Hyundai'yi Çekler'e kaptırmamak için götürülen teklifler tekstilcileri kızdırdı. Sektör temsilcileri "Adeta yollarına gül döküyorlar. Bizde ise köklü firmalar bile fabrika kapatmak zorunda kalıyor" diye isyan etti.
Türkiye aylardır Hyundai'nin 1.2 milyar Euro'luk yatırımının Çek Cumhuriyeti'ne mi gideceğini, yoksa Türkiye'de mi kalacağını konuşuyor. Şirketin direksiyonu Çek'lere doğru kırması üzerine Türkiye alternatif yeni yer önerilerini gündeme getirdi. 3 bin kişiye doğrudan iş imkanı sağlayacak olan bu yatırım için sağlanan çeşitli bölgelerin belediye ve oda başkanları birbiri ile yarışa girerken, "Çin'in rekabetine dayanamıyorum" diyen Akkök Grubu Yalova'da 500 kişiyi istihdam ettiği Ak-Al Tekstil bünyesindeki fabrikasını sesiz sedasız kapattı. İşte bu kapanma gözleri yine tekstil ve hazır giyim sektörüne çevirdi. İstanbul Hazırgiyim veKonfeksiyon İhracatçı Birliği (İHKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, "2-3 bin kişiye istihdam sağlayacağını söyleyen Hyundai'nin neredeyse yollarına gül döktüler. Oysa bizim fabrikalarımız kapanıyor, on binlerce çalışanımız işsiz kalıyor, kimse ilgilenmiyor. Yılların tecrübelerinin kapanmasına seyirci kalınıyor" diyor.
REKABET GÜCÜ KALMADI Tekstil ve hazır giyim sektöründe resmi kayıtlara göre 700 bin kişi istihdam ediliyor. Ancak sektörde kayıt dışı yüksek olduğundan gerçek anlamda bu rakamın 2 milyonu bulduğu tahmin ediliyor. Sektörde sadece yüzde 1'lik bir daralma olması demek direkt olarak 20 bin kişiyi etkiliyor. Dikkatleri yenidenüzerine çeken tekstil ve hazır giyim sektöründe değil, tüm sanayide bir sorun olduğuna işaret eden Orakçıoğlu, "Birçok firmamız Mısır'a, Ürdün'e, Bulgaristan'a gidiyor. Bugün yüzde 64 değerli TL ile ihracat yapmaya çalışıyoruz. Rekabet şansımız kalmadı. Sadece Ak-Al değil, İzmir'de, Bursa'da fabrikaların kapandığını, 4-5 bin kişinin işini kaybettiğini biliyoruz. Türkiye'de istihdamın üzerindeki yük çok fazla. Tekstil ve hazır giyim sektörü istihdam yoğun bir sektör olduğu için diğerlerinde bu yük bir ise bizi üç etkiliyor" değerlendirmesinde bulunuyor. Sektörün önde gelen isimlerinden Yeşim Tekstil'in Genel MüdürüŞenol Şankaya da rekabet güçlerinin kalmadığını belirterek, şunları söylüyor:
MISIR ÖN PLANA ÇIKIYOR "Türkiye yabancı yatırımcı çekeyim diye uğraşırken yerli sermaye fabrika kapatıyor ya da dışarıda kendini kurtarma imkanlarını arıyor. Dünyada elektrik ve doğalgazı en pahalı kullanan ülke neredeyse biziz. Aşırı değerli TL maliyetlerimizi her geçen gün artıyor. Mısır, Ürdün, Özbekistan, Türkmenistan'a taşınan birçok şirket var. Örneğin Yeşim Tekstil olarak biz yüzde 5- 10 oranında fason olarak yurtdışına üretim yaptırırken, bu rakamı yüzde 35-40'lara çıkarmak durumunda kaldık."
Konfeksiyon İhracatçı Birliği (İHKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, "2-3 bin kişiye istihdam sağlayacağını söyleyen Hyundai'nin neredeyse yollarına gül döktüler. Oysa bizim fabrikalarımız kapanıyor, on binlerce çalışanımız işsiz kalıyor, kimse ilgilenmiyor. Yılların tecrübelerinin kapanmasına seyirci kalınıyor" diyor.
üzerine çeken tekstil ve hazır giyim sektöründe değil, tüm sanayide bir sorun olduğuna işaret eden Orakçıoğlu, "Birçok firmamız Mısır'a, Ürdün'e, Bulgaristan'a gidiyor. Bugün yüzde 64 değerli TL ile ihracat yapmaya çalışıyoruz. Rekabet şansımız kalmadı. Sadece Ak-Al değil, İzmir'de, Bursa'da fabrikaların kapandığını, 4-5 bin kişinin işini kaybettiğini biliyoruz. Türkiye'de istihdamın üzerindeki yük çok fazla. Tekstil ve hazır giyim sektörü istihdam yoğun bir sektör olduğu için diğerlerinde bu yük bir ise bizi üç etkiliyor" değerlendirmesinde bulunuyor. Sektörün önde gelen isimlerinden Yeşim Tekstil'in Genel Müdürü
Şenol Şankaya da rekabet güçlerinin kalmadığını belirterek, şunları söylüyor: 
