| |
|
|
Habercilik!..
ATV'Yİ izliyorum.. Ana haberler.. Cem Karaca'nın mezarı başında anma yapılıyor. Durum hayli ilginç.. Bir defa yarım saat ara ile iki ayrı tören var.. Muhabirler bunu yakalayamamış, üzerine gidememişler. Oysa biri eski, öteki son karısı tarafından düzenlenen törenlerden, ne ilginç görüntüler, sözler ve ne haberler çıkardı, hele atv'nin son zamanlarda benimsediği habercilik anlayışı açısından. İkinci törende görüntü alınmasını mezarlık görevlileri engelliyor. Olacak şey değil. Her anma gününde mezar başına kameralar gelir ve çalışır. Bu nasıl engel?.. Görevlinin biri "Mezarlıklar müdürü emir verdi" diyor.. Öteki "Belediyeden geldi emir" diye yasağı anlatıyor ve atv habercileri (!) olayı orda bırakıyorlar. Mezarlıklar Müdürü'nü, Belediye Başkanı'nı aramak, olayı çözmek, haberi tamamlamak akıllarına gelmiyor ya da zahmete girmiyorlar. Ekrana başından da, sonundan da yarım bir haber geliyor, baştan savma, kısacık.. Sonra 10 dakika, karanlık, çirkin, yanlış bir filmin fragman görüntüleri dönüyor, "Haber" diye.. 10 dakikada yüz binlerce dolarlık reklam.. Papazı vuran çocuğun, tabancasından, giyimine örnek aldığı imrendirme filmine atv haber kıyak yapıyor.. Sabah gazeteyi aldım.. ÜlkerSiena maçı yok.. Ülker'in "Tamam mı, devam mı" maçı. Çok önemli.. Sultanahmet Adliyesi'ne girdim. Duruşmayı beklerken Hürriyet'e göz attım. Nerdeyse tam sayfa.. Gazeteye geldim. Ordaki nüshada var. Biz de yazmışız.. Eğer Etiler'e, İstanbul'un tam göbeğinde, bu gazetenin reklam açısından en çok okunmasını istediğimiz ekonomik bölgesine bu önemli haberi, son baskıyı veremiyorsak, hangi bölgelere veriyoruz, merak ediyorum.. Fatih kardeşim, gazeteyi yapmak kadar dağıtmakla de ilgilenmeli demek!..
|