|
 |
 |
 |
 |
|
Muğla'nın ümitsiz ev kadınları
Bodrum'a tatile gittiğinizde size servis yapan garsonun ya da teknesine bindiğiniz kaptanın eşinin o sırada ne yaptığını hiç düşündünüz mü? Çapanın başında intihar etmeyi düşünüyor olabilir
Yalnızlık ve hüzün de öldürür
Ege'nin en çok ziyaret edilen kentlerinden biridir Muğla. Yüksek gelir düzeyi, yüksek eğitim düzeyi ve Bodrum, Marmaris gibi turistlerin ilgi gösterdiği ilçeleriyle tanınır. Ama Muğla'nın bir başka özelliği daha var, bu il intihar oranlarının yüksekliğiyle de istatistiklerde yer alıyor. Üstelik de dünya genelinde erkekler intihara yatkınken Muğla'da bu konuda en risk altındaki grup ev kadınları.
MUĞLA'NIN "EV KADINLARI"
Muğla'da ev kadını olmak çoğunlukla tarım işçisi olmak anlamına geliyor. Aile işletmelerinde çalışan kadınlar kendilerini ev kadını sayıyorlar. Muğla'da tarım genellikle yalnız çalışılan bahçecilik üzerine. Öte yandan eşleri turizm ve bağlantılı sektörlerde çalışan kadınlar da bu yalnızlıktan nasiplerini alıyor. Özellikle yaz boyunca turizm sektöründe günün önemli bir bölümünü çalışarak geçiren, kente turist olarak gelenlerle sosyalleşen erkeklerin eşleri koyu bir yalnızlık içinde. Hele erkek bu konuklardan biriyle bir ilişki yaşarsa bu yalnızlık daha da yoğunlaşıyor.
KENDİ KENDİNE KONUŞMAK
Muğlalı bir kadın, bir gözlemini paylaştı bizimle, "Bu kentte kadınlar özellikle 30 yaşından sonra kendi kendilerine konuşurlar. Aynı şeyi bir de Karadeniz Bölgesi'nde görmüştüm." Karadeniz Bölgesi ve Muğla arasındaki bir başka ortak nokta kadınlar tarımda çalışırken kahvede oturan erkekler. NEDEN İNTİHAR? Muğla'da yaşanan intiharlar üzerine, valilik bu konuda çalışan  bir birim kurmuş. Bu birimin başında Muğla Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden Doç. Dr. Nurgün Oktik var. Nurgün Hanım, intiharın bir tür haykırış olduğunu söylüyor ve eskiden kırsal kesimde düşük olan intihar oranlarının son yıllarda arttığına dikkat çekiyor. Oktin, bunun en önemli sebebinin yalnızlık olduğunu belirtiyor. Muğla, geleneksel ailenin çözüldüğü bir kent. Kadınlar, çalışma dışında sosyal hayatın bir parçası değiller ve çekirdek aile içinde yaşıyorlar. Bu yüzden yalnızlıkları katmerleniyor. Ama ailelerin sıkı ilişki içerisinde olması gelin-kayınvalide tartışmalarını gündeme getiriyor. Ayrıca alkol tüketiminin fazla olması da aile içi çatışmayı artırıyor.
DEPRESYONA YATKIN
Günışığı almamak da insanı depresyona yatkın kılıyor. Ormanlık alanlarda da günışığı almak zor. Nitekim, Nurgün Oktin, ormanlık alanların insanları depresyona yatkın hale getirdiği aktarıyor. Gerçekten de İskandinav ülkeleri başta olmak üzere ormanı bol alanlarda depresyon oranları yüksek. Türkiye'de Karadeniz Bölgesi böyle. Ama depresif hava tek başına intiharları açıklamaya yeterli değil. Muğla'da eşleri turizmde çalışan ya da hiç çalışmayan kadınlar, sırtlarında evin bütün yüküyle yapayalnız yaşıyorlar. Bu yalnızlık ve yalnızlığın getirdiği hüzün onları intihara itiyor. Muğla'da kadınlar, yalnızlıklarını, mutsuzluklarını, hüzünlerini canlarını ortaya koyarak ifade ediyorlar. Acaba onların bu çığlığına kulak veren var mı?
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
