Komedi gibi haberler

Önce kısa bir özet. Hafta içinde Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın (KTHY) bir uçağı, Kıbrıs Ercan Havalimanı'na doğru sefere çıkıyor. Fakat Antalya Havalimanı'ndan kalkarken kuyruğunu yere çarpıyor. Buraya kadar olayın ne olduğu anlaşılıyor. Uçak kendi kuyruğunu yere çarpmayacağına göre uçağı kumanda eden kaptan pilotun bu işte bir kusuru olması icap etmez mi? Ama Kıbrıs Gazetesi'nde yer alan haber, olayı komedi boyutunda başka yerlere çekiyor. Eğlenmek için beraber okuyalım;

PİLOTUN BAŞARISI
'KTHY'nin Belfast-Antalya- Ercan seferini yapmakta olan TC -MAO kayıtlı Boeing 737-800 "Karpaz" isimli uçağı dün sabah Ercan Havalimanı'na gelmek için Antalya Havalimanı'ndan kalkışta kuyruk kısmını piste sürttü. Pilot, uçağın kuyruk kısmının yere sürtündüğünü fark ederek kalkıştan vazgeçti ve uçağı pistte durdurmayı başararak yolcuların hayatını kurtardı. "Karpaz" isimli uçak Antalya Havalimanı'ndan Ercan'a gelmek için piste doğru hareket etti. Daha sonra, kuleden kalkış onayını alan pilot uçağı kaldırırken kuyruk kısmını piste sürttüğünü fark etti. Bu esnada çarpma sesini duyan kabin içerisindeki yolcular büyük bir panik yaşadı. Pilotun deneyimli olması hem uçağı hem de içerisindeki yolcuların hayatını kurtardı.' Gördüğünüz gibi çarpma sesini uçuş ekibi değil yolcular duyuyor ve muhtemelen uyarı da yolcudan geliyor. Ama bu KTHY uçağının ilk piste sürtmesi değil. Aynı gazeteden devam ediyoruz. 'Hatırlanacağı üzere, KTHY'ye ait "Girne" isimli Airbus uçağı da İstanbul'dan kalkışta alt kısmını piste çarpmış ve yolcular büyük bir tehlike atlatmıştı.'
Şimdi bu habere bir de Türkiye içinde montaj çalışması yapalım. Kısa süre önce İhlas Haber Ajansı (İHA) Van muhabiri bir haber geçiyor. Atlasjet Havayolları'nın İstanbul-Van seferini yapan 'Boing A320' tipi uçağının iniş takımlarının açılmadığını, Arvas soyadı taşıyan bir yolcuyu kaynak göstererek haber veriyor. Van'da uçağın fotoğrafını çekemediği için İHA İstanbul merkezi uyarıyor. İstanbul İHA da havalimanı muhabirini uçağın fotoğrafını çekmek üzere piste sevk ediyor. Atlasjet uçuş ekibi uçağın fotoğrafının çekildiğini görünce, 'ne oldu?' tarzında soru sonrası olup biteni öğreniyor. Bu arada iniş takımları açılmayan uçak Van'a iniyor. Yolcu indirip/ bindiriyor ve İstanbul'a gelip, açılmayan iniş takımlarıyla park ediyor. Erzurum'da bu tarz olayları anlatan güzel bir darb-ı mesel vardır. 'Attım taşı, vurdum kuşu. Ne attığım taş idi, ne vurduğum kuş idi. Ne de atan er kişiydi'. Bu olayda, dere kenarında çamaşır yıkayan bir kadının sabunla, kurbağayı vurması, bilmece tarzında tasvir edilir.

UÇAĞA İHLAS MOTOR
Yukarda zikrettiğim her iki olayda da buna benzer bilmecelik taraflar ve tuhaflıklar var. Uçağın kuyruğunu yere çarpan KTHY pilotu başarılı ilan ediliyor. Van'da yaklaşım sistemiyle ilgili olarak pisti pas geçip, on dakika sonra meydana teker koyan uçak 'iniş takımları açılmıyor' diye haber yapılıyor. Fotoğrafı da İstanbul'da çekiliyor. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) yetkililerinin doğrulamadığı haber, Arvas soyadı devreye girince kıymete biniyor. Ve esas komedi ise uçağın tipinde; 'Boing A320'. Herhalde böyle bir uçağın motorları da 'İhlas Motor' olmalı. Dünyadaki en önemli iki uçak üreticisi Boeing ve Airbus'ın adını hadi muhabir bilmiyor. İHA'da bu işleri bilen editör de mi yok.? A320 tipi demek Airbus yapımı bir uçak manası taşırken, İHA Airbus-Boeing ortak üretime yeni jenerasyon bir uçak tipi oluşturma gayretine neden giriyor? Peki Kıbrıs Gazetesi kaza yapan uçaktan niçin kahraman çıkarma telaşı gösteriyor? 'İyi de, bu güzel haberlerden sana ne' diyenler olabilir. Eğlenmek bizim de hakkımız değil mi?