|
|
Marek etme sen!
Cimbom, D.Bakır'a Necati, Ümit, Mondragon, Song ve Saidou'suz gelmişti. Eksiklerin yanında ağır saha da G.Saray'ı tedirgin ediyordu. Ancak Heinz'ın 84. dakikada attığı gol grupta liderliği getirdi.
Yarısı bile dolu değil tribünlerin. Belki hava soğuk olduğu, belki maçın hafta içi oynanması, belki de artık burada futbola küsüldüğü için. G.Saray'da kırık kanat olan sol bu sefer de Heinz'a emanet ve artık kangren olmuş gibi gözüküyor. Sahada ise Şaş'ın aşırı hırsı, fayda sağlamak yerine bünyede asabiyet yaratıyor. Sadece onda değil, ıslıklayan seyircilerde de. İlk yarıda futbol yok sahada. Gerets solda aksayan Heinz'ı göbeğe, Kabze'yi sola alıyor ortalara doğru, ama nafile. D.Bakır'da ise en azındansavunma aksamıyor. İlk yarıdaki tek net gol pozisyonu 18'de Sedloski'nin direkten dönen topu. İkinci yarıda Volkan'ın yerine İliç giriyor oyuna. Ayhan geriye geliyor. Biraz daha etkili G.Saray ama bu maçtan fazla beklenti yok aslında. 56'da Şaş yerini Sabri'ye bırakıyor. 65'ten itibaren D.Bakır zayıf ataklarla olsa da gelmeye başlıyor. G.Saray'ın ise maçın başından beri oyunu ileride kurmasına rağmen gol atacak gibi değil. 82'de maçın en önemli ikinci tehlikesi yine Sedloski'den kafayla geliyor. Bu kez Aykutçıkartıyor. "Artık bu maçta gol olmaz" diyoruz ki, futbol yine yapıyor sürprizini. 84'te soldan Kabze'nin asistini Heinz kaleye gönderince G.Saray'ın tek ciddi atağı gol oluyor. Son 5'in kahramanı Orhan Ak oluyor çıkardığı toplarla. Kalan dakikalar sonucu değiştirmiyor. G.Saray garantiliyor yerini kupada ama "Tromsö" gibi bir saha, organize olamayan ataklar, eksik kadrolu G.Saray ve maçtan önce Biyediç'in "Biz daha çok lige konsantre olacağız" açıklaması ile olmuyor, hem de hiç olmuyor bu kupa...
Ebru KILIÇOĞLU
|