TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, sendikayla düştüğü anlaşmazlık nedeniyle İtalyan Pirelli'nin üretimi Kahire'ye kaydırmaya karar verdiğini, DİSK'ten gelen "Her türlü desteği veririz" açıklamasıyla vazgeçtiğini anlattı.
Türkiye'ye 600 işadamıyla çıkarma yapan Türkiye-İtalya İş Forumu'nda doğrudan yatırımların artırılması hedeflenirken, mevcut yatırımlardan birinin ise son anda Türkiye'den gitmekten vazgeçtiği ortaya çıktı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, sendikayla anlaşmazlığa düşen Pirelli'nin yatırımlarını Mısır'a kaydırma kararı aldığını, DİSK'ten gelen 'Her türlü desteği vermeye hazırız, yeter ki yatırım Türkiye'de kalsın' mesajı üzerine bu karardan vazgeçtiklerini anlattı. Hisarcıklıoğlu, Türkiye'deki en büyük İtalyan yatırımlardan biri olan Pirelli'nin son anda Türkiye'de kalış hikayesini şöyle anlattı: "İtalyan Forumu sırasında işadamları TOBB'a bir ziyarette bulundu. Anlaşmazlık nedeniyle Pirelli'nin yatırımlarını Kahire'ye kaydırma kararı aldığını belirttiler. Bunun üzerine ben de DİSK Başkanı Süleyman Çelebi'yi hemen arayıp olayı aktardım. O da DİSK olarak konunun çözüme kavuşması için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını vurguladı. İşte bu işçi-işveren kesiminin Türkiye'de yaşadığı zihniyet devriminin en büyük göstergesi. Bu davranışı için DİSK Başkanı'na teşekkür ediyorum."
ÖNEMLİ OLAN EKONOMİK SORUN TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin AB müzakereleri sırasında istenen siyasi şartları yerine getirmesinin kolay olduğunu, tek parti hükümetiyle bunun örneğinin yaşandığını belirterek, "Önemli olan siyasi değil, ekonomik konulardır. Çünkü ekonomik konuların bir maliyeti vardır. Müzakere sürecinin bir intibak maliyeti var ve AB en azından bunun bir kısmını ödemeli" dedi. Türkiye'de 235 bin üretici bulunduğunu bunlardan sadece bin tanesinin AB standartlarına uygun üretimyaptığını öne süren Hisarcıklıoğlu, "AB'ye uygun üretim yapmayan 234 bin şirket kapanacak mı? Siyasi meselelerinin maliyeti yok. Orhan Pamuk meselesini aşarsın ama ekonomik meselelerin maliyeti var ve tek başına aşamazsın" diye konuştu.
'KAYNAK İSTEMEME LÜKSÜ YOK' Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi'nin (KİK) 20. toplantısı çerçevesinde Brüksel'de bulunan ve dün Avrupa Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ile özel bir görüşme yapan Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin AB'den kaynak istememe gibi bir lüksü olmadığını vurguladı. Hükümetin bu yöndeki açıklamalarının gündeme geldiğine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, "Türkiye'nin yapısal reformları gerçekleştirebilmesi için kaynağa ihtiyacı var. Bizim AB'ye kaynak istemiyoruz deme lüksümüz yok. Hükümet mali yardım istemezse AB de kendi kendine vermez. Ama sırf çevre için 35 milyar Euro'ya ihtiyaç var. Bu kaynak ne hükümette ne özel sektörde var. Kaynak yoksa uyumu ve reformları neye dayanarak yapacaksın? Daha tarım gibi en önemli konulardan birinin maliyeti ise hiç konuşulmadı. Dolayısıyla kaynak ihtiyacımız var ve AB bunun bir kısmını ödemeli" diye konuştu.
REHN İLE EKONOMİ KONUŞTUK Rehn ile görüşmesine de değinen Hisarcıklıoğlu, "3 Ekim'den sonra 8 hafta geçti. Şenlikler bitti, reformları uygulayın" uyarısında bulunan Rehn ile sadece ekonomik konuları ele aldıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Türkiye müzakere sürecinde en büyük sıkıntıyı ekonomik fasıllarda çekecek" dedi.