|
|
|
|
Keşke kızıma vakit ayırsaydım
Ünlü pop müzik sanatçısı Emel Müftüoğlu, bugün 21 yaşında olan kızı Çağrı'nın 15 yaşındayken teşebbüs ettiği intihar olayını anlattı; "Duygusal bir dönemine denk gelmişti. Tam deprem zamanıydı. Çok sevdiği arkadaşlarını kaybetti. Zor günler geçiriyordu..."
'Kızım benim en yakın arkadaşım'
Ünlü pop müzik sanatçısı Emel Müftüoğlu bugün 21 yaşında olan kızı Çağrı'nın 15 yaşındayken teşebbüs ettiği intihar olayını anlattı.
- Çağrı nasıl bir çocuktu? Uyumlu mu, yoksa sorunlar çıkardı mı size? - Genellikle uyumlu ve insanı yormayan bir çocuktu. Ben de zaten baskıcı olmadım hiçbir zaman. Erken yaşlardan beri kendi kararlarını kendi alan bir çocuk. Ben hiç müdahale etmemeye çalışıyorum. Ondan istediğim çok az şey var. Bunlardan bir tanesi iyi bir eğitim alması. O da onu zaten yapıyor. Bunun dışında çok fazla bir beklentim yok kendisinden. Tek beklentim onun mutlu ve güzel bir hayat sürmesi. Kendi otokontrolünü çok güzel sağlayan bir çocuk. Belki böyle olmasaydı müdahale etmek zorunda kalabilirdim. Hergün onu bir yerlerde bir şekilde sokaklarda, gazetelerde görseydim hiç hoşuma gitmezdi.
- Peki ergenlik döneminde sorunlar yaşadınız mı? - 13-14 yaşlarındayken ufak tefek problemler vardı. Çok şükür atlattık.
TAHMİN ETMEDİM - O dönemde bir de tatsız bir intihar olayı yaşadınız değil mi? - Duygusal bir dönemine denk gelmişti. Tam deprem zamanıydı. Çok sevdiği arkadaşlarını kaybetti. Zor günler geçiriyordu.
- Olay tam olarak neden kaynaklanmıştı? - Çok sevdiği, beraber büyüdüğü arkadaşı bizim alt katımızda oturuyordu. Depremden bir gün önce bunlar piknik planı yapmışlardı. O arkadaşlarına gelemeyeceğini ve İzmit'e gitmesi gerektiğini söylemişti. Bunlar da ona tavır alıp küsmüşlerdi. Sonra bu çocuk depremde öldü. Öğrendiklerinde çok perişan oldular. Ben bu kadar ciddiye alacaklarını tahmin etmiyordum açıkçası. Hakikaten çok ağır etkilenmiş meğerse. Zaten iki üç gün içinde de bu olay gerçekleşti. Kendi kafasına göre herşeyi çok anlamsız bulmuştu ve bir de küs gitmenin ağırlığı vardı üstünde. Yani çok yoğun bir duygusal çatışma nedeniyle yaşanmış bir şeydi bu. Bu nedenle çok fazla sorgulayamıyorsunuz da.
ZOR GÜNLER GEÇTİ - Olaydan sonra kendinizde bir anne olarak suçluluk hissettiniz mi? - Duymamak mümkün mü? Keşke daha çok vakit ayırabilseydim diye suçladım kendimi o dönemde. Çünkü ne olursa olsun zor zamanlarında çocuğunuzun yanında olmak çok önemli bir şey. O sıralarda benim atladığım şeyler olmuş demek ki. Çok kötü günlerdi.
- Bu zor günleri nasıl atlattınız? - Ben bu olay hiç yaşanmamış gibi varsayıyorum. Ona da aynı şekilde varsaydırmaya çalışıyorum. Bu konunun çok konuşulmasını da istemiyorum.
- Peki artık hepsi geride kaldı? Şimdi nasıl bir ilişkiniz var kızınızla? - Benim en iyi arkadaşım o. Her şeyimi paylaştığım, konuştuğum, çok keyif aldığım bir arkadaşım. O da benimle her şeyini konuşur. Artık hiç endişe yaşamıyorum onunla ilgili çok şükür.
- Birlikte çok vakit geçirir misiniz? - Beraber yatıp kalkıyoruz. Mümkün olduğunca beraber oluyoruz. Birbirimizle vakit geçirmeyi arkadaşlarımıza tercih edebiliyoruz. Bu çok önemli. Buluşup yemek yiyoruz, internete giriyoruz, müzik dinliyoruz. Çok hoş vakit geçiriyorum onunla.
- Çağrı'nın geleceğe yönelik planları var mı? - Müzik yapmak istiyor. Sesi çok güzel. Çok güzel sözler yazıp, besteler yapıyor. Ama benim ondan ricam okulunu mutlaka bitirmesi. Bilgi Üniversitesi Sinema Televizyon okuyor. Müzik de yapsa okulunu bitirecek.
- Anne babalara neler söylemek istersiniz? Lütfen çocuklarını korkutmasınlar. Paylaşmak çok daha güzel. Ne yaptığını, ettiğini kötü de olsa bilmek gerekiyor. Çok tepki göstermemek gerekiyor. Yanında olsunlar her ne olursa olsun. Nerede ne yaptığını bilmek çok önemli.
Neslihan TUNÇ
|
|
|
|
|
|
|
|
|