Ümidi kırıklara ışık lazım
Türkiye neyi tartışıyor? Türkiye, 2 milyon insanın istihdam edildiği tekstil ve hazırgiyim sektöründe ateş bacayı sarınca, nihayet sektörün içinde bulunduğu sorunu incelemeye aldı. İyi, güzel de, 'tekstil ve hazır giyimde kriz var' diye bas bas bağırmak, Türkiye'nin en öncelikli sorunu olan istihdam sorununu tek başına çözmeye yeter mi? Kesinlikle yetmez... Çünkü, Türk sanayii çok büyük sıkıntı yaşıyor. Türk sanayi güç kaybediyor. Geleneksel sanayii temsil eden imalat sanayinde, nakliyede, turizmde, tarım ve hayvancılıkta sıkıntı çığ gibi büyüyor. Türk tarımı ve Türk sanayii iyi planlanamadığı için kendisinden beklenen yapısal dönüşümü yapamıyor. Rekabet gücünü yitiriyor, ithalata dayalı ihracatla çıkış yolu bulamıyor.
"Ümidi kırıklar ümitsiz" Bunu görmek ve anlamak için çok şey bilmek gerekmiyor. Etrafınıza bakmanız yetiyor. Fazla söze gerek yok; "iş ve aş" Türkiye'nin öncelikli sorunu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, istihdamda yaprak kıpırdamıyor. Sanayi, yeni istihdam alanları yaratamıyor. Tarım sektöründeki 907 bin kişi, inşaat, sanayi ve hizmetler sektörüne gitmiş. Kimse alınmasın ama köylülerimiz kentlerde amele olmuş. İLO standartlarına göre işsiz sayılmayan ama iş aramaktan yorulup evinde, kahve köşelerinde iş bekleyen, ümidi kırıkların sayısı 1 milyon 714 bine ulaşmış.
Kırk katır mı, kırk satır mı? Umutsuzluk had safhada. TÜİK verilerine göre istihdamda 2004 ile 2005 arasında pek bir fark yok. Türkiye'nin 2.5 milyon işsizi var. Daha çarpıcı ne olabilir? Türkiye, 2001 yılında çok ciddi bir finansal krize girdi. Güçlü ekonomiye geçiş programıyla yangın söndürüldü. Enflasyon düşürüldü. Arkasından üretimin kârlı hale gelmesi için ince ayarı içeren yapısal dönüşüm programı devreye sokulmalıydı. İşte bu olmadı. Üretici, "Kırk satır mı, kırk katır mı?" ikilemine sokulmadan geleceğe hazırlanmalıydı. Sandıktan çıkan çoğunluk istikrar getirdi, ama vizyon sunamadı. Sorunun özü bu.
İşçi ambarı Bugün, Hükümet tekstil ve hazır giyimcilerle bir araya geliyor. Başbakan Erdoğan, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu'nun öncülüğünde TOBB Sektör Kurulu Başkanı Abdülkadir Konukoğlu, İHKİB Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, TÜTSİS Başkanı Halit Narin ile Bülent Başer, Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Umut Oran, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Nejat Koçer, TGSD Başkanı Aynur Bektaş, İTHİB Başkanı İsmail Gülle ve Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekçi bir araya geliyor. Konukoğlu, tekstile " işçi ambarı" der. Siyasetçiler için tekstil ve hazırgiyim "oy ambarı." Ama bizim öğrenmek istediğimiz konu çok net. Tekstil ve konfeksiyon sektörü eğer yıldızı sönmüş bir sektör ise yerine konulacak ve hem katma değer hem istihdam yaratacak sektör ne? Başbakan Erdoğan'dan bu yanıtı beklemek en doğal hakkımız.
|