 |  |
 |
|
Formula pilotları ve ölü taksiciler!..
ASLINA bakarsanız "onlar da", "bunlar da" direksiyon emekçisi. Onlar dediğim Formula pilotları. Gece gündüz direksiyon sallayarak yetişiyorlar. Sonra işlerini en iyi yapan adamlar olarak eşek yüküyle para yatırılıyor üzerlerine.
Çoluk çocuk
Sadece şampiyon olanları değil, sıralamada ilklere gireni girmeyeni, dünyanın en çok kazanan adamları olup çıkıyor. Beri yanda "Bunlar" dediğim taksi şoförleri var. Hayatlarını, geçimlerini, çoluk çocuklarıyla birlikte istikballerini direksiyona teyellemiş adamlar var yani.
İhtimal ki
Kazançları kıt kanaat geçimlerine ancak yetiyor. Yıllarca çalışır, didinir yılmazlarsa sonbaharlarına doğru dünyalığı biraz olsun doğrultma ihtimalleri var.
İyi fiyat valla
Günlerdir ne diyor ne duyuyor ne görüyoruz. "Yaşasın Formula 1 pilotları.." Yaşasınlar elbet. Yaşasınlar. Para kazansınlar, kazandırsınlar. Üstlerinde adları yazan şapkaları tişörtleri bile sırada bekleyerek, iyi fiyatlara alsın ahali.
Peki ya taksiciler
Bastıkları yerde inciler, pırlantalar bitsin. Dokundukları altın olsun. Soluk alış, verişleri, merhaba deyişleri, göz süzmeleri bile darphanelere dönsün, para bassın. Ama ya diğerleri. Ya öbür direksiyon emekçileri yani taksi şoförleri. Onlar ne yapsın?
Sarı öfkeymiş!..
Ölsün diyen çıkmaz elbette. Ama ilgisizlik, bilgisizlik, duyarsızlık sonucu birileri teker teker avlıyor bu bahtsız insanları. Hafta geçmiyor ki bir taksici darba, gaspa uğramasın, başından vurulmasın, gırtlağı kesilmesin. Gazeteler birkaç gün; "Sarı Öfke Büyüyor!" nevinden haber yapıyor. Meslektaşları konvoy yapıp korna çalıp kenti dört dönüyor. Bağırtı, çağırtı, gürültü patırtı sonra fooosss!..
İzmir'de dehşet
Hala can güvenliklerini sağlayacak önlemler alınmıyor, hala "yakında öyle bir sistem gelecek. Bütün dertler bitecek!" palavraları uçuşmakta.
Bakın biz İstanbul' da Formula 1 yarışına kilitlenmişken İzmir' de bir dehşet daha yaşandı.
Talihsiz adam
Tire ilçesi girişinde yol kenarında terk edilmiş 35 DY 767 plakalı ticari taksi boş arazide bulundu. Yakından gidip bakanlar faciaya göz tanığı oldu. Çünkü taksinin şoförü Muammer Yıldırdı (53) boğazı kesilmiş bir halde kanlar içinde cansız yatıyordu. Cebindeki para, telefonu ve kredi kartı da alınmıştı talihsiz adamın.
Gece yarıları
Sonra araştırdı bizim meslektaşlar. Muammer Yıldırdı evli ve 2 çocuk babasıydı. İlerlemiş yaşına karşın 35 yıldır yaptığı işinden emekli olamıyor, gece yarıları çalışıp çocukların okul masrafı ve evinin iaşesini çıkarıyordu.
Sonrası
Selçuk Garaj Durağı'nda çalıştığı evvelki gece müşteri olarak aracına binen kimliği henüz bilinmeyen 2 kişiyle Tire'ye doğru yola çıktı ve sonrası malum.
Haydi
Aslında onlar da bunlar da direksiyon emekçisi dedim ya. O zaman ne olur artık bir şeyler yapalım da sadece 'onlar' değil 'bunlar da' yaşasın.
|
