|
|
Meclis'te tartışılan spor bütçesi
Birkaç gün önce TBMM'de bütçe görüşmeleri yapıldı. Görüşmeler esnasında ülkemizin resmi kurumlarının, başarı ve başarısızlıkları gündeme getirilip, enine boyuna tartışıldı. Her biri ayrı ayrı önem arz eden bu kuruluşlar arasında tabii ki bizi öncelikle ilgilendiren "spor bütçesi" idi. Spor bütçesi ile ilgili siyasi parti sözcülerinin Meclis'teki eleştirileri ise, maalesef yüzeysel kalıp tatmin etmedi. Ne sorulan sorular, ne de cevaplar, spor kamuoyunu tatmin etmediği gibi, gelecek için de bir umut vermedi. Aslına bakarsanız sporla ilgili eleştiri yapan milletvekillerinin bu konuda onca uzun konuşmasına da pek gerek yoktu. Net gözüken başarısızlıklara rağmen sayın bakanın sporda başarı tablosu hepimizi şaşırttı. Vay anasını yahu! Demek ki biz neymişiz de kimsenin haberi yokmuş! Futbol "özerk" olduğu için "buradaki başarısızlığı saymazsak, bütün branşlarda başarılıymışız!" Şu halde sayın bakana göre Türk sporu adına kaygılanmaya gerek yok! Bu bilgiler ışığında anladık ki, bir ton spor yazarı ve yorumcusu "halüsinasyon" görüyor. Bir başka deyişle; * Atletizmde Süreyya Ayhan'ı harcamadık. * Güreşte Hamza ve Şeref Eroğlu'nun başarılı performansı aynen devam etti. * Halterde doping skandalı nedeni ile Halil Mutlu'nun altın madalyasını kaybetmedik. * Uluslararası federasyonlar ülkemizi cezalandırıp, yarışmalardan men etmedi. * Dopingden suçlu bulunup yüzbinlerce dolar para cezasına çarptırılmadık. Sporda her şey mükemmel ve ortalık sütliman! Şimdi gerçekler böyle iken, başarısızlıktan! söz etmek sizce de komik değil mi? Gelelim "özerktir diye" üstlenilmeyen futboldaki başarısızlığa! Şayet 2006 Dünya Kupası finallerine katılabilseydik, "başarıdan pay çıkarıp, Almanya'da protokol tribünlerinde boy göstermeyecek miydik?" Yoksa o zaman da "federasyon özerk başarıda bizim payımız yoktur" mu diyecektik? Sanırım bu sorular karşısındaki savunma "havayı görünce kuş, denizi görünce balık olmak" deyimini hatırlatıyor. Milletvekillerinin sorularına cevap vermeye gelince; Neden sorular cevaplandı da, Milletvekili Yaşar Tüzün'ün "İzmir Halkapınar Salonu" sorusu cevaplanmadı? Şimdi sayın Tüzün aynı soruyu bizim aracılığımızla yeniden soruyor; Devlet İhale Kurulu'nun bu konudaki ihbarı ne oldu? Sonuç olarak görünen o ki, sporda başarıyı savunmak da, başarısızlığı ispat için Meclis'te lafı uzatmak da yanlış. Bizce doğru olan TBMM'de konuşmak yerine bütçe isteyen heyetin fotoğrafına bakmak olmalıydı! Şayet karelerde sporla ilgili bir tanıdık yüz görülüyorsa bu bütçenin hemen onanması, "aksi takdirde" reddi polemiğe girmeksizin verilecek en doğru karar olurdu.
|