Veli Göçer yeniden yargılanıyor
17 Ağustos Marmara Depremi'nde Yalova'da yaptığı ve sattığı bazı binaların yıkılması sonucu 'birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verdiği' gerekçesiyle yargılanan Veli Göçer ile ortakları ve mimarına verilen 25'er yıl hapis cezası kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozulmasının ardından, sanıkların yeniden yargılanmasına Konya'da başlandı.
Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Veli Göçer ile mimar İsmet Kösebalaban, avukatları ve müdahil Mustafa Ergüden ile gıyabi tutuklu sanıklar Zafer Coşkun
ve Can Göçer'in avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı'nın sorusu üzerine Veli Göçer ile İsmet Kösebalaban, Yargıtay'ın bozma ilamına bir diyeceklerinin olmadığını söyledi.
Müdahil Mustafa Ergüden ise Yargıtay bozma ilamının kendilerine bildirilmediği için içeriğini bilmediklerini belirterek, incelemek üzere süre talebinde bulundu. Tüm sanıkların avukatları, Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasını istedi.
Göçer'in avukatı Kadir Çiçek söz alarak, müdahil Mustafa Ergüden'e Yargıtay bozma ilamını incelemek üzere süre verilmemesi gerektiğini, Ergüden'in temyiz hakkının bulunmadığını, Yargıtay kararındaki bozma nedenleri ve müvekkilinin 51 ayı aşan tutukluluk süresinin de dikkate alınarak tahliyesini istedi. Çiçek, savunmasında şunları kaydetti:
''Biz yargılama aşamasında mahkemeye, bu suç ile ilgili 20'nin üzerinde örnek mahkeme kararı sunduk. Bu durumu da yargılama aşamalarında tekrar ettik. Ancak bu konuda Türkiye'de değişik mahkemelerde aynı özde alınan kararlara rağmen Konya Ağır Ceza Mahkemesi'nde her ruhsat için ayrı ayrı verilen cezanın eşi yoktur ve çok ağırdır. Bu durumun dikkate alınmasını talep ediyoruz.''
AVUKATLARIN SAVUNMASI
Sanık Zafer Coşkun'nun avukatı Tahsin Sönmez de Ergüden'e süre verilmesinin yanlış olduğunu belirterek, müvekkilinin gıyabi tutukluluk halinin kaldırılmasını istedi. Sönmez, ''Türk Ceza Kanunu'nda sanıkların yargılanacakları böyle bir suç yok. Duran bina yıkılırsa 383 sayılı 'tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu birden fazla kişinin ölümüne neden olmak' suçu uygulanır, ancak bu binalar depremde yıkıldı. Ceza Hukuku'nda yorum olmaz'' dedi.
Kösebalaban'ın avukatı Semra Coşkuntuna da söz alarak, müvekkilinin emekli asker olduğunu, sosyal ve kültürel kişiliği nedeniyle emekliliğinin ardından tamamladığı mimarlık fakültesi diploması ile bu işe girdiğini, binaların yıkılmasında herhangi bir suçunun olmadığını öne sürdü.
Müvekkilinin çeşitli hastalıklarının bulunduğunu ifade eden Coşkuntuna, ''Müvekkilimin bakım ve gözetimi zorunludur. Sağlık sorunlarının göz önüne alınarak adli kontrol altına alınmasını veya tahliyesini istiyorum'' diye konuştu. Veli Göçer'in oğlu Can Göçer'in avukatı Celal Küpeli ise müvekkilinin 6 ay gibi kısa bir süre için sadece Veli Göçer Arsa Ofisi Kolektif Şirketi'nun kuruluş aşamasında bulunduğunu, tek kusurunun babasının şirketinde görünmesi olduğunu iddia ederek, gıyabi tutukluluk halinin kaldırılmasını istedi.
Mahkeme, müdahil Ergüden'e Yargıtay'ın bozma ilamına karşı beyanda bulunması için istediği sürenin verilmesine ve sanıkların tutukluluk hallerini devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi, müteahhit Veli Göçer ile şirketin ortakları Can Göçer ve Zafer Coşkun ile mimar İsmet Kösebalaban'ı TCK'nın 383. maddesinin 2. fıkrası gereğince ''tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan'' 6 adet yapı ruhsat iznini dikkate alarak, 25'er yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Yalova'nın Çınarcık İlçesi'nde 17 Ağustos 1999'da meydana gelen Marmara Depremi'nde yaptırdıkları binaların yıkılması ve 117 kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle sanıklara verilen 25'er yıl hapis cezasına ilişkin kararı bozmuş, bazı usul eksiklikleri ile 1 Haziran'da yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanunu'nu (TCK), bozma kararına gerekçe göstermişti.
(AA)
|