|
|
|
|
|
|
İlişki diliniz aynı mı?
Siz de Türkçe konuşuyorsunuz, o da. Ancak kendinizi doğru ifade edemiyor veya eşiniz verdiğiniz mesajı anlamıyorsa, ilişki diliniz farklı demektir.
1- Ev işlerinden fazlasıyla yorulup, bunaldınız: a. Eşinizi ona düşen işleri yapmadığı konusunda suçlarsınız. b.Yorgun olduğunuzu ima eder, onun size yardım etmesini umarsınız. c. Hiçbir şey söylemezsiniz, işleri sizin yapmanız ona tarif etmekten daha kolaydır. d. Eşinize bu hafta ev işlerini onun yapıp yapmayacağını sorarsınız, böylece biraz dinlenebilirsiniz.
2- Eşiniz, nefret ettiğinizi bile bile bir bilim-kurgu filmine gitmeyi önerdi: a. Ona, akşam için daha kötü bir öneride bulunup, onu cezalandırırsınız. b. "Bilmiyorum, ama sen çok istiyorsan" der, ama vazgeçmesi için dua edersiniz. c. Filme gidersiniz, belki o kadar da kötü değildir. d. Filme gitmek istemediğinizi söyler, başka bir film önerirsiniz. 3-.
Eşiniz sizin çok rahatsız olduğunuzu bildiği halde dişlerini fırçalarken banyodaki aynayı kirletiyor: a. Gerçekten bozulursunuz. Aynayı kirletmeden diş fırçalamayı nasıl öğrenecek diye kara kara düşünürsünüz. b. Aynayı onun yüz havlusuyla temizlersiniz, bunu fark edip dikkatli olacağını umarsınız. c. Kabullenirsiniz, nasıl olsa kimse mükemmel değildir. d. Onun rahat olduğu bir zamanı bekler, dişlerini duştayken fırçalaması için ikna etmeye çalışırsınız.
4- Size doğum günü hediyesi olarak ne istediğinizi sordu: a. Bir espresso makinesi ister, modelini ve rengini bile ona söylersiniz. b. "Sen ne istersen" der ama Burhan Öcal konserine çok gitmek istediğinizi de ima edersiniz. c. "Ne istersen" dersiniz, sizin için bu yaşta artık doğum günü kutlamalarının çok da anlamı yoktur. d. Konserini çok izlemek istediğiniz bir sanatçının Türkiye'ye geldiğini söyler, bilet bulmasını isterim.
5- Eşinize iş yerinde karşılaştığınız bir problemi anlatıyorsunuz. O sözünüzü kesip size bir çözüm öneriyor: a. Onu suçlarsınız, böylece bu konuda artık konuşmak zorunda kalmaz. b. Akşam yemeği boyunca sessiz kalırsınız, o da yanlış bir şey söylediğini fark eder. c. Önerisi için teşekkür edersiniz, o da bundan sonra gerçekten yardımcı olmaya çalışır. d. Tüm isteğinizin sadece derdinizi anlatmak olduğunu söylersiniz.
6- Eşiniz bir sürü para harcayıp plazma TV almış: a. Ona televizyonu geri vermesini söylersiniz. b. Tüm paranızı alışverişe yatırırsınız, faturayı görünce deliye dönecektir. c. Onun para kazanmak için çok çalıştığını düşünür, savurganlık yapmayı hak ettiğine karar verirsiniz. d. Artık böyle bir harcama yapmadan önce size danışmasını söylersiniz.
*** A'LAR ÇOKSA Biraz yumuşayın: İstediklerinizi açıkça söyleyecek kadar cesaretlisiniz. Ancak bu kadar sert olursanız, eşiniz hiçbir şeyi doğru yapamayacakmış gibi hissedecek. "Bir aydır mutfağa elini sürmedin" gibi bir ifade yerine, "Bu akşam bulaşıkları sen yıkayabilir misin lütfen?" cümlesi daha motive edici olacaktır.
B'LER ÇOKSA Gizemlisiniz: Ne hediye istediğinizi ya da ev işinde yardıma ihtiyacınız olduğunu, eşiniz sizin üstü kapalı sözlerinizden anlayacak diye bekliyorsunuz. Eşiniz bunları yakalayabilirse, size hoş sürprizler de yapabilir. Erkekler her söylenen sözü düz ve direk anlamaya meyilliyken, kadınlar daha ince, daha ayrıntılı düşünürler.
C'LER ÇOKSA Uysalsınız: Sizin için tartışmalarla geçen bir evliliktense, o akşam yemeği şık bir restoranda yemek konusunda ısrar etmemek ve evde yemek daha iyi... Aslında eşiniz küçük şeyleri büyütüp sorun yapmadığınız için halinden memnun. Ancak isteklerinizi bu kadar göz ardı etmek sizi tüketebilir.
D'LER ÇOKSA Açık sözlüsünüz: Arzularınızı açıkça söyleme taraftarısınız. Eşinize, bunları ciddiye alacağı konusunda güveniyorsunuz. Bu kadar açık olmanın da şöyle bir dezavantajı var: Romantizmi ve sağduyuyu kaybedebilirsiniz. Örneğin doğum gününüz için ne istediğinizi direk söylemek yerine, ona bazı işaretler gönderin.
SEMA KUMBARACI
|
|
|
|
|
|
|
|
|