Yurttan dünyadan bir Aşar geçti!
Bayram sabahında belki daha güzel şeyler okumak isterdiniz Ölümden değil,hayattan söz etmek gerekirdi. Ama, işte; hayata her "koşul" da, her durumda razı olan biz "ademoğulları" nın, kaçınılmaz "son" a dair haberleri de aynı tevekkülle kabullenmemiz gerekiyor, öyle değil mi? Bayrama sevinenin, hayatın bayramdan ibaret olmadığını da unutmaması gerekiyor öyle değil mi? Bayramlar belki de bunun için var... Bunun için... Anlamak için... Hatırlamak ve hatırlatmak için...
Dün, Altan Aşar öldü... Gazetelerin sayfalarında bir köşede ya da kayıp ilanları arasında "ölümüne dair" haberleri fark etmişsinizdir. Yaşadığı "hayata dair" satırları paylaşmak da bu köşenin "görev"i olacak. Evet... Bu yurttan, bu dünyadan bir Altan Aşar geçti. Kişisel bir vefa adına yazıyor değilim bu satırları... Türk televizyonculuğunun da, ona ödemesi gereken bir borcun "ifa" sı olarak sayılmalı satırlarımız. Belki de Türk radyoculuğunun... Aslında radyodan başlamak en iyisi. Bu bayram sabahında,yitirdiğimiz bir "dost" u, gülümseten anılarla hatırlamak istiyoruz. Zaten Altan Aşar deyince de başka türlüsü aklımıza gelmiyor. Altan Aşar, bilenlerin bildiği "o efsanevi TRT Haber Merkezi" nin en "acar" isimlerindendi. Gündelik haber koşusunu, dalga geçer gibi binbir muziplikle yaşar ve yaşatırdı çevresine... Bazen yaptığımız işin ciddi bir iş olduğunun farkına varmazdık. Hiç kimseyi asla kendi isimleriyle çağırmazdı. Mutlaka isminden kaynaklanan "komik" çağrışımlar bulur uydururdu. Ama bütün bu yaklaşımları,elbette iyi bir haberci olmasına engel değildi. İlk patlamayı "meşhur" TRT-2 Radyo Haberleri'nde yaptı... Radyoculuğa yepyeni bir heyecan getiren o unutulmaz "akşamüstü haberleri" kadrosunun, Kenan Onuk'tan sonraki ikinci büyük kaybıdır Altan Aşar... Bizim yolumuzsa Televizyon Haberleri'nde kesişti. Sonra da "Yurttan Dünyadan" programında... Yaptığı işleri "afra-tafrasız" yapan adamlardandı. Türk televizyonculuğunda yeni bir dönemeçti Yurttan Dünyadan... Televizyon dünyasında,her bir program,kendisinden sonra gelen bir başkasının "ana" sı olmuştur aslında... Bir öncekinin rahminden doğmuştur televizyon dünyasına... Bu günlerde "Yirminci Yaş" ını kutlayan 32.Gün programı, Altan Aşar'ın eseri olan Yurttan Dünyadan'ın içinden çıkmıştır. Ben televizyonculuğumu orada geliştirdim. Mehmet Ali Birand'sa televizyon dünyasına ilk adımını o programda atmıştı.Yurttan Dünyadan'ın Brüksel muhabiri olarak... Ekranda ilk görüntüsü o programın kadrajında belirmiştir. 12 Eylül'ün hemen sonrasıydı ve hep birlikte Türkiye'nin ve TRT'nin "dünyaya kapalı" penceresini azar azar aralamaya çalışıyorduk. İki kez sansüre uğramıştık. İlki Humeyni'nin dönüşü sonrası "İran İslam Devrimi" ni anlatan programdı... İkincisi ise, nükleer füzelerle ilgili bir başka program... Nedense! Ama bir gün, o "çok ödüllü" program aniden yayından kaldırılıverdi. Hayır, sansür değil... Altan Abi, aynı zamanda Televizyon Haberleri'nin müdürüydü... Doğal olarak işe "gelişgidiş" saatlerini kendi "iş çizelgesi" belirlerdi... Ama, o dönem Genel Müdür yardımcılığı yapan emekli bir paşa, sabah TRT'nin ana giriş kapısına bizzat "pusu" kurup, işe geç gelenlerin isimlerini not etmişti. Altan Aşar da beş-on dakika geç kalmıştı galiba... Ama bedeli(!) ağır oldu... Televizyon Haberleri Müdürlüğü'nden alındı... Aksilik o gün de programımız vardı... Günlerdir hazırlandığımız, konuklar ayarladığımız program ne olacaktı? Yukarı iletildi... Cevap çabuk geldi: Kaldırın gitsin! Aslında çok ciddi bir durumdu... Ama Altan Abi herşeyde gülünecek bir şey bulurdu... Kızakta, atandığı "boş masa" nın başında, aylarca kahkahalarla çınlayan sohbetlerine eşlik ettik... Sonra yine aktif görevler, sonra hiç tanımadığı İstanbul'da başarılı gazetecilik macerası... Sessis sedasız sürdürülen bir kariyer... Ve sessiz sedasız ayaklarına dolanan bir hastalık... Ve yine, o ölçüde sessiz bir veda!... Bu bayram sabahında "komik" anıları hatırlayıp tebessüm etmek istedik. Ama olmadı.. Hayatı hep "bayram" gibi gören adam, bu bayramı göremedi. Kimsenin bayramını zehretmek de istemezdi... Onun için, Altan Abi'ye Tanrı'dan rahmet, herkese de iyi bayramlar...
|