| |
|
|
'İşgalci' sıkıntısı
Sabah'ın Gündem sayfalarından birinde 13 Ağustos tarihinde azınlık vakıfları ile ilgili bilgi kutularıyla desteklenmiş bir haber yayımlandı. Vakıf Malları İçin Kavga başlıklı habere göre devlet bürokrasisinde İstanbul'da azınlık vakıflarının geri istediği malların dökümü yapılmıştı. Ayrıntılı "çetele çıkarma" çalışması Beyoğlu, Fatih, Beşiktaş ve Şişli'de çok sayıda gayrımenkul üzerinde yapılmıştı. Haberdeki iki bilgi kutusu "hangi vakıf malı nerede ne durumda?" ayrıntılarını sunmaktaydı. "Hazine'ye açılan davalar var" başlıklı bir bölümde şu ifade vardı: "Arnavutköy Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı'ndan 2005'te mahkeme kararı ile hazineye geçen Arnavutköy'deki 805.8 metrekare arsa Boğaziçi Spor Kulübü tarafından işgalli görünüyor. Vakıf, arsayı almak için dava açtı." Boğaziçi Spor Kulübü'nün Başkanı Fahrettin Kahveci'den işte bu bölümle ilgili olarak bir açıklama aldım. "Adımız maalesef işgalci olarak geçmektedir ve çok üzüldük" diye Kahveci, ilişikte gönderdiği belgelere dayanarak arazide 40 senedir kontratlı kiracı olduklarını, daha sonra yaşanan bir ihtilaf sonucu kayyumluğa geçen aynı arazi için 10 sene kira ödediklerini belirtiyor. Kahveci, "Geçen nisan ayında arazi kayyumluktan Milli Emlak'a geçmiştir ve Milli Emlak'la görüşmelerimiz sürmektedir" diye ekliyor. Kahveci ayrıca haber ve muhabirlerle ilgili bazı dayanaksız suçlamalara da aynı yazıda yer veriyor. Peki, "işgalci" tanımı yanlış mı? Haberde imzası olan Okan Müderrisoğlu'nun yanıtı şöyle: "3 Ekim'de başlayacak AB müzakeleri öncesinde Brüksel'de sık sık gündeme getirilen "azınlık vakıflarına ait mallar"a ilişkin bilgiler, üzerinde titizlikle durup herhangi bir spekülasyona yol açmadan habere dönüştürdüğümüz konulardan. Söz konusu haber de resmi belgeler ışığında hazırlandı ve resmi belgedeki listedeki açıklama aynen yansıtıldı. Bu belgelerde, Boğaziçi Spor Kulübü, Arnavutköy'deki arazide "işgalci" olarak gösterilmekte. Yani resmi belgede ne yazıyorsa bu bölüm haberde öyle yer aldı. Kulübün iddiası doğru olsa bile bu durum, Maliye ile aralarındaki ihtilafın açıklığa kavuşturulması ile ilgilidir. Resmi belgede, "Beşiktaş İlçesi Azınlık Vakıfları Hazine'ye Ait Taşınmazlar" bölümü şöyledir: 'Arnavutköy, Taşınmaz no: 34070100414, Cinsi: Arsa, Pafta: 71, Ada: 106 Parsel: 1, Metrekare: 805.8 Hazine Hissesi: Tam, Edinme Şekli ve Tescil Tarihi: Hükmen. 29.04.2005, Vakıf Adı: Arnavutköy Rum Ortodoks Taksiarhi Kilisesi Vakfı, Açıklamalar: Boğaziçi Spor Kulübü tarafından işgalde olup adı geçen vakıf tarafından hazine aleyhine dava açılmıştır.' Bu bilgiler ışığında Boğaziçi Spor Kulübü yöneticilerinin düzeltme istediği haber kulüple idare arasındaki hukuki durumla ilgilidir, bizimle değil. Ayrıca Kahveci'nin, açıklamasında, haberle hiç ilgisi olmayan bazı konulara değinmesini ve habercilik süreci konusunda bilgi sahibi olmadığını düşündüğümüz nedenlerden dolayı bizim ne yapmamız gerektiği konusunda önerilere de girerek saygı sınırlarını aşmasını da yadırgadık." Kahveci'nin gönderdiği belgelere de baktım. Haberi hazırlayan iki gazeteciden biri olan Okan Müderrisoğlu'na katılıyorum. Devlete ait üstelik çok taze bir belge böyle bir ifade kullanmışsa, gazetecinin bu ifadeyi çarpıtması veya yok sayması meslek ahlakına aykırı olurdu. Ortadaki ihtilaf, gazetecinin avukat veya savcı rolüne soyunarak çözeceği bir sorun değil. Gazeteci ulaştığı gerçekleri okura aktarır.
|