|
|
|
|
|
|
Kumanda kimde
Hayatınızı kim kontrol ediyor? Hayatın neresinde durduğunuzu biliyor musunuz? Yazar Bihin Edige, son kitabı 'Kontrol Kimde' ile yaşamı ve ilişkileri sorguluyor.
Hayata hangi renklerle bakıyoruz, sorunlar karşısındaki tavrımız ne oluyor, ruhumuzun arzu ettikleriyle yaşadıklarımız birbiriyle uyum içinde mi? Kendimizi yeterince tanıyor muyuz? Yaşadıklarımızdan kendimize düşen payı algılayabiliyor muyuz?
İLİŞKİLERE BAKIŞ Bu sorular, Bihin Edige'nin yeni kitabı 'Kontrol Kimde?'de sık sık karşımıza çıkıyor. Kadın erkek ilişkilerinin yanı sıra dostluk kavramını ve kişisel gelişimin önemine romanıyla değinen yazar, akıcı uslübuyla da dikkat çekiyor. Hayata pozitif bakan Gül'ün her türlü soruna pratik ve kalıcı çözümler üreterek çevresine yol gösterdiği kitap, hayatı sorguluyor! Kitabın kahramanı Gül, dostlarına öyküler anlatarak yardımcı oluyor. Tıpkı, çiçek ile suyun aşk hikayesi gibi...
ÇİÇEK İLE SU AŞKI " ...Günün birinde bir çiçek ile su karşılaşır ve arkadaş olurlar. İlk önceleri güzel bir arkadaşlık yaparak sürdürürler beraberliklerini. Tabii, zaman lazımdır tanımak için birbirlerini. Gel zaman git zaman çiçek o kadar mutlu olur ki içi içine sığamaz artık... Ve anlar ki suya aşık olmuştur. İlk kez aşık olan çiçek etrafa kokular saçar, 'Sırf senin hatırın için ey su' derken su da içinde çiçeğe karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Zanneder ki çiçeğe aşıktır. Ama su da ilk defa aşık oluyordur. Günler ve aylar birbirini kovalar ve çiçek, 'Acaba su beni seviyor mu?' diye düşünmeye başlar. Çünkü su pek ilgilenmiyordur çiçekle. Halbuki çiçek alışkın değildir böyle bir sevgiye ve dayanamaz suya 'Seni seviyorum' der. Su 'Ben de seni seviyorum' der. Aradan zaman geçer ve çiçek yine 'Seni seviyorum su' der. Su yine 'Ben de' der. Çiçek sabırlıdır. Severek bekler, bekler, bekler...
ÇİÇEĞİN SOLUŞU Artık öyle bir duruma gelir ki, çiçek koku saçamaz etrafına ve son kez suya 'Seni seviyorum' diye seslenir. Su da ona 'Söyledim ya ben de seni seviyorum' der. Ve bir gün gelir çiçek kendinden geçer, hastalanmıştır. Rengi solmuş, çehresi sararmıştır çiçeğin. Su da başındadır, yanından ayrılmaz çiçeğin, sevdiğine yardımcı olmak ister.
SU YERİNE SEVGİ! Bellidir ki artık çiçek ölecektir. Ve son kez zorlukla başını döndürerek suya der ki: 'Seni ben gerçekten seviyorum'. Su çok hüzünlenir bu durum karşısında ve son çare olarak bir doktor çağırır. 'Çiçeğimin nesi var doktor' diye sorar. Çiçeği muayene eden doktor umutsuzca kafasını iki tarafa sallayarak, 'Üzgünüm... Hastanın durumu ümitsiz, artık elimizden bir şey gelmez' der. Su merak eder bu kadar sevdiği çiçeğin ölümüne sebep olan bu kahrolası hastalık nedir diye. Doktor şöylece bir bakar suya ve der ki, 'Çiçeğin bir hastalığı yok dostum... Bu çiçek sadece susuz kalmış, ölümü onun için.' O zaman anlar su; sevgiliye sadece 'Seni seviyorum' demek yetmemektedir.
SEMA KUMBARACI
|
|
|
|
|
|
|
|
|