kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Balcicek Pamir @ SABAH
 
Sekiz metreden fazla atlayamayız bizi aşar
Terör
Dilli kaşarlı olsun
Ah bir de konuşsak

Ah bir de konuşsak

Bir ülkeyi tanımak için o ülkenin kadınlarına bakmak gerektiğine inanırım" diyor Ahmet Altan. Sonra şöyle devam ediyor. "Kadınlar özgürleşmemişse o toplum da özgürleşmemiştir, kadınlar gelişmemişse toplum da gelişmemiştir, kadınlar mutsuzsa o toplum da mutsuzdur. Kadınlar bu ülkenin röntgenidir." Sahi öyle midir? Hayatını kadın sorunlarına adamış başarılı bir kadın avukatlaydım geçenlerde. Laf lafı açtı. "Hayatımız erkekleri mutlu etme üzerine kurulu" dedi. "Yok yok inanmaz gibi bakma öyle" diye ekledi. "Çünkü öyle gördük. Ailemizden çevremizden öyle gördük, öyle yetiştik. Adam mutluysa biz mutluyuz diye düşünüyoruz." Alan memnun satan memnunsa? Öyle değilmiş işler. Hayatı boyunca annesi, kızkardeşi ve karısı tarafından sevilmeye, pohpohlanmaya alışmış erkek bu imtiyazlarını kaybetmeye başladığını anladığında şiddet başlıyormuş. Amaç "Hayır ben böyle istemiyorum" ya da "Senin gibi düşünmüyorum" diyen kadını sindirmek ve itaatkar hale getirmek. "Üstelik bu durum eğitim ve gelir seviyesi yüksek kişilerde daha yaygın" diye ekledi avukat. Örneğin dedi. "Hani centilmenlik diye araç kapımızı açarlar ya... Niye hiçbir kadın bunun dünyanın en azap verici işi olduğunu söylemiyor? Yani araca etekle ya da topuklu ayakkabıyla binmek yeterince zor. Bir de kapı açılınca mecburen öteki tarafa kadar kaymak zorundasın. Hiçbir kadın bunu sevmez. Ama söylemezler." "Aman" dedim. "Yapma, bir kapımızı açıyorlar zaten. Bırak da açsınlar. Ben memnunum." İşin doğrusu kapı açıldıktan sonra erkeğin öteki kapıdan binmesiymiş zaten. Avukat Hülya Gülbahar ile konuştuklarımızın devamı Pazartesi Sohbeti'- nde.

***


"Biliyor musunuz?" diyor Ahmet Altan. "Türkiye'de hiç lokantaya gitmemiş kadınların oranı yüzde 70. Bu ne demek? Bu bence, bu toplumda aşk yok demek. Hatta biraz daha ileri gidebiliriz, seks de yok demek. Çünkü kadınlarla erkeklerin bir araya gelebileceği, konuşabileceği, biraz içki ve keyifli bir yemekle kendi derinliklerinde saklı olanı mümkün olduğunca yüzeye çıkarabileceği en önemli yer lokantadır." Altan haksız mı sizce? Kadınlar, üzerinde daha çok konuşulması ve tartışılması gereken bir konu diye düşünüyorum. Konuştukça birtakım tabuları daha kolay aşacağız. Ah bir konuşmaya başlasak.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Eşinizi tanıyor musunuz?   / 06-08-2005
 Cep telefonuyla aranız nasıl?   / 30-07-2005
 Leyleği yerde gördük   / 23-07-2005
 Kapıyı tıklatırken "Lütfen içeride kocam olmasın" dedi   / 16-07-2005
 Sekiz metreden fazla atlayamayız bizi aşar   / 09-07-2005
 Ellerini yıka da öyle gel sofraya   / 02-07-2005
 Bu siyasi bir yazıdır   / 25-06-2005
 Pantolonu ters giymiş ama üç dil biliyor   / 18-06-2005
 Kötü bir piyango gibi...   / 11-06-2005
 Bu ekip çok başka   / 04-06-2005
    Cumartesi Yazarlar
  » Güncel
    Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
BALÇİÇEK PAMİR
Randevusuna sadık bir bakan
Geçen pazar sabahı saat...
ALİ POYRAZOĞLU
Kurulu düzen hapishanesinden firar
Olduğu yerden uzağa...
FİLİZ AKIN
Mini tur mavi
Çok yakın dostlarımız iki haftalık mavi...
Şarapta misket üzüm farkı
Anavatanı Anadolu olan misket üzümünden yapılan şaraplar dünyanın belli başlı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.