kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

İlkem, kendime yontmak...

Türkiye akademi dünyası "yargının taraflı olabileceği"ni, "bağımsız olmayabileceği"ni ilan ediyor.
Hatta, bunu soyut ihtimal diye değil, güncel kanıtlanmış somut durum olarak ilan ediyor.
Bundan sonra, tüm üniversitelerin tüm hukuk fakültelerinde bu ciddi bir öğretim ve akademik tartışma konusu olmalı.
Gerçekten temel bir konu olabilirse...
İnanın tarihin yorumlanması, insanların kendi ülkelerini ve dünyayı algılama, anlama biçimleri de değişebilir.
Yargının...
Hukuk felsefesi ve ilkelerinden güç aldığı düşünülen ve "halihazırdaki değişebilir kanunlar" a objektif biçimde yaslandığı varsayılan yargı süreçlerinin...
Aslında bir dizi sübjektifliğin, bir dizi iradenin, bir dizi (yahut gerçekten bir) ideolojinin, yorumların, eğilimlerin, güçlerin, endişelerin, nefretlerin, güncel gelişmelerin, tarihi değişimlerin, açık ve gizli iç savaş ve mücadelelerin, bireysel ahlak anlayışlarının, gündelik moral değerlerinin, tutku ve arzuların, inanç ve inançsızlıkların, çıkar ve beklentilerin uzantısı olabileceği de anlaşılır.
Bir kez anlaşılabilirse...
Bağımsızlık, tarafsızlık, hukuk, yargı, yüksek yargı, kanun, anayasa gibi kavramların çıplak yüzü de belki daha çok tartışılır.
Bir kez biraz anlaşılabilirse...
"İlke"nin hakiki manası üstüne düşünme, "ilke"nin vicdanla olan ilişkisini, "ilke"nin adil olmaya dair vicdani terbiyesini kavrayabilme, en azından hissedebilme ümidi de doğar.


"İntihalci bilim, yazı, emek hırsızı"nın kimlerden olduğu o zaman birincil önemini yitirir belki.
Birilerinin ötekinin intihalcisini mahkum etme, kendi yandaşının hırsızlığını unutma garabeti biter de, tüm intihalcilerin aynı ilke uyarınca intihalci ilan edilmesinin yolu bulunur o zaman.
Henüz masum sayılan birisinin "azılı katil" gibi götürülmemesi, bir ilke halinde önemsenir; kimin başına gelirse gelsin.
Mağduriyetten ikbale, iktidara ulaşanlar, devlet sopasıyla uğranılan haksızlıkları gerçekten vicdanlarında yorumlamış ve buna karşı olmayı ilke olarak kabul etmişlerse, basittir... Kendileri de yapmaz.
Hukukun haksızlık yapabileceğini kabul eden hukuk insanları, her gün haksızlığa uğrayan onca insana "ilkeler" uyarınca seslerini, bilgilerini, desteklerini ulaştırır.
Biz... Dava sonuçlarını, mahkumiyetleri, masumiyetleri belkiişimize göre yorumlamakla yetinmez, ille renkdaşımıza taraf kalmakla tatmin olmaz, bir de ilke ve vicdan ve insan zaviyesinden bakmaya çalışarak azıcık kendimizi aşarız... belki.
Daha önce ağzımızdan çıkanları...
Daha önce başımıza gelenleri, başımızın altından çıkanları da unutmaz...
Özeleştirilerden, muhasebelerden muhakemelere taşırız da belki...
Bazen fazla atıp tutmaz...
Bazen de, hani gerektiğinde sessiz kalmaz, haykırırız.


İnsanlık bu ilke işinde aslında çok yoruldu.
Aslında insan kendini ve ötekini, ilkesizlikle çok hırpalayıp durdu.
Tarihin koşusu; vicdanın, insanın, ahlakın, hukukun ilkelerini bulmak, yaymak, sağlamlaştırmakla geçti gibi görünürken...
Koşunun içine çok hile, çok hurda, çok su karıştırıldı.
İşin, hayatın, adam olmanın, makam olmanın, iktidar olmanın, güç ve sidik yarıştırmanın, yandaş bulmanın, yandaş azdırmanın, sözde büyük mücadeleler veriyor gibi görünmenin, acımasızlığı ciddiyet, kararlılık, otorite, prensip saymanın temel gıdası...
İkiyüzlülüktür.
Haybeye dipsiz kuyularda dolanıp durmuyoruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Terazinin kefeleri   / 21-10-2005
 Çok iyi bir karar!   / 20-10-2005
 Aşkın kanunu!   / 19-10-2005
 İnfialim var!   / 18-10-2005
 Saygı kıtlığı   / 17-10-2005
 Kankanı söyle...   / 16-10-2005
 Mesele, adalet duygusu   / 14-10-2005
 Her şeye düşman!   / 13-10-2005
 Coşku ile kuşku   / 12-10-2005
 Yaralı subaylar...   / 11-10-2005
YILMAZ ÖZDİL
Basın şehidi...
Önce Vahdettin'in "hain" olmadığını...
UMUR TALU
İlkem, kendime yontmak...
Türkiye akademi dünyası...
FATİH ALTAYLI
Siyaset'in Adalet'e tecavüzü
Hükümet ne yapsa Van...
ERDAL ŞAFAK
Hukukun üstünlüğü yargının saygınlığı
Van Yüzüncü Yıl...
BALÇİÇEK PAMİR
Zorunlu bir açıklama
Fikri Sağlar neden yalan söylüyor...
Esad'ın 2 seçeneği
Hariri suikastinden Suriyeli yetkilileri sorumlu tutan BM raporu,...
'Salak ile Avanak' banka soyarsa...
ABD'nin Colorado eyaletinde iki gencin hırsızlık planı hüsranla sona...
Radara yakalandı
Radara yakalandı
İlk 9 karşılaşmada 8 galibiyet ve 1 beraberlikle lige hızlı başlayan...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu