|
 |
 |
 |
 |
|
Ağrınız varsa yaylı yatakta yatmayın
Sırt ve boyun ağrılarıyla uyanıyorsanız, yatağınızla yastığınız ne çok sert ne de yumuşak olmalı. Ortopedik yatakları tercih edin. Kemikleri güçlendirmek için egzersiz şart. En doğrusu yüzme ve tempolu yürüyüş.
Sert olmayan, yaysız yatakta uyumalısınız
Sırt, bel ve boyun ağrıları herkesin ortak şikayeti. Doç. Dr. Metin Küçükkaya oturuş şeklimizden yattığımız yere kadar dikkat etmemiz gerekenleri anlattı.
Orta yaşla birlikte kendini gösteren vücut ağrıları başımıza zamanla büyük işler açabiliyor. Bunda yaşam tarzımızdan, beslenme alışkanlıklarımıza kadar pek çok şeyin etkisi var. Doç Dr. Metin Küçükkaya ağrılar ve küçük kazalar konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca kemik erimesi ve boy uzatma ameliyatlarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.
* Boyun ve bel tutulması herkesin ortak sorunu. Bunların asıl kaynağı nedir?
Birincisi, genç yaşta geçirdiğiniz bir kaza veya benzeri travmatik bir olayın kalıntısı olan ağrılar olabilir. İkincisi ise 30-40 yaşlarından sonra omurgamızdaki doğal dejenerasyona bağlı ağrılar başlar. Fazla kilo da ağrıların artmasına neden olur.
* Ağrılardan kurtulmanın ya da hafifletmenin yolları neler?
Egzersiz yapmak çok önemli. Kemikleri güçlendirmenin bir yolu da spor yapmaktır çünkü. En güzeli yüzme ve yürüyüş. Yaşa bağlı olarak kendinizi çok zorlamadan koşu da yapabilirsiniz.
AYNI POZİSYONDA OTURMAYIN
* Yattığımız yer de önemli sanırım... Mesela boyun ve sırt ağrıları için nasıl bir yatak ve yastık kullanmalıyız?
İş yaşamımızdaki oturuş pozisyonumuz, yatağımızın yüksekliği, yerden bir şey alma biçimimiz... Bunların hepsi ağrılarımızı tetikleyen şeyler. Dediğiniz gibi yatağımız ve yastığımız da uygun olmak zorunda. Eskiden bilindiği gibi sert yatakta yatmak doğru değil. Yaysız, orta sertlikte, ortopedik yatak en sağlıklısı. Yastığımız ise ne çok sert ne de yumuşak olmalı. Boyun boşluğunu kavramalı. Yastıksız yatmak ise sanıldığı gibi doğru değil.
* Yerden bir şey alırken nasıl hareket etmek gerek?
Kesinlikle dizlerinizi kırarak eğilmelisiniz. Düz bir şekilde eğilmek çok yanlış, belinizi çok kolay incitirsiniz.
* Peki ya, işimiz gereği saatlerce bilgisayar başında oturmak zorunda kalıyorsak...
O zaman uzun sık sık oturuş biçiminizi değiştirmeli ve arada kalkıp yürümelisiniz. Saatlerce aynı şekilde oturmak çok sakıncalı. Aksi takdirde oturuş şekliniz yüzünden kalıcı bel ve boyun hastalıklarına yakalanabilirsiniz.
* Evde uygulanan tedaviler vardır. Örneğin boyun tutulmaları için sıcak su ve masaj uygulamak, doğru mu?
Boyundaki basit bir adale spazmıysa, sıcak su ve masaj iyi gelir. Bunun yanında bir ağrı kesici ve kas gevşetici almak da doğru olur. Ama önce teşhis koymak önemli, kalıcı bir problemi ortadan kaldırmaz bu saydıklarımız.
* Çoğu kişi fıtık ağrılarından şikayetçi. "Fıtık" dediğimiz şey nedir?
Toplumun yüzde 80'inde olan bir rahatsızlık bel fıtığı. Kemikler arasında elastiki diskler vardır. Ama 40 yaşından sonra bu disklerde bir dejenerasyon olur. Disk elastikiyetini kaybeder ve ani hareketler ya da ağır kaldırmayla diskin çevresinde yırtılmalar olur. Böylece sinir sıkışması olur ve ağrı yapar.
