Maliye kurmayları ikinci vergi barışı üzerinde çalışıyor. Af gelirse, yurtdışına çıkarılan paralar için kişiye "Nereden buldun?" denilmeyeceği gibi kara para muamelesi de yapılmayacak.
Vergi barışında 2. raund
Maliye kurmaylarının üzerinde çalıştığı ikinci vergi barışı, parasını yurtdışına çıkaranlarla ilgili. Af gelirse bu tür paraların kaynağı sorulmayacak.
Bu sıralar ekonomi yönetimi ile IMF uzmanları arasında birbirinden ilginç görüşmeler yapılıyor. Tartışmaların odak noktasında "kayıtdışı ekonomi" ve "kayıtdışı istihdam" var. Ankara'ya özel olarak gönderilen IMF heyetleri bu hafta "istihdam" raporunu sunacak. IMF'nin esnek istihdam önerdiği, kıdem tazminatı hesabına ilişkin sürenin azaltılmasını istediği duyuluyor. IMF'ciler, vergi alanındaki tespitleri ve gereken önlemleri Maliye ile zaten paylaştı.
AF PAZARLIĞI Bu aşamada maliye kurmaylarının fikir jimnastiği niteliğindeki arayışları da önem kazanıyor. Örneğin, 2003 yılında ilan edilen "Vergi Barışı"nın ikinci adımı, Türkiye'den yurtdışına çıkarılmış kaynaklarla ilgili olacak. Bu paralar için "Nereden Buldun?" sorusu sorulmayacağı gibi "Kara para muamelesi" de yapılmayacak. Bir dönem Özal'ın uyguladığına benzer bir formülle, ülke dışındaki servetlerle de barış ilan edilecek. Vergi cenneti ülkelerdeki şirket kazançları, off shore bankalardaki hesaplar, düşük oranlı bir vergi ile ekonomiye kazandırılacak. Söz IMF'ye gelince, sosyal güvenlik reformunu ihmal etmek mümkün değil. Bir o kadar dikkatle izlenmesi gereken konu da "SSK ve Bağ Kur'da 27 milyar YTL"ye çıktığı söylenen alacaklar... IMF, ilke olarak her türlü mali affa karşı. Peki, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın söz verdiği SSK ve Bağ-Kur prim borçları için ödeme kolaylığı getirilecek mi?
IMF'NİN BORÇ İTİRAZI Geçenlerde IMF uzmanları Çalışma Bakanlığı'nda idi. Bakan Murat Başesgioğlu ile görüştüler. Başesgioğlu, Vergi Barışı Yasası ile ceza ve faizlerde indirim yapıldığını ancak 2003'teki sigorta borçlarının yeniden yapılandırılması sırasında IMF'nin itirazı nedeniyle bu yöntemin benimsenmediğini anlattı. Yeni bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu söyledi ve "Hükümet taahhüt altına girdi. Toplum da beklenti içinde" dedi. Başesgioğlu, ödeme kolaylığı getirme düşüncesinin, olağan prim tahsilatını olumsuz etkilememesi için 31 Mart 2005 öncesine ilişkin tutarların dikkate alınacağının altını çizdi. Murat Bey ısrarla, "2003'teki girişim başarılı olmadı. Aynı modele ilgi olacağını sanmıyorum. Bu kadar emeğe değecek, vatandaşın ilgi göstereceği bir model olmalı" vurgusu yaptı. Yani, ana para dışında kalan gecikme zammı ve faizlerde indirime gidilmeyip sadece taksitlendirme seçeneği sunulmasının sonuç vermeyeceğini kayda geçirdi. Şimdiye kadar 18 af kararı alındığını belirtip, bir daha af gerektirmeyecek adımlar atılmasına çalıştıklarını söyledi.