Savaşın sırları, korkunun derin kuyuları
Bu hafta büyük yönetmenlerden önemli filmler var. Oliver Stone, Louis Malle, Emir Kusturica... Büyük savaşlar ve insanlık dramları gündemde.
Alexander (Büyük İstender) 'Alexander' (Büyük İskender, Fox / Tiglon) ile Oliver Stone büyük bir işe soyundu. Yönetmenin asıl derdi, günümüzde Irak yüzünden dünyanın nefretini çeken ABD Başkanı Bush'la İskender arasındaki benzerliklere belki dikkat çekmek... Film görkemli; heyecan verici savaş ve dövüş sahneleri var. Büyük hükümdarın babasıyla ilişkisi, annesine olan olağandışı bağımlılığı, Colin Farrell ve Angelina Jolie'nin çizgi üstü oyunlarıyla bir destan havasında aktarılıyor.
Atlantic City (Saga) Bir başka sinema ustası, Louis Malle, 'Atlantic City' (Saga) ile gündemde. 70'li yıllarda ABD'ye yerleşen Malle, bu filmde 'Amerikan Rüyası'nı tüm çıplaklığı ile ele alıyor ve onun kabusa dönüşmesini anlatıyor. Usta oyuncu Burt Lancaster, kendi halinde bir bahisçi. Tanıştığı uyuşturucu satıcısı Dave ölünce, onun karısı Sally ile kader birliği yapmak zorunda kalıyor. Hem de çok tehlikeli bir yerde, büyük tehditler altında... Amerika'ya çok farklı, insancıl boyutları derin bir bakış. 25 yıllık ömrüne rağmen hala çok güçlü bir film.
A Very Long Engagement (Kayıp Nişanlı) Savaş üzerine yapılmış en dokunaklı filmlerden biri, 'Amelie' ile büyük beğeni toplayan Jean Pierre Jaunet'in imzasını taşıyor: 'A Very Long Engagement' (Kayıp Nişanlı, Tiglon). Zaman, 1. Dünya Savaşı. Mathilde, 19 yaşındadır ve sevgilisi Manech, Somme cephesine gitmiştir. Derken, adamın ölüm haberi gelir. Ama Mathilde bu habere inanmaz ve gerçeğin peşine düşer. Derin bir insanlık öyküsü, tatlı-sert ve hüzünlü yanlarıyla sizi sarıp sarmalayacak.
Life is a Miracle (Bir Mucizedir Yaşamak) 1992 yılı... Bosna'da iç savaş bütün hızıyla sürmektedir. Sırp mühendis Luka, bir dağ köyüne gelir. Burada en saf haliyle bir tren yolu inşaatı başlatır. Ama karısı bir başka erkekle onu bırakıp gider. Savaşın ve ölümün dehşeti her yanı sararken bir gece karşısına Boşnak bir kadın; Sabah çıkar. Emir Kusturica, 'Life is a Miracle' (Bir Mucizedir Yaşamak, Umut Sanat / Palermo) ile iddialı ama yer yer karışık bir film yapmış. 2004 Cannes Festivali'nde tartışmalar yaratan, bir döneme çılgınca bir gözle bakan bu film izlenmeye değer...
The Eye (Göz) Haftanın en ilginç filmlerinden biri, 'Made in Hong Kong' damgalı: 'The Eye' (Göz, Palermo). Mun adlı kör bir kıza görmesi için kornea nakli yapılır. Kız ışığı seçmeye başlar, ama çok tuhaf görüntüler yüzünden dehşete kapılır. Bunun üzerine doktoru ile birlikte, korneanın alındığı kişinin izini sürmeye koyulurlar. Biraz ağır tempolu olsa da, korku ve ürperti türüne görsel ağırlıklı yepyeni boyutlar katan, özgün bir Uzakdoğu yapımı.
Lilo & Stitch 2 Lilo & Stitch 2: İlki çok iyi iş yapmıştı. Şimdi sıra ikincisinde. 'Lilo & Stitch 2' (Disney, Tiglon), hiç hız kesmeyen ilkinin bıraktığı yerden tüm hızıyla devam ediyor. Bu kez Hawaii'de gayet neşeli bir hayat içindeyiz. Stitch sanki memleketini bulmuş gibidir, etrafa dehşet saçmamaktadır. Ama bir gün, küçük bir sorun ortaya çıkar ve büyümeye başlar! 3 kez izledim, sevmekten başka yol bulamıyorum!
|