| |
|
|
Yargıya hesap makinesi desteği
Böyle olacağı belli değil miydi? Aynı tiyatroyu, aynı kumpanyanın oyuncuları için kaçıncı kez sahneliyoruz. Bir dönemin "fikir" ve "cinayet" arkadaşları, her ne hikmetse aynı şekilde "hapisten çıkıyor", aynı şekilde "Yahu bu iş hatalıymış" diye aranmaya başlıyor ve yine aynı şekilde "ortadan kayboluyorlar." Haluk Kırcısı, Alaattin Çakıcısı hep aynı oyunda sahne almadı mı? Ya bu oyunun "yönetmenlerine" ne demeli! Yargıdan söz ediyorum. Bir "kanlı katilin" tüm ülkeyi ve hatta tüm dünyayı yakından ilgilendiren "ceza süresini" hesaplamaktan aciz olanlardan... Bu adamları hangi hesapla tahliye ediyorlar. Sayı saymayı mı bilmiyorlar, hesap makineleri mi yok. Ortada az uz değil 9 yıllık bir hata var. Bu nasıl olabiliyor? Ya Adalet Bakanı Cemil Çiçek "siyasi cesaret" göstermeyip, Yargıtay'a "yazılı emirle" başvurmamış olsa ne olacaktı! Ya bugün Bakanlık koltuğunda Ağca'yı karşılayan arkadaşlarından biri oturuyor olsa idi Adalet'in ırzına geçilmiş olmayacak mıydı! Bu hatanın hesabı sorulacak mı!
|