Kredi kartı borcunu ödeme sıkıntısına düşen ya da borçlarına taze kaynak arayan tüketiciler olmadık yollara başvuruyor.
Ankara Ticaret Odası (ATO) araştırmasına göre, nakit para ihtiyacı duyan vatandaş kuyumcuya gidip ''ray bilezik'' almak istediğini söylüyor ve fiyatını soruyor. Vatandaş 282 milyon lira olduğunu öğrendiği ray bileziği kredi kartıyla 10 ay taksitle almak istediğini ifade ediyor ve kuyumcudan bu şartlarda bileziğin fiyatının ne kadar olacağını soruyor. Kuyumcu, altının vadeli vadeli fiyatının 336 milyon lira olacağını öğreniyor.
Vatandaş, kredi kartını veriyor ve altını taksitlendirerek alıyor.Sonra da aynı kuyumcuya 336 milyon liraya taksitle aldığı altını, ikinci el olarak 270 milyon liraya peşin satıyor.
Tüketici bu alışverişten 2-3 dakikada 66 milyon lira zarar etmesine karşın, yıllık yüzde 150'lilere varan kredi kartı faizinden daha az bir bedel ödüyor. Altın kredisinin maliyeti ise yüzde 30'larda kalıyor.
BEYAZ KREDİDEN KARA LİSTEYE
Altının yanı sıra vatandaş aynı yöntemi kullanarak kredi kartıyla beyaz eşya alıyor, spot piyasada değerinin çok altında satıp nakit para elde ediyor.Hangi yöntemi kullanırsa kullansın, tüketici eline geçen sıcak parayı genellikle kredi kartının aylık ödemesinde ya da diğer ihtiyaçlarında kullanıyor. Ancak bu ve diğer yöntemlerle elde edilen sıcak para, daha sonra vatandaşın kredi kartı borcunu kabartmaktan başka bir işe yaramıyor. Sonuç olarak, vatandaş günü kurtarıyor ancak,borçlar katlanıyor. Yüksek faizlerle bir süre sonra hiç ödenemez hale geliyor. Beyaz krediyi kullanan vatandaşın ismi kara listeye ekleniyor.
ATO BAŞKANI AYGÜN
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATO Başkanı Sinan Aygün, bu konu hakkında çok sayıda duyum aldıklarını ve konuyu araştırdıklarını kaydetti. Yapılan araştırmalar sonucunda yöntemin yaygın olarak kullanıldığının saptandığını ifade eden Aygün, ''Bu yöntem tam anlamıyla bankaların kredi kartına uyguladığı cinnet faizlerine vatandaş cinliğidir'' dedi. Aygün şunları kaydetti:
''Kredi kartları faizleri tahammül sınırlarını aşan bir noktaya geldi. Tüketici, günü kurtarmak, borcunu ödemek için akla gelmedik yollar deniyor. Bir kredi kartı borcunu kapatmak için diğer kredi kartından para çekiyor. Taksitle altın, beyaz eşya alıp, düşük bedellere satarak borcunu artırıyor. Yüksek faizler yüzünden vatandaşın geleceğine ipotek konulmuş durumda. Türk halkı bankaların elinde rehindir. Bu rehin çözülmelidir.''
Kredi kartlarıyla ilgili sorunun yüzde 90'ının faizlerin yüksekliğinden ve vatandaşın borç stokunun aşırı yüklenmesinden kaynaklığını belirten Aygün, ''Çözüm Meclis'te. 650 bin kişi 21 bankaya teslim edilmemelidir. Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yasa tasarısına iki madde eklemekle bu sorun çözülür. Denecek ki, kredi kartı faizleri, tüketici kredileri faizinin yüzde 50 fazlasını geçemez. Geçici maddeye de bir ek yapılarak, mevcut borçlar yeniden yapılandırılır. İş bu kadar basit. Meclisten bunu talep ediyoruz.'' dedi. (AA)