ABD'den, "PKK seçime girmeyecek" sözü

Irak'ta 15 Aralık'ta yapılacak genel seçimler öncesi, ABD tarafı ile Sünniler arasında İstanbul'daki önemli buluşma gerçekleştirilirken, Washington'dan bir başka konuda önemli bir söz geldi.
ABD'den gelen "sözden" başlarsak..
Hükümetin dış politikasında etkin olan ismin aktardığına göre..
"PKK'nın siyasi organı Irak Kürdistan Çözüm Partisi'nin (PÇDK), 15 Aralık'taki seçimlere girmesinin engelleneceğini ABD en üst düzeyde Ankara'ya deklare etti..."
Oysa PÇDK, (Partiya Çareseriya Demokratik Kürdistan) 30 Ocak 2005'te yapılan Irak geçici parlamentosunun belirlendiği seçime girmiş ve 5 bin 183 oy almıştı.
Irak'ı 4 yıl yönetecek ve Anayasa'yı yazacak parlamentonun belirleneceği 15 Aralık seçimine girmek için de listeye 779'uncu sıradan kaydını yaptırmıştı.
PKK'nın seçime girmesi engellenebilir mi?
Dış politikanın etkin isminin soruya yanıtı şöyle:
"En üst düzeyde deklare edilmiş bir söz var. Biz buna güveniriz. Eğer olmazsa protestomuzu da aynı düzeyde gösteririz..."
Aslında PÇDK'nın, seçime sokulmayacağının sinyali, Kürt liderler Talabani ve Barzani'nin önceki gün Selahaddin buluşmasında gelmişti.
Barzani, PÇDK'nın seçime girmesinin engellenip engellenmeyeceği sorusuna şu yanıtı vermişti:
"Bizim işimiz değil, buna Irak merkezi hükümeti ve Yüksek Seçim Kurulu karar verir..."

Karşılık değil...
Şimdi soru şu:
PKK'nın Irak'ta seçime girmesinin engellenmesi İstanbul buluşması karşılığı mı alındı?
Yani, Irak içinde koalisyon güçlerine karşı direnişi örgütleyen Sünnilerin de temsilci olarak gönderdikleri Irak İslam Partisi Genel Sekreteri Tarık Haşimi ve ABD'nin yetkilendirilmiş Irak Temsilcisi Zalmay Halilzad'ın buluşması karşılığı olarak mı geldi?
Hemen söyleyelim; İstanbul buluşmasında bu konu hiç açılmamış.
ABD'nin "üst düzeyinin" kararı daha önce Ankara'ya iletilmiş.

Direnişçilerle temas
Türkiye'nin bölge üzerindeki etkisini gösteren İstanbul buluşmasının perde arkasında da önemli gelişmeler yaşanmış.
Başbakan'ın Dış Politika Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu'nun dün anlattığına göre, koalisyon güçleri karşıtı ve yandaşı Sünni grupların hepsiyle temas kurulmuş.
Seçimlerin protesto edilmesinin bir fayda getirmeyeceği anlatılmış, taleplerinin yerine getirilmesi için Türkiye'nin çaba göstereceği bildirilmiş.
Bir sözcü belirlemeleri halinde, bu kişiyle ABD tarafını İstanbul'da buluşturabilecekleri aktarılmış.
Süreç zor geçmekle birlikte, Irak İslam Partisi Genel Sekreteri Tarık Haşimi sözcü olarak seçilmiş.
Davutoğlu'na göre, ABD'nin Irak Temsilcisi Zalmay Halilzad ile Haşimi buluşmasında Sünniler taleplerinin hepsini almış.
Toplantı öncesi Şii koalisyonu lideri, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adil Abdülmehdi ile Irak Türkmen Cephesi Başkanı Sadettin Ergeç de Türkiye'ye davet edilip konuşulmuş.
Seçimler sonrası Irak Başbakanı olmasına kesin gözüyle bakılan Abdülmehdi de buluşmaya tam destek vermiş.
Geçen seçime göre daha toplu gözüken ve 630 liste numarası ile seçime girecek olan Türkmenler de memnuniyetini iletmiş.
Sonuçta, bölge ülkelerinden bir başkasının gerçekleştirmesinin olanaklı olmadığı sürece imza atılmış.
Şimdi sıra, 15 Aralık seçimleri sonrasında şekillenecek parlamento ve ardından yazılacak Anayasa'da...
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Büyükelçi Davutoğlu'nun İstanbul Süreci'ni başlatma başarısı, bu konularda da sonuç alacağının göstergesi... Washington'un PKK kararı ise başarının bonusu...