|
|
Kadın 'deniz' gibidir
Deniz Seki, "Kadın gitar gibidir. Ona dokunmayı bildiğin zaman inanılmaz melodiler duyarsın" demiş... Bu tip metaforlar pek hoşuma gider. Çağrışım mekanizması derhal harekete geçer; aklıma neler neler gelir. Mesela: Gitarın teli koparsa ne olacak? Deniz Seki nasıl akort edilir? Adam gitar değil de, keman çalmayı biliyorsa ilişki nasıl bir hal alır? Hem sonra gitarcı var, gitarcı var: Mesela erkek, gitar çalarken Paco Pena yumuşaklığı yerine, Jimi Hendrix sertliğini tercih ediyorsa, komşular rahatsız olur mu? Davulcuyla işin nerelere varacağını düşünmek dahi istemiyorum...
* Aslına bakılırsa tarih boyunca kadınlar bir şeye benzetildi. Mesela bir ara moda olan 'kadın kitap gibidir' lafı artık demode. Kadınlardan yakınan erkeklere, bilgiç bilgiç "At sahibine göre kişner oğlum" deyip, ardından da gevrek kahkahalar atanlar ise hâlâ var. Bir ara şu espri e-postalar arasında fır fır dolanmıştı: "20 yaşında kadın Afrika gibidir. Henüz keşfedilmeyen yerleri vardır... 30 yaşında kadın Hindistan gibidir. Her yanı sıcak, bereketli ve esrarengizdir... 40 yaşında kadın ABD gibidir. Teknik bakımdan mükemmeldir... 50 yaşında kadın Avrupa gibidir. Her tarafı tahrip olmuştur... 60 yaşında kadın Sibirya gibidir. Herkes nerede olduğunu bilir ama kimse gitmek istemez..." Tabii bir de başka şeyleri kadına benzetirler. Mesela çevirmenlerin sevdiği bir söz vardır: "Çeviri kadın gibidir; güzeli sadık olmaz, sadığı ise güzel..." Bir başkası ise 'fırsat'ı kadına benzetmiş: "Fırsat, nazlı ve cilveli bir kadın gibidir. Bir defa kapıyı kapalı bulursa, bir daha gelmez."
* Gördünüz mü bakın, bir mecazdan hareketle nerelere geldik. Aranızda zihninden, "İyi de sen ne diyorsun, kadını neye benzetiyorsun" diye geçirenler vardır. İnanmayacaksınız ama ben kadını bir şeye benzetmem. Ama madem ısrar ediyorsunuz ve madem laf Deniz Seki'den açıldı... "Kadın 'deniz' gibidir, güven olmaz"a itiraz eder misiniz?
|