* Yüzde yüz tedavi edilebiliyor mu?
Eskiden iki kemik arasındaki disk çıkarılıyor ama bu kez bir boşluk oluşuyordu. Bu da kireçlenmeye neden olup ağrılar tekrar başlıyordu. Ama yeni gelişen yöntemle artık iki kemik arasına yapay disk yerleştiriliyor. Bu hastaların hemen hepsi de ağrılarından tamamen kurtuluyor.
* Bir de kemik erimesine bağlı gelişen ağrılar var. Bunun için ne yapmak gerek?
Kemik erimesi hem erkekler hem de kadınlarda menapoz ve andropoz sonrası başlar. Nedeni bu dönemdeki hormonal değişikliklerdir. Bazı kişilerde çok yoğun görülür ve kemikler çabuk kırılır. Kemikleri güçlendirmek için en iyi şey kalsiyum ve D vitamini takviyesi yapmaktır.
BOY UZATMAK MÜMKÜN
* Yolda yürürken başımıza gelebilecek bir burkulma da ne yapmak gerek?
Öncelikle hiç hareket etmemeniz gerekir ki, hasarın üstüne gitmeyin. Ardından hemen buz koymanız gerek, sıcak suyla ovmak ya da sıcak su kompresi yapmak yanlış. İltihabik bir durum varsa bu iltihabı daha da artırır.
* Eskiden kırık çıkıkçılara gidilirmiş, bu nasıl oluyor?
Maalesef hala varlar ve insanlar onlara emanat ediyorlar kendilerini. Bir kere çıkan bir kolu yerine oturtmak çok risklidir. Kırılan bir kol ise çekerek yerine oturmaz ve kaynamaz.
* Çocukluktan itibaren bol kalsiyum ve vitamin almak gerekiyor sanırım.
Kemikler 30 yaşında maksimum kitlesine ulaşır ve sonra yavaş yavaş zayıflamaya başlar. Özellikle 30'lu yaşlardan itibaren bol süt ve süt ürünleri tüketmek gerek. D vitaminin en iyi kaynağı ise güneştir. Vücudunuz yeterince güneş görüyorsa sorun yok. Ama çok kapalı giyinen kişilerin güneş ışığından yararlanamadığı için dışarıdan D vitamini takviyesi yapmaları önemli.
* Yetersiz beslenme çocuklarda boy kısalığına yol açar mı?
Çok eksik besleniyorsa evet. Ama bol kalsiyum ve vitamin almakla da boy uzamaz. Genetik faktörler çok önemli.
* Sonradan boy uzatmak mümkün mü?
Boy uzatma yöntemleri 1940 yılından beri geliştirilmeye çalışılan bir yöntem. Bunu bulan asıl kişi ise Rus İlizarov adlı bir hekim.
* Nedir İlizarov'un geliştirdiği şey?
Kemiği kestiğiniz zaman, arada oluşan boşluğun kendi kendine dolduğunu görüyor İlizarov. Yani orada tekrar bir kemik oluşuyor. "Eksternal fiksatör" yöntemiyle, iki kemiğini arasını çelik bir alet kullanarak istediğiniz kadar açıyor ve kemiğin uzamasını sağlıyorsunuz.
* Yani sağlam kemiği kesiyorsunuz, öyle mi?
Evet ama bu ameliyat estetik amaçlı yapılmıyor. Çeşitli sakatlıkların tedavisinde kullanılıyor bu yöntem. Buna en basit örnek, bir bacağı diğerinden kısa olan hastalar. Bu yöntem sayesinde normal şekilde yürüyüp, sağlıklı bir görünüme kavuşuyorlar.
* Kemiği istediğiniz kadar uzatabiliyorsunuz?
En sağlıklısı günde bir milimetre uzatmak. Bu da ayda 3 cm demek. İstediğiniz kadar uzatabilirsiniz tabii ama her hastaya yaklaşım farklıdır. Örneğin, boyu 1.20 m. olacak bir çocuğun boyunu 5-6 yaşndan itibaren her yıl yavaş yavaş uzatıyoruz ki, birtakım komplikasyonlarla karşı-
BOYNUNUZ
tutulunca öncelikle bir kas gevşetici alın. Sıcak su ve hafif masaj da iyi gelir. Ancak burkulmalarda sıcak su değil, tam tersi buz koyulmalı
İlknur K. Akman
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
