Ünlü markalarını dış ülkelere kaptırmak istemeyen Fransa'nın "efsane" markası Duralex'i iki Türk kardeş satın aldı. Sinan ve İbrahim Solmaz, krizden çıkamayan şirketin kurtarıcısı oldu.
Duralex hâlâ Made In France* ama son sahibi bir Türk!
Ünlü Fransız zücaciye markası Duralex'i Türkiye'deki dağıtıcısı Sinan Solmaz satın aldı. Türk işadamı Solmaz şimdi bir dönemin efsane markasına itibarını kazandırmak için kolları sıvadı.
Duralex'in Türkiye'deki dağıtımcısı Sinan Solmaz, kriz içindeki Fransız Duralex fabrikasını geçen ay İtalyan Bormilo Rocco şirketinden satın aldı. 40 yıl önce babalarının başlattığı yolda ilerleyen Malatyalı Sinan Solmaz ve kardeşi İbrahim Solmaz, dünyanın en çok tanınan markalarından birinin yeni sahibi oldular. 90'lı yıllara kadar Paşabahçe'nin, sonra da Duralex'in en büyük dağıtımcısı olan Sinan Solmaz, 15 yıldır dünyanın her yerinden zücaciye ürünleri ithal ediyor, ithalatının yüzde 40'ını ihraç ediyor. Solmaz'ın ilk hedefi, Duralex'e Fransa'daki
itibarını yeniden kazandırmak, sonra Amerika ve Avrupa'daki pazar payını artırmak. Sinan Solmaz Sabah'ın sorularını yanıtladı.
Duralex yıllardır krizde olmasınaolmasına rağmen efsane markalardan biri. Türk olmanız satın alırken bir sıkıntı yarattı mı? Hayır, burası bütün milliyetçi şöhretine rağmen, asla yabancı sermayeye karşı kapalı bir ülke değil. Hiç güçlük çekmedik. İş piyasasında yabancılara karşı son derece adiller. Yabancı sermaye olarak değil, ama işadamı olarak sıkıntılar yaşadık. Lyon'da fabrikadan işçi çıkartırken, gösteriler oldu. İşçi hakları ve sendikalar son derece güçlü. Lyon'da 249 kişilik istihdam vardı, 136 kişi çıkardık. Ama buradaki fabrikadaki istihdamı yüzde 40 artırdık, 260 çalışanımız var.
Markayı krizden çıkarmak için neler yapmayı planlıyorsunuz? Duralex kötü yönetildiği için krize girdi. Yönetimi tümden değiştirdik. Duralex dünyanin hâlâ en çok tanınan markaları arasında. Son zamanlarda profesyonel olmayan Ortadoğu pazarına ağırlık verilmiş. Biz öncelikle markaya Fransa'da kaybettiği itibarı kazandıracağız. Pazar payını, Avrupa ve ABD pazarında artıracağız. Dünyanın her yerinde 'Made In France'in ciddi bir kıymeti vardır.
Türkiye pazarından ne bekliyorsunuz? Van'ın dağında yaşlı bir hanımın bile evinde Duralex fincanlar var. Türkiye'de mütevazı fiyatına ve duruşuna rağmen çok insan için Fransız malı ve kıymetli bir eşyadır. Türkiye'de züccaciye tüketim alışkanlığı Avrupa'ya benzemez. Türk evleri züccaciye deposudur. 2 kişilik aile 12 kişilik takım alır. Evde yaşam, misafir geleneği gibi farklı faktörler bunda etkili.
Ürünlerin en büyük özelliğinin estetik değil, sağlamlık olması tüketimi olumsuz etkilemez mi? Sağlamlık tüketimi düşürmez. Genel tüketim eğilimine bakılınca, Avrupa'da sofra düzeni ve uyum önemli. Türkiye'de çeşit çeşit yemek takımı edinilir. Avrupa'da ev sayısı artıyor, ama içindeki nüfus sınırlı. Türkiye farklı, zücaciye piyasası krizde yüzde 20-30 küçülür, ama kriz sürerken yavaş yavaş yeniden açılır. Kadınlar ne kadar paraları varsa o kadarlık kap kacak alır. Avrupa'da ihtiyaç, Türkiye'de stok önemlidir. Her pazar için de ayrı strateji geliştirilir.