| |
Çankaya önergeleri
Geçtiğimiz günlerde "Çankaya" başlıklı bir yazı yazdık... Çankaya Belediyesi'nde "suların bir türlü durulmadığını" vurguladık... Ve "Çankaya talihsiz bir ilçe" dedik. (28 Haziran) Aradan 18 gün geçti. Hala arayan, arayana. Kimi "doğru" diyor. Kimi "değil." Kimi "belge getiriyor." Kimi "kendini savunuyor." Ortada bir "gerçek" var: "Çankaya'da sular bir türlü durulmuyor."
Yazımız üzerine "Çankaya Belediye Meclis Başkanlığı"na bir soru önergesi verilmiş. Önergede "6 soru" sıralanıyor. Önergenin "3 yerinde" adımız geçiyor. Çankaya Belediye Başkanı'ndan "sözlü ve yazılı yanıt" isteniyor. "Yavuz Donat'ın yazdıkları doğru mu" denilerek.
Yine aynı yazımız üzerine, Belediye Meclisi'nin 4 üyesi tarafından bir de "araştırma önergesi" verilmiş. Bu önergede de "adımız" geçiyor. Ve deniliyor ki: - ...... Belediye Kanunu'nun 26. maddesi gereğince, Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını teklif ediyoruz.
"Sonuçta ne oldu" diye merak ettik. Sorduk. "Araştırma önergesi" Belediye Meclisi'nde görüşülmüş. Oylanmış. Ve reddedilmiş. Keşke "kabul edilseydi." "Herşey" araştırılsaydı. Böylece "sular durulabilirdi."
Yazının yayınlandığı gün arayanlardan biri de Çankaya'da 10 yıl Belediye Başkanlığı yapan Doğan Taşdelen'di. (1989-1999) "Ziyaretinize gelmek istiyorum" dedi. Gün kararlaştırdık, buluştuk. "Bir çuval dolusu" belgeyle geldi. "Kendi dönemini" anlattı.
Anlattıklarından "birini" yazacağız. Taşdelen, Belediye Başkanı iken bir gazeteci "Çankaya'da neler oluyor" diye sorgulayan ve eleştiren iki yazı yazmış. O gazeteci "Emin Koç." Şimdi Yozgat CHP milletvekili. Taşdelen yazıyı okur okumaz, İçişleri Bakanlığı'na bir dilekçe vermiş: "- ........ gazetede yer alan hususlar hakkında bakanlık tarafından bir araştırma yapılmasını arz ederim. (22.05.1992)
Dönemin İçişleri Bakanı İsmet Sezgin dilekçeyi okumuş. Ve Doğan Taşdelen'i çağırmış: - Seni tanıyorum... Çalışmalarını biliyorum... İnceleme yapmamızı gerektiren birşey yok. Doğan Taşdelen ısrar etmiş: - Sayın Bakanım, ne olur benim hakkımda soruşturma açın... Kimsenin kafasında en ufak şüphe kalmasın... Bir eksiğim, gediğim varsa ben de bileyim... Suçum varsa, cezamı çekeyim.
Sonunda "müfettişlere" görev verilmiş. Müfettişler Emin Koç'un "iddialarını" araştırmışlar. Ve "yolsuzluk, usulsüzlük, adam kayırma yoktur" diye rapor yazmışlar.
Çankaya, Türkiye'nin pekçok kentinden daha büyük bir ilçe. Belediyesine bir dokunduk, bin "ah" işittik. Böyle bir belediyede, "araştırma önergesinin reddini" değil, Doğan Taşdelen'in tavrı gibi bir "dik duruş" beklerdik.
|