AB Deklarasyonu onaylandı
AB Dönem Başkanı İngiltere, Türkiye'nin Kıbrıs konusundaki deklarasyonuna karşı AB deklarasyonunun metni üzerinde mutabakat sağlandığını ve belgenin resmen onaylandığını bildirdi.
AB Daimi Temsilciler Komitesi (COREPER), bugünkü toplantısında, 3 Ekim'de başlaması öngörülen Türkiye'nin AB'ye katılım müzakerelerinin temelini oluşturacak Müzakere Çerçeve Belgesi'nin de ele alındığı, ancak özellikle Avusturya'nın tavrı nedeniyle bunun üzerinde uzlaşmaya varılamadığı belirtildi.
AB'nin yürütme organı olan AB Komisyonu tarafından hazırlanarak onaya sunulan Müzakere Çerçeve Belgesi'nin, ay sonundan önce, AB karar organı olan AB Konseyi tarafından onaylanması gerekiyor.
Belgeye ''imtiyazlı ortaklık'' seçeneğine ilişkin
ifadeler sokturmak isteyen Avusturya'nın ''yalnız kaldığı'' belirtiliyor.
AB tarafından onaylanan karşı deklarasyonda, Türkiye'nin 29 Temmuz'da Ankara Antlaşması Ek Protokolü'nü imzalarken ''Kıbrıs Cumhuriyeti'' ile ilgili bir deklarasyonda bulunma ihtiyacı hissetmesinin ''üzüntüyle'' karşılandığı ifade ediliyor.
Belgede deklarasyonun tek taraflı olduğu, protokolün bir parçasını oluşturmadığı, Türkiye'nin protokolden kaynaklanan yükümlülükleri üzerinde herhangi bir yasal etkisi bulunmadığı da savunuluyor.
Belgede, AB'nin, Ek Protokol'ün Türkiye tarafından tam olarak, ayrım yapılmaksızın uygulanmasını ve malların serbest dolaşımı üzerindeki, ulaştırma araçlarıyla ilgili olanlar dahil tüm zorlukları ortadan kaldırmasını beklediği ifade ediliyor.
AB, protokolün pratik uygulamasını 2006'da yakından izleyeceğini ve durumu değerlendireceğini belirtiyor. Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, 3 Ekim'de resmen başlaması öngörülen tam üyelik müzakerelerinde başlıkların açılmayacağı mesajı verilen taslak belgede, 1 Mayıs 2004'ten itibaren AB üyesi olan ''Kıbrıs Cumhuriyeti''nin, uluslararası hukuk çerçevesinde devlet olarak tanındığı kaydediliyor.
Belgede, Türkiye'den, tüm AB üyesi ülkelerle arasındaki ilişkileri en kısa sürede ve hukuki olarak normalleştirmesi beklentisine yer veriliyor ve tüm üye ülkelerin tanınmasının, müzakere sürecinin bir parçası olduğu mesajı yansıtılıyor.
Belgede, Türkiye'nin, BM Genel Sekreteri'nin çabaları çerçevesinde Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü doğrultusunda çabaları destekleme taahhüdünün devam ettiğine dikkat çekiliyor ve adada kalıcı çözümün barış, istikrar ve uyumlu ilişkilere katkıda bulunacağı konusunda hemfikir olunduğu belirtiliyor.
Kaynaklar, Müzakere Çerçeve Belgesi'ne ilişkin görüşmelerin devam edeceğini, 26 Eylül'de, AB Dönem Başkanı İngiltere'nin önerdiği olağanüstü AB Konseyi toplantısının yapılma olasılığının düşük gözüktüğünü, belgenin yazılı onay sürecinden geçebileceğini ifade ediyorlar.
RUMLAR DÜN ENGELLEMİŞTİ
AB dönem başkanı İngiltere'nin önceki gün mutabık kalındığını açıkladığı Kıbrıs deklarasyonu Rum Yönetimi tarafından dün engellenmişti. Kıbrıs beyanının tarım ve balıkçılık konseyinde onaylanması bekleniyordu. Ancak, İngiltere, Rumların tavrından sonra deklarasyonu konsey gündeminden çıkarmak zorunda kalmıştı.
SORUN AŞILDI İDDİASI
Bu arada, öğlen saatlerinde Rum diplomat, İngiliz Dönem Başkanlığı ile Türkiye'nin müzakere çerçeve belgesi konusunda ilkesel olarak anlaştıklarını söylemişti. Rum yetkili, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin Ankara tarafından tanınma sürecinin müzakerelerine bir parçası olacağına dair İngiliz yetkililerden garanti alması üzerine sorunun aşıldığını kaydetmişti. Öte yandan, Avusturya'nın çerçeve belgesinde "imtiyazlı üyelik" türü bir ifadenin yer alması için bastırdığı bildirilmişti. Ancak 24 üye ülkenin Avusturya'nın bu isteğine destek vermediği belirtilmişti.
|