar) belirdi. Binmek için sırada ne kadar bekleyeceksiniz? Ş.G: 45 Dakika. İ.T: Hiç beklemem. F.S.A: 15 dakika. Yorum: Psikolojide ritmik aşağı yukarı hareketler cinsel heyecanı temsil eder. Bu cevaplar sekse bakışınızı betimler. Sırada beklediğiniz süre sizin ön sevişmeye ayırdığınız ya da sevgilinizin ayırmasını istediğiniz süreyi gösterir! Şahan Bey, ideal erkek olduğunuzu söyleyebilir miyiz? * Nihayet sıranız geldi ve hızla savrularak trende gidiyorsunuz. Hız sizde nasıl duygular uyandırıyor? Ş.G: Büyük bir tatmin ve özgüven. İ.T: İçim çekilir, ellerim soğur, kalbim çarpar, adrenalin artar. F.S.A: Korku. Yorum: Bu sözler, sizin sevişirken neler hissettiğinizi anlatır! * Seyrin en heyacanlı noktasında tren su dolu bir havuza daldı ve siz ıslandınız. Tam o anda ne diye bağırır ve haykırırsınız? Ş.G: Ohhhhh beeee! İ.T: Aaaa süper diye bağırırım! F.S.A: Tanrım! Yorum: Jung sembolizminde su, hayatın kaynağı olarak tanımlanır. Tren havuza girdiğinde söyledikleriniz sevişmenin doruğuna çıktığınızda söylediklerinizdir. * İkinci olarak atlı karıncaya binmeye karar verdiniz. Ama tam dönerken sizin bindiğiniz at bozuldu. Ata ne dersiniz? Ş.G: Hadi be, hadi! İ.T: Bir şey söylemem. Bir dahaki turda sağlam olana binerim. F.S.A: Geçmiş olsun. Yorum: Psikoseksüel terimler içinde at erkeği temsil eder. Bozulan atınıza söyledikleriniz sevişme sırasında oluşacak bir başarısızlıkta kendinize söyleyeceklerinizdir! Hiç önemli değil diyenlerin affedici bir kişiliği vardır! * Bilimadamısınız ve yeni bir bitkinin geliştirilmesi üzerinde çalışıyorsunuz. Eserinizi denemek için 100 tohumu yaşanılmayacak bir çöle diktiniz. 100 tohumdan kaçı yaşadı? Ş.G: En az 70 tanesi. İ.T: Hepsi. F.S.A: 99. Birini cebimde unutmuşum. Yorum: Verdiğiniz sayı kendinize güveninizin seviyesini gösterir. 70 için temkinli bir iyimser diyebiliriz. 99 ve 100 için ise söyleyebileceğimiz şu: Size kendinize güveniyorsunuz demek az gelir. Daha uygun bir sözcük kibirli olacaktır! * Bir deniz gösterileri merkezinde foksunuz ve büyük bir kalabalığın önünde gösteri yapıyorsunuz. Aklınızdan neler geçiyor? Ş.G: Eğleniyor, işimi yapıyor ve hayatımı kazanıyorum, ne güzel! İ.T: Harikalar yaratmalıyım. F.S.A: Kırmızı Değirmen'de bir fil oynamıştı, yenisinde de bir fok oynar belki! Neden olmasın? Yorum: Kafanızdan geçtiğini söylediğiniz düşünceler kendi işinizle ilgili duygularınızı betimler.
Elif KORAP
|
|
|
|
|
|
|
|
|