|
|
İhalelere hangi gözle bakmalı?
Son dönemde iki önemli ihale süreci yaşadık. Türk Telekom (TT) İhalesi sebebiyle ortaya çıkan tartışmalar devam ediyor. Tepe-Akfen-Vie (TAV) Konsorsiyumu'nun kazandığı Atatürk Havalimanı Terminal İhalesi dosyası ise ortaya çıkan iyi bir teklif sebebiyle kapandı. Medyada bu ihaleler öncesinde kalem oynatma cesareti gösteremeyen, ihalenin akabinde bir görüş ortaya koyamayanlar ise adeta araba devrildikten sonra yol gösteren muavin edasıyla akıl veriyorlar. Atatürk Havalimanı'nın ihalesi öncesinde ihale kriterlerine dikkat çeken yazıma, ilgili resmi çevrelerden, ilginç tepkiler gelmişti. Mesela, ihale kriterlerinin neden zorlaştırıldığını ve yurtiçinden katılımcıların niçin teşvik edilmediğini sorgulayan yorumlarıma gelen cevap enteresandı. Çünkü, Atatürk Havalimanı 264 bin metrekarelik büyüklükteydi ve ihaleye katılacak şirkette son üç yılda en az 200 bin metrekare büyüklükte terminal işletme şartı aranıyordu. Eğer konsorsiyum olacaksa, terminal işletme şartını yerine getiren şirketin hissesinin çoğunluk olması isteniyordu. Bizim eleştirilerimiz üzerine 200 bin metrekare şartı 150 bine çekildi. Ama yeterli değildi. Aynı çerçevede TT İhalesi'ne bakalım. 20 milyon abonesi olan kurumun ihalesine katılacak olanlarda, en az 2 milyon sabit telefon abonesine sahip ve son üç yılda işletmiş olma şartı getirilmişti. Eğer bir ortakla bu kriter aşılacaksa, bu şartlara haiz şirketin, konsorsiyumdaki hissesinin çoğunluk değil, yüzde 5 olması yeterli görülüyordu. Şimdi ihale kriterler açısından Atatürk Havalimanı ve Türk Telekom'a bakın ve aradaki 7 farkı bulun. Lübnanlı Oger ile Birleşik Arap Emirlikleri'nden Etisalat'ın peşin ve taksitli ödeme kriterlerine de aynı çerçevede bakmakta fayda var. Çünkü, böyle bir ihale kriteri ortada yok. Peşin paranın piyasaya katacağı güçle, taksitli satışın getireceği endişeli tabloyu isteyen istediği gibi değerlendirebilir. İhalenin bitmesinden sonra, ihaleyi yorumlamak bu farklara eleştirel gözle bakmak, sonuca sağlıklı gidilmesi açısından önem arz ediyor. Ancak, ihale sonrası Etisalat adına açıklamalarda bulunan Ahmet Çalık'ın, 'Yüzde 5 peşin indirimini de istemiyoruz' açıklaması maalesef kendi ve gurubu adına hoş olmamıştır. Çalık ve Etisalat, neden 50 milyon dolar daha veremedikleri hususuna açıklama getirirlerse daha iyi olur. Özetle, yapılan son ihalelerde ihale kriterleri, bu işlere ilgi duyanları teşvik edecek, katılımı fazla kılacak, ciddi bir yarış sağlayacak şekilde ortaya konmamıştır. Telekom'da ihale kriterlerinin düşük tutularak, iş tarifinin eksik yapılması sebebiyle yeterli donanımda olmayan mesela sabit telefon alanında yatırımı bulunmayan, abonesi olmayan Oger gibi firmaların önü açılırken, Atatürk Havalimanı İhalesi'nde ise tersi yapılmıştır. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) bu durumu benim anlayacağım şekilde izah edebilir mi?
|