|
|
|
|
|
|
Komedyen yanım hep devam edecek
'Aşk Oyunu'nun sevilen oyuncusu, cumartesi gecelerinin güldüren yüzü Gürgen Öz, "Komedyen olarak anılmaktan gurur duyarım" diyor. 28 yaşındaki genç tiyatrocu, Okan Bayülgen ile çalıştığı için de kendini çok şanslı hissediyor.
atv'nin sevilen dizilerinden biri olan 'Aşk Oyunu'nun Serkan'ı, Televizyon Makinası'nın en sevilen ve en gülünen tiplemelerinden biri; Gürgen Öz... 1978 Zonguldak doğumlu olan Öz, önce İstanbul Üniversitesi'nde sanat tarihi okumaya başlamış olsa da sonra gizlice sınavlara girerek Mimar Sinan Üniversitesi Tiyatro Bölümü'nde eğitimine devam etmiş. Okul bittikten sonra iki yıl devlet tiyatrosunda çalışan başarılı oyuncu, bazı özel tiyatrolarla yurt içi ve yurt dışında çeşitli festivallere katılmış tam bir idealist... Okumaya hâlâ devam eden ve tiyatro rejisi üzerine yüksek lisans yapan Öz, Hülya dergisinin şubat sayısınde bakın neler diyor:
'TİYATRO YAPMAK HAYALİMDİ' * Okul biteli 4-5 yıl oldu. Televizyona bazı işler yaptım. Konuk oyuncu olarak 'Avrupa Yakası'nda, 'Aşkım Aşkım', 'Melek', 'Aşka Sürgün' gibi dizilerde oynadım. Ama hiçbiri çok dikkat çekmedi. Okan Bayülgen ile çalışmak başka bir prestij sağlıyor. Tabii dizide başarılı olmak artık kimseye çok enteresan gelmiyor. Çünkü bir sürü iyi dizi ve bir sürü iyi oyuncu var. Okan Bayülgen'in programı ise bir tane. Kendimi çok şanslı hissediyorum. Hep hayalimdi onunda çalışmak. Komedi yapmak hayalimdi, konservatuvar okumak hayalimdi, tiyatro yapmak hayalimdi. O anlamda kendimi çok şanslı ve mutlu hissediyorum. * Programda ilk gün acayip gergindim. Sahneye çıkarken de böyle olur. Müthiş bir adrenalin vurur. Bir hata yaptığınızda insanlar sizi orada görecek ve bir daha geri toparlayamayacaksınız... Bir de Okan'la ilk çalışmam ve başarısız olursam bir hayalim mahvolacak... Dedim ki içimden "Bak her şey akıyor. Bu işler kendiliğinden buralara geldiyse bu gidecek sakin ol!" * Sahnede müthiş bir hayatta kalma mücadelesi var. Bu yüzden ekip çok önemli. Ben programdaki partnerim Murat Akkoyunlu'yu tanımıyordum, daha önce uzaktan biliyordum. Farklı ekollerden geliyoruz, gerginlik olur mu diye düşündüm ama tanıştık ve çok iyi anlaştık. Program başlamadan önce bir ay boyunca bütün toplantılarda bulunduk. Bir gün "Hadi doğaçlama yapalım" dedi Okan. Orada hikayeyi, ne yapacağımızı anlar gibi olduk. Murat'la "Bırakalım gitsin o zaman" dedik. Okan'ın ritmine uyum sağlayabildik ve öyle gidiyoruz. Okan'ın seyircisi de anında, ışık hızıyla anlayabiliyor espriyi ve gülüyor. * Okan'la mutlaka devam etmek istiyorum. Ondan programcılığı da öğreniyorum. O bir konsept yaratıcısı. Ekiple çalışmayı, seyircisiyle kontağını izliyorum. Sonra sitcom ve sinema filmi yapmak istiyorum. Bir de tiyatroya devam etmek ve master'ımı bitirmek... * Bir komedyen olarak beslenmek için magazin programlarını izliyorum. Oradaki durum çok absürd. O insanların hali... Yemek yerken onu izlemek büyük zevkim. Herkesle konuşurum bunun dışında. Bakkalımı bile izliyorum. Taklit olur, anlarsanız yaşarsınız. Yani malzemem iletişim...
'PARA DÜŞÜNMÜYORUM' * Komedyen olarak anılmaktan gurur duyarım. Bir gün gelip 'komedyen' olsam rahatsız olmam. Ama bu bir karar değil benim yapım. Zaman gelir bir psikopat karakteri canlandırabilirim, o başka. Ne yaparsam yapayım, komedyen yanım her zaman devam edecek. * Para kazanmayı hesap ederek devam etmiyorum. Bunlar kendiliğinden gelecekse gelir. Bu hesaplara girerseniz işe konsantre olamazsınız. Konsantre olamazsanız da onlar gelmez. Önemli olan samimiyeti ve eğlence duygusunu kaybetmemek.
|
|
|
|
|
|
|
|
|