|
|
|
|
|
|
Siesta'lar benim alışkanlığım oldu
Televizyon programından sonra her gün öğlen uykusuna yatıyorum. Çok değil çoğu zaman yalnızca 15 dakika, hadi bilemediniz yarım saat benim gün içinde zinde olmamı sağlar. Her gece 12.00'de yatıp her gün işim olsun olmasın sabah saat 07.00'de uyanıyorum. Gece programları ve çalışmalar nedeniyle bazen sabah 04.00'e kadar çalıştığım olur, ben yine 7 dedin mi kalkarım. Ama gün içinde kendimi yorgun hissetmemek için 'siesta'lar benim alışkanlığım oldu. Çoğu zaman programın ardından eve gidecek vaktim yoksa odama kapanırım herkesi çıkartıp en azından on beş dakika kestiririm. Sabah uykusunu aldığım tek gün pazar günüdür, o da çok değil 10 dedin mi ayağa dikiliyorum. YORUM: Günlük uyku ihtiyacı genetik olarak belirlendiğinden bu sürenin bir kısmının gündüz uyunması gece uykusunda azalmaya yol açabilir. Gündüz uykusunun öğlen 14.00 civarında uyunması bu saatte uykuya dalmanın kolaylığı nedeniyle tavsiye edilebilir. Yarım saatlik, derin-yavaş uyku döneminde oluşan öğlen uykusu, gece uykusunun 1.5 saatine eşdeğer olduğundan gündüz yarım saatlik uyku gece uykusu süresinde 1.5 saatlik azalma sağlar. Uyku yoğunluğu başka bir deyişle uykuya dalma süresi, uyanık kalınan süreyle orantılı olarak artar ve uyku başladıktan sonra azalır. Öğlen uykusu uyku yoğunluğunun azalmasına yol açacağından, yeniden yoğun düzeyine ulaşması daha geç saatlerde olur. Bu da gece daha geç saatlere kadar uyanık kalmayı sağlar. Öğlen uykuları nispeten verimsiz olduğu bilinen uykuya daha fazla eğilimli olduğumuz 14.00 civarında uyunduğu taktirde, günün daha sonraki bölümünde daha zinde olmayı, daha geç uyuyabilmeyi ve uyku süresinin azaltılmasını sağlar.
|
|
|
|
|
|
|
|
|