Ab Geleceğini Arıyor

Zirvede tartışma konusu para olunca çıkan sonuca şaşırmamak lazım: Anayasa donduruldu, bütçe kilitlendi, genişleme belirsiz

Avrupa Birliği liderleri, iki gün boyunca Avrupa Anayasası ve bütçe krizini ameliyat masasına yatırdı. Kurucu iki ülkenin Fransa ve Hollanda'nın Avrupa Anayasası'na "Hayır" demesinden sonra ilk defa bir masa etrafından toplanan liderler, "derinleşen krize çıkış yolu" aradı. Oysa çıkış yoktu... 'AB tarihinin en kritik yol ayrımı olarak yol ayrımı' olarak nitelendirilen zirvenin ana gündemini 1,5 yıl ve 100 oturum sonucu hazırlanan Avrupa Anayasası, AB'nin 2007-2013 yıllarını kapsayan bütçesi ve resmi gündemde olmamasına rağmen dolaylı olarak da 'genişleme' oluşturdu. En kritik zirvede AB'nin geleceği tartışıldı. Fatura genişlemeye kesildi. Avrupalı devlet ve hükümet başkanları Anayasa, bütçe ve genişleme krizlerini aşamadılar. Anayasa'nın onay sürecini bir yıl erteleyerek sorunu şimdilik "derin dondurucu"ya kaldıran liderler, 14 saatlik toplantıda bütçe krizinde anlaşamadılar. Bir yıl içinde ise Anayasa'yı onaylamak için "3D" formülü seçildi. Demokrasi, Diyalog ve Debate (tartışma)... Sonrası... Sonrası belirsiz. Anayasa 'donduruldu, bütçe 'kilitlendi', genişleme 'belirsiz'- .AB'nin çözüme ihtiyacı vardı. 14 saatlik maraton toplantıda çözüme çok yakın olunduğu anlar oldu. Ancak, sonuç alınamadı. AB'nin bundan sonra nereye gideceğini hiç kimsenin bilmediği gibi. Hatta Dönem Başkanı Lüksemburg Başbakanı Juncker bile, kendisine "AB nereye gidiyor?" sorusuna, "Sizi bilmem ama ben şimdi yatağa gidiyorum. Yarın sabah Kanada'- ya gideceğim. Sonra Washington'a geçerek, ABD Başkanı Bush'a AB brifingi vereceğiz" şeklinde kaçamak ve ironik bir yanıt verdi. İç krizini aşmaya çalışan AB'de genişleme konusunda da fikir ayrılıkları dikkat çekti. Fransa, müzakereleri devam eden Bulgaristan ve Romanya dışında 'AB sınırlarının tartışılması gerektiğini' savunurken, İngiltere AB sınırlarının Bulgaristan ve Romanya'nın yanısıra 'müzakere tarihi verilen Hırvatistan ve Türkiye'nin dışında tartışılmasını istedi. İngitere'nin 21 yıldır yararlandığı 4,4 milyar euroluk bütçe indiriminin de yer aldığı 2007-2013 bütçesi işin tuzu biberi oldu. AB Dönem Başkanı Juncker, İngiltere'ye ödenen bütçe indiriminin dondurulmasını talep edince, İngiltere misilleme olarak Fransa ve Almanya'ya ayrılan tarım sübvabsiyonunun kaldırılması görüşünde israr etti. Tartışmanın konusu 'para' olunca tarafların tutumları daha da sertleşti.

OLAĞANÜSTÜ ZİRVE ÇAĞRISI
Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, Avrupalı liderlere, AB'nin geleceğini tartışmak üzere olağanüstü zirve çağrısı yaptı. İngiltere Başbakanı Blair, küreselleşme gereği AB'yi ekonomi-rekabet, suç ve uyuşturucu kaçakçılığıyla Avrupa'nın dünyadaki yeri konularında ortak tavır almaya çağırdı. AB kendi iç sancılarıyla uğraşırken Türkiye'nin AB yolu iyiden iyiye sarpa sardı. 3 Ekim'de müzakereleri başlayacak Türkiye'nin ne zaman tam üye olacağını ise bu tartışmalardan sonra hiç kimse bilmiyor.