|
|
|
|
|
Los Angeles sırları
|
|
Los Angeles, okyanus manzaralı konumundan ziyade, barındırdığı anlamlarla 'cazibe merkezi' bir kent. Dolayısıyla şehri ilave bir karakter gibi kullanan yönetmenler az değil. Kenti bizzat öyküsüne malzeme eyleyen Roman Polanski'nin 'Çin Mahallesi' ilk akla gelenler arasında. Çoklu kültür, ırk ve sınıflardan insanı Los Angeles'ta bir araya getirmek de geleneksel bir yaklaşım oldu neredeyse. Çok karakterli anlatım yapısına sahip bir film olan 'Çarpışma', son yıllarda sıkça karşımıza çıkan bu türde filmlerden 'ırkçılık' temasını ele alışıyla farklılaşıyor. Henüz vizyonumuza giren filmin açılışındaki 'dokunma' üzerine gelişen monolog vurucu. Yayılarak gelişen şehrin geniş coğrafyasında arabalarla gezinen, metal ve camın ardından bakarken 'gerçek' bir şehirde yürümenin, yürürken diğerine sürtünmenin, kısaca insani temasın elzemliğinden dem vuruyor. Kısacık ziyaretimizde biz de bu duygudan payımızı alsak da 'Çarpışma'nın ilerleyen dakikalarda izleyiciye dokunmak adına fazla zorlayıcı olduğunu, iletişimsizlik ve önyargıyı kestirmeci bir yaklaşımla vurguladığını düşünüyorum. 'Melekler Kenti'ne dönersek; 'Los Angeles Sırları'ndan 'Mulholland Çıkmazı'na uzanan mühim filmler var. Michael Mann'in Tom Cruise'a rol verdiği 'Colleteral' ise bu kentin sokaklarındaki cennet-cehennem bağlantısı en iyi kuran filmlerden biri olarak anılmayı hakediyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|